Ülke genelinde konut fiyatlarının geldiği seviyenin erişilebilir olmaktan uzaklaştığı bir ortamda, kredisiz satılan konutlardaki seviye dikkat çekiyor.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) bugün açıkladığı verilere göre, konut satışları 2023 Ekim’de yıllık bazda yüzde 8,7 azalarak 93 bin 761’e geriledi.
Kredili satış olarak nitelenen ipotekli konut satışları ise aynı dönemde yüzde 58’lik sert düşüş göstererek 5 bin 577’ye indi. Yani ekimde 88 bin 184 konut, konut kredisi olmaksızın satın alınmış oldu.
Yılın ilk 10 aylık döneminde ise, satılan konutların yüzde 83’ünün kredisiz satılması dikkat çekti.
Toplam satışlar 2023 OcakEkim döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 14,3 azalarak 993 bin 835’e gerilerken; aynı dönemde kredili konut satışları yüzde 31,2 azalışla 166 bin 461’e düştü.
Peki, resmi verilere göre ortalama büyüklükteki bir daireyi krediyle satın almak için bile 1,7 milyon TL birikim gerekirken; yani artan faiz oranları sonrası krediyle konut satın almak imkansız hale gelmişken kim alabiliyor bu konutları?
Sozcu.com.tr’ye konuşan Eva Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Cansel Turgut Yazıcı, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Türkiye'de konut satışlarının en iyi döneminde bile yüzde 2025'e ipotekli olarak yapılıyordu dolayısıyla yapılan satışların yüzde 70'i zaten peşin parayla yapılıyordu. Şu anda bu rakam daha da yukarı çıkmış durumda.
Bu sene toplam konut satışları içerisindeki ipotekli konut satışının payı takribi yüzde 6’larda. Yani şu anda yüzde 2025 olan rakam yüzde 6’lara gerilemiş durumda.”
Sozcu.com.tr’ye konuşan Gayrimenkul değerlendirme uzmanı Ahmet Büyükduman ve Gayrimenkul Değerleme Uzmanı Celal Erdoğdu, önceki dönemlerde ucuz faizli kredilerle konut satın alanların önemli bir kısmının, zaten hiç kredi çekmeden de peşinatla ev sahibi olabilecek kesim olduğuna dikkat çektiler.
Büyükduman, “Kredi faizleri düşünce, peşin satın alabilenler de krediyle alım yapıyordu. Çünkü aslında krediden faydalananların önemli bir kısmı, o konutları kredi kullanmadan da alabilecek maddi güce sahip insanlar” dedi.
Erdoğdu ise, Büyükduman’a benzer şekilde şunları söylüyor:
“Konut kredisi faiz oranları düştükçe konut satışları artmıyor aslında, kredili konut satışları artıyor. Krediye erişim imkanı bulduğu için nakit kullanmak yerine kredi kullanmayı tercih ediyor. Yani zaten konut satın alabilen deyince birikim sahibi, servet sahibi insanlardan bahsediyoruz. Daha iyi gelir seviyesine sahip tasarruf yapabilen insanlar ama imkan bulunca ucuz krediden yararlanıyorlar.”
Büyükduman, düşük faizli konut kredilerinin verildiği kampanyalar döneminde bu yüzden uyarılarda bulunduğunu hatırlatıyor:
“Konut satın alabileceklerin önemli bir kısmı zaten krediye ihtiyaç duymuyor. Ancak yine de kampanya dönemlerinde ucuz faizli kredileri kullanarak konut satın aldıkları için ‘bu bir servet transferidir’ diye uyarılarda bulunmuştuk. Resmi veriler de bu çıkarımı destekliyor.”
Erdoğdu ise, bu durumun ev sahipliği oranlarının artmamasından da anlaşılabileceğini anlattı:
“Türkiye’de aslında konut alanlar belli bir gelire sahip olan kesimden ibaret. Bunu şuradan da görebiliyoruz: Konut sahipliği artmıyor, hatta yüzde 57’lere geriledi.
