Afganistan'da savaşın etkileriyle birlikte bölgedeki hareketlilik de arttı. ABD hükümeti kendileri ile birlikte savaşmış Afganları kabul edeceğini belirtti. Hem Afganistan'daki güvenliğin azalması hem de ABD hükümetinin bu açıklamasının ardından binlerce Afgan farklı ülkelere gitmek için harekete geçti.
Son günlerde ise Türkiye sınırlarında yaşanan göç hareketi ile ilgili sosyal medyada birçok video dolaşıma girdi. Bu videolarda ise kadınların veya çocukların olmaması dikkat çekti.
Türkiye sınırındaki göçmen hareketliliğini, Afgan Mülteciler Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Dr. Zakira Hekmat ve gazetemizin yazarı Mustafa Balbay, Cumhuriyet.com.tr'den Sinem Nazlı Demir'e anlattı.
Zakira Hekmat, sınırdan geçen Afganların arasında kadın ve çocuk olmamasını, "Kaçakçılar kadın ve çocukları başka yerlerden getiriyorlar" sözleriyle değerlendirdi.
Mustafa Balbay ise gelen göç dalgasıyla ilgili "Bu iktidar mülteciliği bir ticaret haline getirdi" ifadelerini kullandı.
Afgan sığınmacıların ülkemize girdiği birçok görüntü dolaşıyor. Konu ile ilgili bir bilginiz var mı? Neden bu kitlesel geliş söz konusu?
'Son zamanlarda Afganistan'da iç çatışma var ve Taliban ülkenin birçok yerini ele geçiriyor. Tüm insanların üstüne basmasıyla birlikte insanlar korku içinde. Bu yüzden geliyorlar. Ellerinde silah da yok. Genç erkekleri militan olarak seçiyor Taliban aslında. Bu yüzden bu genç erkekler apar topar kaçmaya başladılar. İran'dan Türkiye'ye gelmeye çalışıyorlar. Taliban ele geçirdiği köylerde ve ilçelerde elektrik santrallerini etkisiz hale getiriyor, kabloları kesiyor. İletişim kurulmasını istemiyor. Çocuklara ve kadınlara karşı şu an büyük tehditler var. Dışarıya çıkamıyorlar, kadınları kendi militanları için yanına alıyorlar. Direniş gösterenleri de hemen öldürüyorlar. Hatta çoğu yerde, kadınlar ve kız çocukları şehirlerden ilçelere doğru sığınmış durumda şu an. Köylerde yaşlılar kalmış bir tek. Yaşlıları da öldürüyorlar. Evlerinde ne eşyası varsa kendilerine seçip götürüyorlar. Araba varsa o arabaları almak istiyorlar. Vermek zorunda kalıyorlar. Bu durumlardan dolayı insanlar başka şehirlere gidiyorlar.'
Neden görüntülerde kadınlar ve çocuklar yok?
'Kaçakçılar kadın ve çocukları başka yerlerden getiriyorlar. Bundan dolayı görüntülerde hep erkekler çıkmış ama aslında kadın ve çocuklar da var. Yapılan bazı röportajlarda da çıktı. Van'a daha yeni geldi Afgan aileler.'
Afgan hükümeti bu konu hakkında ne düşünüyor? Sizce bu durum siyasi bir meseleye dönüşecek mi?
'Afgan hükümeti durumu zaten biliyor. Geçen haftalarda Afganistan Göç Bakanı, AB ülkelerine '3 ay için hiç kimseyi geri göndermeyin buraya' dedi. Çünkü Afganistan'daki durum şu an çok kötü. Onlar da vaziyeti biliyor. Şu an hükümet halkla birlikte bir direniş içerisinde ve ayaklanma var. Birçok ilçe Taliban tarafından geri alınıyor. En yakın zamanda diğer kuvvetlerle o yerler geri alınır ve anlaşmalar yapılır. Afgan halkının huzur içerisinde yaşamasını istiyoruz.'
Gazetemiz yazarı Mustafa Balbay, gelen göç dalgasını ve hükümetin konu ile ilgili tutumunu değerlendirdi.
