Tefeci faciası: Önce baba, sonra oğlu intihar etti…

Mersin'den endüstriyel mutfak malzemeleri iş yeri açmak üzere 5 yıl önce memleketleri Van'a dönen Abo Ailesi iddiaya göre bir kısmı akrabaları da olan 13 tefecinin kurbanı oldu.

Mersin’den endüstriyel mutfak malzemeleri satmak için 5 yıl önce memleketleri Van’a dönen Abo Ailesi iddiaya göre bir kısmı akrabaları da olan tefecilerin kurbanı oldu. Tefecilerin baskısından korkarak Antalya’ya kaçan oğlu Serdar’ın 3 milyon lira borçlandığını öğrenen baba Nusret Abo’nun 18 Ocak’ta tehditlere dayanamayarak intihar etmesinin ardından bir gün sonra Antalya’daki oğlu Serdar Abo, arkasından bir mektup bırakarak kaldığı pansiyonda yaşamına son verdi. Baba ve oğul birer gün arayla Mersin'de toprağa verildi. Olaydan sonra yeniden Mersin’e dönmek zorunda kalan Abo Ailesi, evli kızları Derya Demir’in evine sığındı.

“KARDEŞİMİN ELİNİ KOLUNU BAĞLAYIP İŞKENCE ETMİŞLER”

Tefeci faciasına baba ve oğlunu kurban veren Abo Ailesi'nin geride kalan fertleri yaşananları anlattı. Tefecilerin eline düşmesi nedeniyle babası ve kardeşini kaybeden Turan Abo (31) 1987 yılında Van’dan Mersin’e göç ettiklerini belirterek 5 yıl önce ise endüstriyel mutfak ekipmanları iş yeri kurmak için yeniden Van’a dönüş yaptıklarını söyledi. Burada iyi bir iş kurduklarını ve çevreden takdir edildiklerini anlatan Turan Abo, tefeciler nedeniyle hayatlarının alt üst olduğunu söyledi. Kardeşinin kendilerinden habersiz içinde amca çocuklarının da olduğu bir grup tefeci tarafından parça parça toplam 3 milyon lira civarında borçlandırıldığı yönünde haber aldıklarını anlatan Turan Abo, bu yüzden tefeciler tarafından alıkonulan kardeşinin elinin ve kolunun bağlanarak işkence gördüğünü bu olaydan sonra da Antalya'ya kaçmak zorunda kaldığını iddia etti.

“TEFECİLER SÜREKLİ BASKI YAPIYORDU”

Kardeşinin bu işkence ve baskılara dayanamadan kaçması üzerine tefecilerin babasına sürekli baskı yaparak huzursuz ettiğini anlatan Turan Abo, “18 Ocak’ta emniyetten arayan bir kişi bizi Van 100. Yıl Üniversitesi Hastanesine çağırdı. Yarı yolda tekrar Adli Tıp Kurumu'na gelmem söylendi. Adli Tıp’a girdim. ‘Nusret Abo intihar etmiş' dediler. Bostaniçi Mahallesi’ndeki Sıhke Gölü kenarına gitmiş. Orada kendisini su kanalı içindeki boruya iple bağlayarak intihar etmiş. Çobanın biri bunu görmüş” dedi.

efecilerin baskılarana dayanamayan baba Nusret Abo ile bir gün sonra canına kıyan oğlu Serdar Abo.

“BASKILARA DAYANAMAYINCA CANINA KIYDI”

Babasının baskılara dayanamadığı için intihar etiğini öne süren Turan Abo, “Babam çok gururlu bir insandı. Hayatta kimsenin ne ekmeğine karışırdı ne yalan söylerdi. Taziyesine çok insan geldi. Ağlayan insan çok oldu. Hak etmediği bir şeydi. Babamın cenazesini Mersin’e getirmiştik. Cenaze işleri ile uğraşıyorduk. Babam intihar ettikten sonra 1 gün sonra gece saat 00:03’te kardeşimin de intihar ettiği haberi geldi. Ocak ayının 19’unda Antalya’dan polis karakolundan arayarak iple kendisini merdiven boşluğuna asarak intihar ettiğini ve tefecilerin isimlerinin yazılı olduğu bir not bıraktığını söylediler” diye konuştu.