Sürekli konut satılıyorsa, buna rağmen konut sahipliği azalıyorsa bu konutlar kimin elinde toplanıyor? Demek ki halihazırda konutu olan, parası olan bir kesimin elinde toplanıyor bu konutlar.”
Büyükduman, konut kredisi kullanmaksızın konut satın alabilenlere ilişkin başka bir kesime daha işaret ediyor.
Sabit gelirli, ücretli kesimin gelirlerinin konut fiyatlarındaki artış kadar artmadığını, dolayısıyla bu kesimin konuta erişemediğini belirten Büyükduman, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Kredi faiz oranları yüksek. Krediyi kullananların bir kısmı da orta gelirli, ücretli kesim. Dolayısıyla piyasada talebi oluşturanlar arasında serbest meslek sahibi, tüccar, esnaf da var ve bunlar sattıkları malın fiyatını enflasyona göre belirleyebiliyor demek ki.
Yani toplumun içinde bir grup ücretlinin gelir düzeyi reel anlamda gerilerken bundan etkilenmeyenlerin de olduğunu görüyoruz.”
Öte yandan, TCMB’nin bugün açıkladığı verilere göre, Türkiye’de ortalama bir konutun metrekare fiyatı eylül ayı itibarıyla 29 bin 110 TL’ye yükseldi. Yani ülke çapında 100 metrekarelik bir konutun fiyatı 2,9 milyon TL'yi aşmış durumda.
Bu tutar İstanbul'da, ağustos itibarıyla ilk kez 4 milyon TL'yi aşmıştı. Ekim itibarıyla ise 4,3 milyon TL’ye yükseldi.
Kamu bankalarının verdiği en yüksek konut kredisi tutarı ise hâlâ 250 bin TL. Özel bankaların verdiği konut kredilerinin aylık ödemesi ise 72 bin TL'den başlıyor.
Ancak bankalar kredi kısıtlamasına gitmeyip İstanbul’daki ortalama fiyatlı bir konutun (4,1 milyon TL) yüzde 60’ı kadar kredi verse bile, en fazla 2 milyon 460 bin TL'sini vermiş oluyor.
Bu da vatandaşın İstanbul’da ortalama büyüklükteki bir daireyi satın almak için 1,7 milyon TL birikime sahip olması demek.
Seçim öncesinde mart ayında yıllık ortalama yüzde 16 seviyelerinde olan konut kredisi faizleri, şu an yüzde 42 seviyelerinde bulunuyor.
Sözcü
Muharrem İnce, Star Haber'de Nazlı Çelik'in sunduğu 'Seçim Özel' programının konuğu oldu183 izlenme
Doğal gaza zam!68 izlenme
Mansur Yavaş’ın sözleri yeniden gündeme geldi: "Sokak köpekleri için sadece kısırlaştırmak yetmez"27 izlenme
Damat Bakan Albayrak'a ilişkin ‘Kanal İstanbul arazisi’ haberine hapis talebi!152 izlenme
Sivilce İzleri Nasıl Geçer?41 izlenme
Penta Park Sitesi sanığından pes dedirten ifade: Önce banka ve ölenleri suçladı sonra depremi107 izlenme
Almanya'daki gurbetçi, kur farkına rağmen 3 kat daha pahalı olan ürünle Türkiye'deki enflasyonun boyutunu gözler önüne serdi: "TL ile Almanya'ya gelseniz daha uyguna alırsınız"27 izlenme
Bakan Soylu’nun Suriyeli seçmen açıklamasına CHP’den tepki207 izlenme
Melih Gökçek'in sümen altı edilen dosyaları!..
Habermetre, dünyanın en büyük ticari araç fuarı olan IAA Transportation 2022'nin medyaya yansımasını raporladı
Ersan Şen, AKP'nin ekonomi politikalarındaki yanlışlarını anlattı, Cem Küçük tırnaklarını yedi!
Ekvador Devlet Başkanı Lasso, başkanlık uçağını satışa çıkardı!