Sizce neden kadınlar ve kız çocukları bu görüntülerde mevcut değil? Bir sorun var ve üstü mü gizleniyor?
'Gelenlerin birkaç ayrı statüsü var. Birincisi, orada bir meslek grubuna ve birikime sahip olup yurt dışına gitmek isteyenler. İkincisi hiç parası olmayıp çok kötü yollarla sınırdan girenler. Bir de son on yıldır Amerika Birleşik Devletleri adına çalışıp Taliban'ın eline düşerse öldürülecek olanlar. Bu sonuncusu çok ilginç. Zaten Amerika da bunu açıkladı. Bu insanları Türkiye'ye getireceklerini söylediler. Küresel aktörlerin yöntemlerinden biri budur. Saddam döneminde Amerika lehine çalışmış Iraklıları Guam Adası'na götürdüler. Orada eğittiler ve tekrar Irak'a gönderdiler. Şimdi Amerika, Afganistan'da da kendi adına çalışan kişileri Türkiye üzerinden Amerika'ya götürüp eğitecek. Onlar Amerikan Afganları olacak. Onların şu anda Afganistan'da Amerika adına çalışıp hayatı tehlikede olanların sayısının en az 25.000 olduğu söyleniyor. Amerika hepsini ülkesine hemen götüremeyeceği için önce Türkiye'ye götürüyor. Burada seçmece yapacaklar. Bu çok aşağılık ve insan haklarına aykırı bir plan.'
Eğer durum böyleyse bizim hükümetimiz neden bu olanlara göz yumuyor?
'Şu an gündemde belirli davalar var. Mesela Halk Bankası davası da bunlardan biri. Erdoğan'ın Amerika'ya dokunmaması karşılığı pek çok ödün veriyor. Onlardan biri de Irak politikasıdır. Elbette para da verecekler bu durumda. Bu iktidar mülteciliği bir ticaret haline getirdi. Avrupa Birliği'nden Suriyeliler için para alıp, bu paranın çok azını Suriyelilere veriyorlar.'
Ülkemizde sığınmacı ve mültecilerle ilgili birçok olay meydana geliyor. İç savaç tehdidi adına konuşuluyor. Bu riskler hakkında ne düşünüyorsunuz?
'Mesela Almanya Türk işçileri Türkiye'ye geri gönderdiği zaman bir gazetedeki röportajda bir Alman şunu demişti: 'Biz Türkiye'den işçi getirdiğimizi sanmıştık. Meğer insanlarmış' Bunlar insan. Ne olursa olsun insanlar. Önce böyle bakmak lazım ama mesela Türkiye'de alışveriş merkezine girerken bile HES kodu soruyorlar. Sınırlardan geçilirken bir şey sormuyorlar. Bu olacak şey değil. En azından gelenlerin kim olduğunu bilme hakkı var Türkiye'nin. Almanya sığınmacıları ayrı bir kampa alıyor. Önce onlara Almanca öğretiyorlar. Sonra ülkeye girmelerine izin veriyorlar. Bizimki de tamamen halkın içine atmak. Kaynaştır barıştır sistemi ile olmaz bu! Beklenmeyen kazalar çıkar ortaya. Ankara'da kimi semtlerin adı Suriyeli Caddesi olarak anılıyor. Önder Mahallesi, Halep Mahallesi olmuş. Dolmuşlarda bile Halep diye yazıyor. Bugüne kadar birçok kitlesel göç oldu Türkiye'ye. İranlılar devrimden sonra toplu geldi. Saddam'dan sonra Iraklılar toplu geldi. Suriyeliler geldi. Balkanlar'dan toplu gelişler oldu. Ama hepsi ile iyi kötü kültür ortaklığımız vardı. İlk kez Türkiye ile ortaklığı olmayan bir göç geliyor ülkemize. Bu ilk sefer oluyor. Ortak bir kültürümüz yok. Bu durumun da belirli sonuçları olacaktır.'
https://www.cumhuriyet.com.tr/haber/iktidarmulteciligiticarethalinegetirdi1858521