Emlak vergilerindeki fahiş artışlar AKP’lileri bile ayağa kaldırdı

Türkiye’de emlak vergisine esas rayiç bedellerindeki fahiş artış, iktidar, muhalefet ve belediyeler arasında yeni bir tartışmayı tetikledi. Hükümet belediyeleri işaret ederken, muhalefet ve bazı yerel yöneticiler asıl kazancın merkezi bütçeye aktarıldığını savunuyor. Dar gelirle geçinmeye çalışan yurttaş ise bu muammanın ardından cebinden çıkacak fazladan bedele odaklanmış durumda.

Türkiye'de yaşanan yüksek enflasyon nedeniyle hemen hemen her ürün ve hizmete peş peşe zamlar gelmeye devam ediyor. Buna ek olarak yurttaşın cebinden çıkan birçok vergi de zamlardan nasibini alıyor.

Son dönemde emlak vergisinden alınan rayiç bedelinde yaşanan fahiş artışlar, yeni bir tartışmaya yol açtı. Hükümet bu bedellerle ilgili belediyeleri işaret ederken, belediyeler ise alınan bu vergiden bir kısmının belediye bütçesine aktarıldığı, büyük bir bölümünün ise merkezi bütçeye gittiğini savunuyor.

Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, söz konusu artışın; emlak vergisi, çevre temizlik vergisi, veraset ve intikal vergisi, stopajlar ve tapu harçlarını da etkileyeceğini belirterek, kira ve gayrimenkul satışlarında ciddi bir artış yaşanabileceğine dikkat çekti.

AKP'li eski vekil Şamil Tayyar ise CHP'li bir belediye örneği üzerinden topu muhalefete attı.

İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi, bu bedelin merkezi bütçeye aktarılmadığını ifade ederken, Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan ise tam aksine bu bedelin büyük bir kısmının merkezi bütçeye aktarıldığını iddia etti.

Tartışmalar devam ederken yurttaş, "Rayiçteki fahiş artışın sorumlusu kim?" sorusuna yanıt arıyor.

ERDOĞAN SAĞLAM: TÜRKİYE'DE ÇOK SAYIDA KİŞİYİ İLGİLENDİREN BİR VERGİ

T24 yazarı Erdoğan Sağlam, söz konusu artış ile ilgili kaleme aldığı yazısında, emlak vergisinin bir “servet vergisi” türü olduğunu ve Türkiye’de çok sayıda kişiyi ilgilendiren yaygın bir vergi olduğunu belirtti.

Sağlam yazısında, “Arsa ve bina vergisi her dört yılda bir takdir edilen arsa ve arazi metrekare birim değerleri üzerinden hesaplanır. Yeni takdirlerin uygulandığı ilk yılı takip eden üç yılda ödenecek vergi, yeniden değerleme oranının yarısı kadar artırılarak belirlenir. İşte izleyen üç yılda vergideki erime nedeniyle azalan emlak vergisi tahsilatını artırabilmek için belediyelerin etkisiyle takdir komisyonları arsa ve arazi metrekare birim değerlerini artırma eğilimdedirler. Son yıllarda bu durum tartışmalar yaratmaktadır. Çünkü bu artışlar vergideki erimenin çok üzerinde (40 kata kadar) yapılabilmektedir” dedi.

Sağlam devamında ise fahiş artışlara ilişkin ‘yasal düzenlemeye’ ihtiyaç olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:

“Bence yeni takdir edilen değerler önceki döneme göre 4,5 katın üzerinde artırılmışsa artırılan kısmın iptalini talep etmek makul bir yaklaşım olacaktır. Çözüm yasal düzenleme ile artışların sınırlandırılmasıdır! Şu ana kadar çok sayıda dava açıldığını veya 8 Eylül’e kadar açılmak üzere ciddi hazırlık yapıldığını gözlemliyorum. Bu durum yargıda kilitlenmeye yol açacak ciddiyette önemli bir sorundur. Siyasi partilerin bu duruma kayıtsız kalmamaları gerekir. Sorun yasal düzenleme ile acilen çözüme kavuşturulmalıdır”

“KİRALAR PATLAYACAK, SATIŞ RAKAMLARINA YANSIYACAK”

Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı, konuyla ilgili sosyal medya hesabından yaptığı yazılı açıklamada söz konusu düzenleme sonrası yaşanabilecek olan artışlara dikkat çekti.

