Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Ağustos ayı meclis toplantısına nitelikli eleman bulamama sorunu ve kayıt dışı istihdam sorunu damga vurdu.
Haber Ekspres'ten Ali Budak'ın haberine göre, EBSO Meclis Üyesi Mustafa Sivridağ, küçük ve orta ölçekli esnaf ile sanayicinin sorunlarını dile getirdiği meclis toplantısında eğitim ve nitelikli eleman bulma konusunda yaşanan sıkıntılara dair konuşurken, Suriyeli mültecilere yönelik nefret söylemi içeren ifadeler kullandı.
“BEN ÇALIŞACAĞIM ONLAR MI YİYECEK”
Sivridağ "SSK, ‘Kayıt dışı Suriyeli çalıştırma' diyor. 6 milyon Suriyeliyi ülkeye soktunuz. Biz bunları çalıştırmayıp da ne yapacağız? Ben çalışacağım onlar mı yiyecek? Çalıştıracağım!" dedi.
“KREDİYİ ALDI, DOLARA YATIRDI BEKLİYOR ‘DOLAR YÜKSELSİN BOZDURAYIM' DİYE'”
Döviz kurunda yaşanan hareketlilik sonrası ülke ekonomisinde yaşanan olumsuzluk hakkında da konuşan Sivridağ şu ifadeleri kullandı:
"Nefes kredileri verildi. Doların bugün artışının altında yatan yüzde 10 sebepten biri nefes kredileridir. Çünkü kredibilitesi yüksek olan, amcası, dayısı olan, bankayla arası iyi olan sanayici krediyi aldı, dolara yatırdı bekliyor ‘Dolar yükselsin bozdurayım' diye. Krediyi kime veriyoruz? İhtiyacı var mı? Banka müdürü yanımda arıyor, ‘Ağabey çok ucuz kredi çıkıyor, sana vereyim arsa alırsın' diyor.
Diğer taraftan Ziraat Bankası ve Halkbank'ın kapısını aşındırıyorum, ‘İhracat yapıyorum makinemi yenileyeceğim' diyorum. ‘Bir düşünelim, teminat ne vereceksin?' diyor. Ziraat Bankası'nın ve Halkbank'ın asli görevlerine dönmesini istiyorum. Çiftçiye ve esnafa destek olması gereken bankaların ihracat yapan, üretim yapan sanayiciye destek olmasını istiyorum. Kredi kartı vermesini, su faturası almasını istemiyorum."
“ÇİFTÇİYİ DENİZBANK'A ESNAFI EKONOMİ BANKASI'NA MAHKUM ETMİŞİZ”
Bu düşüncenin sadece kendisine de ait olmadığını belirten Sivridağ şöyle devam etti:
"Bu benim düşüncem değil. Küçük ve orta ölçekli sanayicilerin fikri. Biz burada elit bir sanayiciyiz. Çevremiz çok ama Türkiye'nin gerçeği biz değiliz. Tekerlekler gitmezse araba hiçbir yere gitmez. Küçük esnaf kan ağlıyor. Bankanın kapısından içeri giremiyor.
Banka kimde para varsa oraya gidiyor. Oraya gitme, o seni biliyor. Çiftçiyi Denizbank'a, esnafı Ekonomi Bankası'na mahkum etmişiz. Biri Fransız biri İngiliz, sonra ağlıyoruz. Küçük esnafa sahip çıkmazsak hiçbir yere varamayız.”
“METREKAREYİ HESAPLAYAMAYAN MÜHENDİS OLUR MU?”
Konuşmasında sektördeki nitelikli eleman sorununa da değinen ve eğitimin önemini vurgulayan Sivridağ şunları söyledi:
"Nitelikli personel bulma noktasında zorluklar yaşanıyor. Bize gelen stajyerlerin halini görün. Metrekareyi hesaplayamayan mühendis olur mu? Maalesef hep kurumsal firmalar ön planda. Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı'nın (KOSGEB) desteklediği İŞKUR bize, ‘İşçi bulun, biz size yönlendirelim, kaydını yapalım' diyor. SSK da, ‘Kayıt dışı Suriyeli çalıştırma' diyor. 6 milyon Suriyeliyi ülkeye soktunuz. Biz bunları çalıştırmayıp da ne yapacağız? Ben çalışacağım onlar mı yiyecek? Çalıştıracağım! Neye göre kaydını yapacağız? Her sokakta önümüze çıkıp mendil mi satacaklar? Yarın bir gün büyüdükleri zaman çoluk çocuğumuzun üstüne çökecekler. Vergi veriyorum çalıştıracak eleman bulamıyorum. Kriz geldi. Bankaların ve devletin şapkasını önüne koyup düşünmesi lazım."
“DÜNYADA HİÇBİR ÜLKE YOK Kİ ŞEHİRLERİN İÇİNE BUNLARI SALSIN”
Konuşmalara cevap vermek için yeniden kürsüye gelen EBSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İbrahim Gökçüoğlu da, Sivridağ'ın konuşmalarını destekledi. Gökçüoğlu şu ifadeleri kullandı:
"Suriyeliler konusunda sana katılıyorum. Mülteci alabiliriz, gelebilir ama dünyada hiçbir ülke yok ki şehirlerin içine bunları salsın. (Turgut) Özal döneminde de geldiler. Orada belirli bir alanın içinde kalmalıydılar. Şimdi şehirleri zapt ediyorlar. İstanbul'un Fatih semtini zapt etmişler. Kendi içinde yasa dışı yollara gidecekler. Okutamıyoruz, konut veremiyoruz. Ciddi sorun var başımıza gelecek.
Avrupa alıyor belirli alanda yaşam alanı kuruyor. Biz de sınırda yapabilirdik. Pazar kursun, dükkan açsın… Kimin ne yaptığı belli değil. Tamam, insanız, sahip çıkalım ama ileride böyle olursa sıkıntı yaşayacağız. Eğitim veremiyoruz. Tekrar tekrar düşünülmesi gerekiyor.
Ben cidden endişe duyuyorum. Benim tezgahım boş kalsa da Suriyeli çalıştırmıyorum. Yasadışı bir gelişmeye meydan vermememiz gerekiyor. Sonra başımıza neler getirecek onu da bilemiyorum."
https://odatv.com/6milyonsuriyeliyiulkeyesoktunuzbizbunlaricalistirmayipdaneyapacagiz31081841.html