Hayat pahalılığı her geçen gün artarken, dar gelirlinin maaşı daha cebine girmeden buharlaşırken AKP’li isimden daha dikkat çeken bir ekonomi yorumu geldi.
Bir televizyon programında konuşan AKP Kahramanmaraş İl Kadın Kolları Başkanı Gül Çitil Okur, Türkiye’de ekonomik kriz olmadığını savunarak şöyle dedi:
“Kadın kolları üyelerimizin yurtdışında yaşayan tanıdıkları var. İngiltere’den biri, aynı üründen iki tane alamadığını söylüyor. Maddi durumu iyi olan biri markete gidiyor, iki tane kalem alacak, iki tane bardak alacak, iki tane ıslak mendil alacak, ‘İki ürünü aynı anda alamıyoruz çünkü satışı yok’ diyor.
Başka birisinin Amerika’da yaşayan bir akrabası, sabah saat 6.30’da yakıt kuyruğuna girdiğini, öğleden sonra 1.30 olmasına rağmen kuyrukta herhangi bir kıpırdama olmadığını ve hala beklemede olduğunu söylüyor. Bizim ülkemizde bunun gibi krizler yok. Biz markete gidiyoruz, sepeti istediğimiz kadar dolduruyoruz. Alıyoruz. Yasağımız yok, engelimiz yok. Emin olun şu an Türkiye’de öyle bir sıkıntımız yok. Her türlü kaynağı döke saça kullanıyoruz.”
Bu ifadeler üzerine, yoksulluğu İstanbul’da en çok hisseden ilçelerin başında gelen Bağcılar’da vatandaşa mikrofon uzattık, “AKP Kahramanmaraş İl Kadın Kolları Başkanı Gül Çitir Okur ‘Markete gidiyoruz, sepeti istediğimiz kadar dolduruyoruz. Her türlü kaynağı döke saça kullanıyoruz’ dedi. Sizce de öyle mi? Sepeti istediğiniz gibi doldurabiliyor musunuz?” diye sorduk.
Verilen yanıtlar şöyle oldu:
‘TÜRKİYE BİTMİŞ… DEĞİŞİM ŞART’
Hüseyin Bey: Kendisinin tuzu kuru, onun için böyle diyor. Her şey ateş pahası. Enflasyon gitmiş, döviz gitmiş, her şey dışarıdan ithalat… Türkiye bitmiş, bitmiş. Artık değişim şart, şart. Sepeti nereye dolduruyorsun? Eskiden emekli maaşımı alıyordum, para biraz artıyordu. Şimdi maaş bitiyor, üstüne bir de cepten gidiyor…
Nereden bahsediyor? O gitsin İstanbul’u gezsin dolaşsın, alışveriş yapsın bakalım ne oluyor! Türkiye bitmiş! ‘Dış güçler, şunlar, bunlar…’ Ne dış güçleri kardeşim! Kimi kandırıyorsunuz! Bir insanın bu durumu görmemesi için kör olması lazım. Tuzu kuru olanlar…. Tabi çifter çifter maaş alıyorlar… Gel de emeklilere sor. Tok açın halinden anlamaz. Türkiye bitmiş. Değişim şart. Kim gelirse gelsin. Bu iktidar bir gitsin…. Yeter artık yeter!
‘ÇIKMIŞLAR ‘NANKÖR OLMAYIN’ DİYORLAR’
Tuncay Tekin: Doğrudur. Nasıl doğrudur? Onlar alışmış çalmaya çırpmaya. 100 bin lira aylık alsan marketten istediğini alabilir misin? Alırsın. 5500 lira alan adam ne yapsın? Ben emekliyim, 4 bin lira alıyorum. 52 yaşındayım, markete, pazara gittiğim zaman ömrümde ilk defa her istediğim meyveyi alamıyorum artık… Çıkmışlar, yalandan ‘Nankör olmayın’ diyorlar.
‘KENDİSİ TARIM KREDİ’DEN ABUR CUBUR ALIYOR, ‘OOO BUNDAN İYİSİ YOK’
Halil Cem: O kişi yalan konuşuyor. Markete gitsin bakalım kaç para ödeyecek? Hepsi yalan konuşuyor. AK Parti gidici. Param olursa istediğimi alabiliyorum ama param olmazsa geri çıkıyorum. Tarım Kredi Kooperatifi’ne gidiyorum, 1 lira indirim var… Hani yüzde 3035 indirim vardı? Kimi kandırıyorsun? (Cumhurbaşkanı) Kendisi gidiyorum Tarım Kredi’den abur cubur alıyor, ‘Ooo bundan iyisi yok’… Cumhurbaşkanı diyor ya ‘Çift dikiş’ diye; on dikiş yapan var…
‘EKONOMİ BÖYLE DEVAM EDERSE ÖNÜMÜZDEKİ SEÇİMLERDE OYUMU YAKABİLİRİM’
Esra Hanım: Öyle değil. Ben bugüne kadar hep AKP’ye oy veriyordum, ekonominin durumuna bakıyorum; 2 çocuk büyütüyorum ama yetişemiyorum… Önceden 200 liraya yaptığım market alışverişinden şimdi 400500 liraya çıkamıyorum. Nasıl olacak bilmiyorum. Sepeti dolduramıyoruz.