Kira ve gayrimenkul satışlarında ciddi bir artış olacağı uyarısında bulunan Kılıç, “Bu vergiler kiralara, gayrimenkul satış rakamlarına yansıyacak. Dün olduğu gibi bugün de kiralar patlayacak. Ağır fatura önce dar gelirlinin sonra tüm emlak sektörünün sırtında kalacak” dedi.

Kılıç, şunları söyledi:

“Yeni bir fırtına geliyor… Emlak vergilerine esas rayiçler fırtınası. Toplum uykuda, uyanıkların da çığlığını duyan yok. Emlak rayiçleri 20 katına kadar çıkarıldı. Bu ne demektir? Emlak vergisi, çevre temizlik vergisi, veraset ve intikal vergisi, stopajlar ve tapu harçları da aynı oranda artacak demektir. Bu vergiler kiralara, gayrimenkul satış rakamlarına yansıyacak. Dün olduğu gibi bugün de kiralar patlayacak. Ağır fatura önce dar gelirlinin sonra tüm emlak sektörünün sırtında kalacak. Üretimi artırmak yerine vergileri artırmak, istihdam alanlarını çoğaltmak yerine yeni vergiler koymak çıkış değil çöküştür. Dünün günah keçisi KKM’ydi, günün günah keçisi emlak vergilerindeki fahiş artışlar olacak. Sempati bitti, empati de mi kalmadı? Hazine’nin dibindeki delikleri tıkamadan ne yapsanız boş.”

TARTIŞMALARA TAYYAR DA KATILDI

Eski AKP’li Milletvekili Şamil Tayyar ise CHP’li bir belediye örneği üzerinden Özgür Özel’e seslendi.

Tayyar, “Çankaya’daki Beytepe Mahallesi Muhtarı Taha Sözeri, yeni rayiç bedelleri gerçekçi bulmadığı için imzalamamış. Yazıyı gönderen kim? Takdir Komisyonu Başkanı Mehmet Yıldırım. O kim? CHP’li Çankaya Belediyesi’nin Mali İşler Müdürü. Her toplumsal sorunla ilgili yüksek perdeden konuşan ve iktidarı eleştiren CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in bu konuda bir sözü olur mu?” diye konuştu.

DMM’DEN YALANLAMA

Öte yandan Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM), vergi artışlarının hükümetten tarafından yapıldığı ve ödemelerin Hazine’ye aktarıldığı iddialarıyla ilgili yazılı bir açıklama yaptı.

İktidara yakın Yeni Şafak’ta yer alan habere göre, bazı sosyal medya hesaplarınca emlak vergisindeki rayiç bedellerin belediyeler tarafından belirlenmediği, belediyeler yıpransın diye böyle bir “yalan” ortaya atıldığı ve rayiç bedel artışlarından en büyük kazancı tapu dairesi ve vergi daireleri üzerinden merkezi hükümetin sağladığı iddia edildi.

Ancak DMM’nin iddiasına göre, 1986 yılından itibaren emlak vergileri belediyelerin geliri olarak tahsil ediliyor ve genel bütçeye herhangi bir pay aktarılmıyor.

Vergi tutarlarında görülen değişikliklerin, belediyelerde faaliyet gösteren arsa takdir komisyonlarının gerçekleştirdiği değer takdir işlemlerinden kaynaklandığı ifade ediliyor.

TANJU ÖZCAN TOPU İKTİDARA ATTI

Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan da tartışmalara katıldı. Özcan, şunları söyledi:

“Emlak vergisinde rayiç değerler artınca burada en büyük parayı vergi daireleri ve tapu müdürlükleri kazanıyor. Çünkü biz, binalardan belirlenen rayiç bedelinin üzerinden binde 1 pay alıyoruz emlak vergisi olarak ama tapu müdürlüğü alıcıdan ve satıcıdan binde 2’şer olmak üzere binde 4 alıyor. Yani belediyenin aldığının 4 katını alıyor. Vergi dairesinin aldığı hariç bundan. Belediyeler emlak vergilerinin bir kısmını da Kültür ve Tabiat Varlıkları Fonu’na devrediyorlar.

Emlak vergisi rayiç bedellerini belediyeler belirlemiyor. Maalesef burada hükümete yakın kaynaklar, belediyeler yıpransın diye böyle bir yalan ortaya atıyorlar. Bu rayiç bedellerin belirlenmesinde teknik insanlar görev alıyor. Bu rayiç bedel artışlarından en büyük kazancı tapu dairesi ve vergi daireleri üzerinden merkezi hükümet sağlıyor”

TELE1