Yüzbinleri soğuğa mahkum eden skandal: 'AFAD'ın stoku yetersiz, ihale verilen yandaş firmadan bir tane bile çadır alınmadı'

CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, afete müdahalede yetersiz kalan AFAD hakkındaki iddiaları gündeme getirdi. Seyit Torun, "Biz sizin hangi dolapları çevirdiğinizi tek tek biliyoruz" dedi.

Türkiye, 6 Şubat Pazartesi günü merkez üssü Kahramanmaraş olan 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerin yarattığı yıkımla sarsıldı. Afetin yaralarını sarmak için tüm yurt genelinde yurttaşlar mücadele ederken afetler öncesi hazırlıklar ve sonrası müdahaleler için kurulan Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı'nın (AFAD) yetersizliği, koordinasyon eksikleri tepki çekti. 

10 kentte depremzedeler temel ihtiyaçlarının karşılanması için yardım beklerken CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, AFAD hakkındaki çarpıcı iddiaları gündeme getirdi.

Stoklarında yaklaşık 300 bin çadır bulunması gereken AFAD'ın yetersiz kaldığını hatırlatan CHP'li Seyit Torun, kurumun Kızılay'a 2 buçuk yıl boyunca çadır ürettirmediğini hatırlattı. Torun AFAD'ın verdiği çadır ihalesi hakkında ise, "Kısa bir süre önce çadır ihalesi yaptınız. Kızılay'a değil yandaş firmaya verdiniz. Bu şirketten şu ana kadar kaç çadır teslim aldınız? Biz bir tane bile teslim almadığınızı biliyoruz. Biz sizin hangi dolapları çevirdiğinizi tek tek biliyoruz. Canımızı emanet ettiğimiz AFAD'ın gerçek yüzü işte budur" diye konuştu. 

CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun'un açıklamaları şöyle oldu:

GÜNLERDİR HER ŞEYİ İÇİMİZE ATIYORUZ

"Çok büyük bir felaketi yaşıyoruz ve bu felaketi dayanışma ile atlatmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Gelinen aşamada gerçekten üzülerek söylüyorum ki siyasi iktidarın plansızlığı ve liyakatsizliği ülkemizde telafisi mümkün olmayan zararlar vermiştir." Günlerdir susuyoruz, her şeyi içimize atıyoruz ama vatandaşımızın halini gördükçe üzülüyoruz.

BELEDİYELERİMİZİN EL KONULAN YARDIMLARIN İHTİYAÇ SAHİPLERİNE İLETİLMESİNDE GEÇ KALINDI

"İlk günden bu yana "AFAD'dan başka koordinasyona izin vermeyeceğiz, her şeyi AFAD yapacak" denilmiştir. Belediyelerimizin ve hayırseverlerimizin yardımları, arama kurtarma çalışmaları sekteye uğratılmıştır. Herkesin bildiği ve gördüğü gibi AFAD'ın depreme müdahalede ve koordinasyonda yetersiz kaldığı ayan ve beyan ortaya çıkmıştır. Günlerce enkazlara ulaşılamamış, belediyelerimizin el konulan yardımlarının ihtiyaç sahiplerine iletilmesinde geç kalınmıştır. Her şeyi ben yapacağım diyerek hiçbir şeyi yapamayan anlayışın faturası milletimize kesilmiştir."

SÜLEYMAN SOYLU BELEDİYE BAŞKANIMIZIN DEFİNLERE BİLE YARDIMCI OLMADIĞINI SÖYLEYECEK KADAR VİDANINI KAYBETTİ 

"Ayrıca geçmişte uzmanların defalarca uyarmasına rağmen Genel Başkanımızın dün açıkladığı raporun orta yerde durmasına rağmen gerekli hazırlıklar yapılmamıştır. Bunların hesabını milletimize vermesi gereken iktidar temsilcileri şimdi çıkıp belediyelerimizi suçlamaya başladı. İçişleri Bakanlığı koltuğunda oturan Süleyman Soylu dün yaptığı açıklamada Hatay Büyükşehir Belediyemizi hedef alarak partizanlığın fitilini ateşledi. Utanmadan belediyemizin definlere bile yardımcı olmadığını söyleyecek kadar vicdanını kaybetti.