“BU OLAYIN ÇÖZÜLMESİNİ İSTİYORUM”

Kardeşi ve babasının intiharının esrarengiz bir olay olduğunu anlatan Turan Abo, şöyle devam etti:
“Babamı kaybettim, kardeşimi kaybettim. Buradan devlet yetkililerine sesleniyorum. Bu olayın aydınlatılmasını istiyorum. Bunu kim yaptı, kimlerin parmağı var. Ben onların ortaya çıkarılmasını istiyorum. 15 günde bizim yuvamızı yıktılar. Bizim kurulu bir düzenimiz vardı. Hiç kimseye ihtiyacımız yoktu. Tefeciler her şeyi mahvettiler. Şimdi de hiçbir şey yokmuş gibi geriye çekildiler. Biz bunu kim yaptı ise, şebekenin içinde kimler var ise olayda kimlerin parmağı var onların ortaya çıkarılmasını istiyoruz. Ben sonunu kadar bu olayın takipçisi olacağım. Her iki olaydan sonra hiç kimse gözaltına alınmadı, Devlet yetkililerine sesleniyorum, ne olur bu işin üzerine gitsinler. Siz yandık, başkaları da yanmasın.”

“DEVLETİMİZ BU İŞİN ÜSTÜNE GİTSİN, BAŞKA OCAKLAR SÖNMESİN”

Oğlunun ve eşinin acısını yaşayan 8 çocuk annesi 55 yaşındaki Hüsna Abo ise “Borçlanma olayından benim ve kocamın haberi yok. Baskı yaptılar. Kocam oturuyordu. Çok düşünceli idi. Bir telefon geldi. ‘Nusret Abo insanlar çarşıda birbirine giriyorlar. Oğlun Serdar’ı ara nerede ise gelsin, Serdar büyük bir para borçlandı’ dediler. Kocam görüşmek için gitmişti” ifadelerini kullandı.

“BU RESMEN BİR CİNAYET”

Kocasının baskılara dayanamadığı için intihar ettiğini anlatan Hüsna Abo şunları söyledi:
“Bu şüpheli bir durum. Olayın araştırılmasını istiyorum. Bu resmen bir cinayettir. Devlet yetkililerine buradan çağrı yapıyorum. Bu işi çözmelerini istiyorum. Bize yaptılar bir başkasına yapmasınlar. 25 yaşındaki çocuğu borçlandırmışlar. Önce geldiklerinde 15 milyon liradan bahsettiler. Gittikçe aşağıya indiler. Sonra 10, sonra 8, sonra 5 sonra 3 milyon liraya kadar indirdiler. 13 kişi ‘Alacağımız var' diyerek geliyordu. Evimize sürekli baskı oluyordu. 25 yaşındaki bir kişiye bu kadar borç verilir mi? Ellerinde senet ve başka bir evrak mı bilmiyorum. Tefeciler yüzünden hem eşimi hem oğlumu kaybettim.”

ABLA DERYA DEMİR: “BOYNUNA İP TAKIP GETİRECEKSİN” DEDİLER

Nusret Abo’un evli kızı Derya Demir(32) ise yaşananlarla ilgili şunları söyledi:
“Kardeşimi 3 milyon lira borçlandırmışlar. Arkasında babamın olduğunu söylüyorlardı. Babam ‘Oğlum yaptı ise ben ne yapabilirim' diyordu. Babama ‘Oğlunun boynuna ip takıp getireceksin' dediler. Babam ise ‘Oğlumu nereden bulacağım' diyordu. Babama çok hakaret ettiler. Çok baskı yaptılar. Sonra bize ‘Gidin çocuğunuzu getirin' diyorlardı. Biz bu şahıslardan şikayetçiyiz. Bu şahıslar kep kendileri kardeşimin üzerine borç etmişler. Bu babamın ve kardeşimin kendisini öldürmesi değil resmen bir cinayettir. Buradan yetkilere sesleniyoruz. Bu işi çözsünler.”

https://www.sozcu.com.tr/2021/gundem/tefecifaciasioncebabasonraoglu6288891/