Sözcü'de yer alan habere göre; dövize erişim giderek zorlaşırken daha yüksek borç yükümlülüğüyle karşı karşıya olan Türkiye ekonomisi için beklentiler giderek kötüleşiyor. Uluslararası finans uzmanı Dr. Murat Kubilay, 2022 yılının son aylarına doğru büyümede keskin yavaşlama yani daha anlaşılır bir dille çarkların tümden durması olasılığının yüksek olduğunu kaydetti. Kubilay şu anda Türkiye ekonomisinde asıl sorunun dolarizasyon değil, yüksek seyreden enerji fiyatları kaynaklı cari açık olduğuna dikkat çekti.
“Döviz kıtlığı artarsa; çok daha derin bir kriz yaşarız” diyen Kubilay, dış borç ödemelerinde ve bazı ürünlerin ithalatı konusunda zorluklar yaşanabileceğini ve tüm bunların sonucunun da şimdiki gibi sadece daha yüksek döviz kuru ve enflasyon olmayacağını ifade etti.
Murat Kubilay
İFLASLAR VE İŞSİZLİK ARTAR
Kubilay şöyle devam etti: “Dünyada faizler yükseliyor ve ucuz para miktarı azalıyor. Bu koşullar altında ekonomi yönetimi ya sermaye serbestisini iyice azaltacak ya dövizin çıkışına müsaade edecek ya da piyasa döviz noksanlığından ekonomiyi ani duruşa sokacak. Sermaye serbestisi iyice kısılsa veya beklenmedik bir biçimde geri adım atılıp faiz oranları artırılsa da aynı sonuç yani ani duruş olur.”
KRİZDEN ÇIKMA SÜRESİ GİDEREK UZUYOR
“Ekonomi yönetiminin yarattığı belirsizlikler herkesi yordu; para kazanmaktan öte kaybetmemek ana ilke oldu” diyen Dr. Murat Kubilay, ekonomi yönetiminin olumsuz gelişmeleri büyük ölçüde göz ardı ettiğini ve işin üzücü tarafının da bu olduğunu ifade etti. Kubilay, “Her geçen gün krizin çok daha derinleşme ihtimali artıyor ve bu krizden çıkma süresi uzuyor” dedi.
"İŞ DÜNYASI YATIRIMDAN VAZGEÇMEYE BAŞLADI"
Ekonomi yönetiminin ucuz finansmana erişimi çok sayıda kaideye bağladığını, hem bankaların hem de ticari işletmelerin ceza endişesiyle kredi talep ve tahsislerini öteleme yoluna gittiklerini belirten Ekonomist Murat Kubilay, iş dünyasının düzenlemelerin sıkılaşacağı endişesiyle, düşük reel ücretler ve ucuz krediye rağmen yatırımdan vazgeçmeye başladığını dile getirdi.
Kubilay şöyle devam etti: “Bu koşullar altında ekonomi yönetimi ya sermaye serbestisini iyice azaltacak ya döviz kurlarının çıkışına müsaade edecek ya da piyasa döviz noksanlığından ekonomiyi ani duruşa sokacak. Hatta sermaye serbestisi iyice kısılsa veya beklenmedik bir biçimde geri adım atılıp faiz oranları artırılsa da aynı sonuç yani ani duruş olur.”