Seçim yaklaşıyor, ondan bu tür açıklamalar geliyor. İnandırıcı bulmuyorum. Ülkem adına üzülüyorum. Ekonomi böyle devam ederse önümüzdeki seçimlerde oyumu yakabilirim. Oy verebilecek hiçbir parti görmüyorum. Şu an ekonomiyi kurtaracak hiçbir parti göremiyorum.
‘O KİŞİ BUNLARI SÖYLEMİŞ AMA YANLIŞ SÖYLEMİŞ’
Şeref Aksoy: Her şey ateş pahası olmuş. Hiçbir şey alamıyorsun. Türk Lirası’nın değeri düşmüş. Marketlerden bir şey alamıyoruz. Asgari ücret çok düşük. Etiketler her hafta değişiyor. O bayan bunları söylemiş ama yanlış söylemiş. Bir araştırsın, daha iyi söyler. İnsanlar çok kötü durumda. Herkes geçim sıkıntısı yaşıyor. Ben iki senelik evliyim, bir tane de oğlum var. En kötü zamanda evlenmişim. Keşke bir 10 sene önce evlenseydim… Şu an çok geçim sıkıntısı var.
‘HERKESİN BU ŞEKİLDE YAŞADIĞINDAN BAHSETMEK HAKSIZLIK OLUR’
Hikmet Yıldız: (Gülerek) Kadın haklı! Sepeti dolduracak bir geliri varmış demek ki… Geliriniz varsa herkes her yerde sepet doldurabilir. 80 milyon insanın yaşadığı bir ülkede herkesin bu şekilde yaşadığından bahsetmek haksızlık olur. Ülkenin durumu bizi yakından ilgilendiriyor. Bir vatandaş olarak bunun sorumluluğunu duyuyoruz. Bu sorumlulukta bize düşen neyse onu yapmalıyız.
‘PARASI OLAN ALABİLİR AMA BENİM GİBİ 5500 KİRA VEREN HER İSTEDİĞİNİ ALAMAZ’
Cemile Polat: Sepeti istediğimiz kadar doldurmak çok zor. Hayat pahalı. Her şeye zam üstüne zam. Sepeti dolduramıyoruz, istediğimizi alamıyoruz. Şimdi markete gideceğim, en uygununu seçeceğim. Gerekli olanları alacağım, fazlasını alamıyoruz. Bu açıklamaları inandırıcı bulmuyorum. Parası olan alabilir ama benim gibi 5500 lira kira veren her istediğini alamaz.
‘BAŞIMIZDAKİLER ÖYLE LÜKS YAŞARKEN ALTTAKİ HALK EZİLİYOR’
Ferhat Altuntaş: Sepeti istediğimiz gibi dolduramıyoruz. Fiyatlar ortada, aldığımız maaşlar da ortada. Şu an hayat onun söylediği gibi gitmiyor. Az önce bir markete girdim, fiyatlar çok yüksek. Mümkün değil, onun söylediğine katılmıyorum. Herhalde onlar için hayat çok güzel, aldıkları maaş onlara yetiyor, bu fiyatlar onlara küçük geliyor…
Çünkü ben oğlumla az önce markete girdim, iki soda aldım, 8 lira ödedim. Her şey ortada, kimse boşuna yalan söylemesin. Böyle bir hayat yok. Ben değerli Cumhurbaşkanımıza çağrıda bulunmak istiyorum: Ben, ailem, sülalem sana oy veriyoruz. 2023’te de onu görmek istiyorum ama artık bir şeylere el atması lazım. Halk ezildi, bayağı bayağı ezildik. Bir gelip soruyor musun, ‘Sen ne yiyorsun, ne içiyorsun, nasıl yaşıyorsun?’…
Halkın ihtiyaçlarını öğrenmek lazım. Bir şeylere el atmak lazım artık. Halk gerçekten zor durumda. Çevremde çoğu kişiden duyduğum şey, ‘AK Parti’ye oy vermeyeceğiz.’ Tamam ben zor yaşıyorum ama ‘bayrak inmesin, ezan dinmesin’ gözüyle bakıyorum. Başımızdakiler öyle lüks yaşarken alttaki halk ezilmesin istiyorum.”
Sözcü