Barış Pınarı Harekâtı ile ilgili İngiliz basınında çıkan analiz ve haberlerde, operasyonun büyük boyutlu olması halinde, Türkiye’nin ciddi askeri ve ekonomik risklerle karşı karşıya kalabileceği yorumları yapılıyor. The Guardian yazarı Simon Tisdall, harekâtı “Erdoğan’ın en büyük kumarı” olarak nitelerken, Times’in Ortadoğu muhabiri Richard Spencer, Türk ordusunun sonu görünmeyen bir çatışmaya çekilebileceği yorumunu yapıyor.
The Guardian gazetesinin dış politika yazarı Simon Tisdall, “Suriye saldırısı Erdoğan’ın en büyük kumarı olabilir” başlıklı yazısında ABD Başkanı Donald Trump’tan “yeşil ışık” alarak Suriye opeasyonunu başlatan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, şimdi bazı zor kararlarla karşı karşıya kaldığını yazıyor.
“Şu ana kadar istediğini alan Erdoğan, bazı zor kararlarla karşı karşıya. Ne kadar ileri gidecek? Düşmanı kim? Bu kadar büyük bir operasyon ne kadar sürdürülebilir? Bu, risk almasıyla bilinen siyasetçinin şu ana kadarki en büyük kumarı olabilir.”
“Yutamayacağı bir lokma ısırmış olmaktan endişe duyan Türk yetkililer, askeri müdahalenin amacını yeniden tanımlamakla meşgul. Erdoğan’ın aylardır Kürt terör tehdidini yok etmek üzere yapmak istediğini söylediği harekat, birdenbire IŞİD’i hedef alan bir ‘barış operasyonuna’ dönüştü. Erdoğan’ın sağ kolu İbrahim Kalın, CNN’e YPG ile ilgili yaptığı açıklamada ‘Bu Kürtlere karşı bir hareket değil. Türkiye’nin Kürtlerle ilgili bir sorunu yok. Biz Kürt halkını da öldürüp, onlara zulmeden bir bir terör örgütüyle savaşıyoruz’ dedi.”
Tisdall, Türk yetkililerin ABD kamuoyuna yönelik söylemlerindeki bu “ani değişimin”, Trump’ın asker çekme kararı ardından Washington’dan yükselen tepkiler nedeniyle oluştuğu görüşünde; “Trump’ın, ilgiyi hakkında süren azil soruşturmasından başka yere kaydırmak için Erdoğan’a yeşil ışık yakmış olması olası. Amacı buysa bile, çevirdiği oyun ters tepti.”
Tisdall Türkiye’nin ülkesindeki Suriyelileri, oluşturulacak güvenli bölgeye yerleştirme planlarının da bazı soru işaretleri doğurduğuna dikkat çekiyor:
“İbrahim Kalın ayrıca Suriyeli mültecilerin ülkelerine geri gönderilmesinin gönüllülük esasına göre yapılacağını iddia etti, ancak kimse bu insanlara bunu sormuş gibi görünmüyor ve yardım kuruluşları da bundan büyük şüphe duyuyor”
Tisdall’a göre ordularını Suriye’ye gönderen Cumhurbaşkanı Erdoğan şu an bazı bilinmezliklerle karşı karşıya.
“Bunlardan biri, Türkiye’nin tek başına IŞİD’le mücadeleyi yürütme ve şu an Kürtler tarafından korunan IŞİDli kamplarının kontrolünü sağlama kapasitesinin olup olmadığı. Ankara halihazırda bazı bölgelerde IŞİD’le mücadeleyi tehlikeye atmakla suçlanıyor.”
“Diğer herkes gibi Erdoğan da Trump’ın bundan sonraki adımının ne olacağını bilmiyor. Rusya için de aynı şüpheler geçerli.”
“Erdoğan hakkında hayal kırıklığına uğramış ve ekonomik sıkıntılardan bunalmış Türk halkının, bu masraflı ve ucu açık çatışmaya nasıl bakacağı da belirsiz. Ve eğer Birleşmiş Milletler’in tahminlerindeki gibi operasyonun insani sonuçları ağır olursa, Erdoğan biliyor ki uluslararası suçlamalara – ve muhtemel ABD ve Avrupa Birliği yaptırımlarına – maruz kalacak.”
Tisdall, tüm bu nedenlerden ötürü Erdoğan’ın başta “ihtiyatlı” davranacağı tahmininde bulunuyor.
“Erdoğan ilk olarak, Suriye Milli ordusu savaşçılarını sahada kullanıp, onlara havadan destek verebilir. ABD’li yetkililer çok büyük çaplı bir işgal olmasını beklemiyor ve harekatın ilk adımlarının Suriye içinde muharebe noktaları oluşturmakla sınırlı kalabileceğini tahmin ediyor.”
https://www.abcgazetesi.com/guardianerdoganinenbuyukkumariolabilir46973