Şimdi sormak istiyoruz 2016'dan bu yana bakanlık yapıyorsun. 7 yıldır AFAD sana bağlı. Uyduruk bir deprem tatbikatından başka depreme hazırlık konusunda hangi adımı attın? AFAD'ın içini boşaltan sen değil misin? Tanzanya'ya büyükelçi yaptığınız eski AFAD başkanını geri çağırmak zorunda kalan sen değil misin? Yaşadığımız bu depremde günlerce enkazlara ulaşamayan, yardımlara el koyup geciktiren, dün itibarını enkaz altında bırakan sen değil misin? Şimdi hangi hangi vicdanla, hangi ahlakla Hatay Büyükşehir Belediyemizi hedef alıyorsun? Depremden en büyük darbeyi alan, çalışanını kaybeden, yüzlerce personeli ve ailesi enkaz altında kalan belediyemizi hangi hakla suçluyorsun? Bir insanın bunları söylemesi için aklı kaybetmiş olması gerekir. O yüzden aklını yitirmiş bu bakanı milletimize havale ediyoruz."

AFAD'IN ÇADIR STOKU YETERSİZ KALDI

"Ülkemiz bir deprem bölgesidir. AFAD'ın gerekli tedbirleri önceden almış olması gerekir. AFAD bu amaçla kurulmuştur. Görevlerinden biri de barınma ihtiyacıdır. AFAD'ın olabilecek her afete karşı gerekli çadır stokunu elinde bulundurması gerekir. Ancak bugün çadırların yetersiz kaldığı hala sokakta kalan insanlarımızın varlığıyla ispatlanmıştır. AFAD'ın elinde büyük bir afete karşı 250300 bin çadır stoku olması gerektiği bilinmektedir. Ancak 27 Eylül 2019'da AFAD'ın kendi yaptığı açıklamaya göre stoktaki çadır sayısı 100 bin bile değildir.

Tam burada bir şeye dikkatinizi çekmek isterim. AFAD'ın çadırlarını yıllardır Kızılay üretir. Ancak AFAD yönetimi 2020 Ağustos ayından 2022 Aralık ayına kadar yani yaklaşık 2 buçuk yıl Kızılay'dan bir tek çadır bile almamıştır. Kızılay'ın Ankara Etimesgut'taki tesisi 2 buçuk yıl AFAD'a çadır üretememiştir. Sadece 3 ay önce Kızılay'a 60 bin çadır siparişi verilmiştir."

Hazır tesis varken AFAD olarak 2 buçuk yıl neden Kızılay'a çadır ürettirmediniz? Deprem olmasını mı beklediniz? Depreme hazırlıksız yakalandınız. Şimdi çıktınız Kızılay'a günde 500 çadır üretimi yaptırmaya çalışıyorsunuz. Deprem olduktan sonra mı aklınız başınıza geldi?"

AFAD İHALE VERDİĞİ YANDAŞ FİRMADAN BİR TEK ÇADIR ALMADI

"AFAD yetkililerine şimdi önemli bir soruyu daha sormak istiyorum. Kısa bir süre önce çadır ihalesi yaptınız. Kızılay'a değil yandaş firmaya verdiniz. Bu şirketten şu ana kadar kaç çadır teslim aldınız? Biz bir tane bile teslim almadığınızı biliyoruz. Biz sizin hangi dolapları çevirdiğinizi tek tek biliyoruz.

Şu anda yüzbinlerce vatandaşımız deprem bölgesinde çadır bekliyor. AFAD'ın elinde stok yok Kızılay'ın üretmesini bekliyor. Bu ihmaller yüzünden yüzbinlerce vatandaşımız sokaklarda, arabalarda, dışarıda soğukta kalıyor. Canımızı emanet ettiğimiz AFAD'ın gerçek yüzü işte budur. 2 buçuk yıl Kızılay'ın üretim tesisine üretim yaptırmayan AFAD yönetimi ve iktidar temsilcileri yaşanan barınma mağduriyetiniz tek sorumlusudur. Atalarımız şöyle demiş: Deri kokarsa tuzlarsın, tuz kokarsa ne yaparsın? Bu iktidarın elinde maalesef AFAD'ın geldiği durum budur."

Gerçek Gündem