Belediyenin kasasını sıfırladığı ve belediyenin borçlandırdığını reddeden Bağlar Belediyesi atanmış Başkanı Hüseyin Beyoğlu'nun savunması tek tek çürümeye devam ediyor.
Mezopotamya Ajansı’nın haberine göre, bankalardan 160 milyon TL kredi çekmek için Belediye Meclisi’nden 3 ayrı yetki aldığı ortaya çıkan Beyoğlu'nun yönetimindeki Bağlar Belediyesi'nin hesaplarına ve kamuya tahsis edilmeyen alacaklarına haciz konulduğu ortaya çıktı.
ALACAKLILAR BELEDİYE HESAPLARINA HACİZ KOYDU
İddiaya göre, belediyenin sadece bilinen kısmıyla 5 milyon TL borcu var. Alacaklılar belediyenin banka PTT hesaplarına ve tespit edilen taşınmazlarına haciz koydu. Belediye borçlulardan kaçmak için taşınmazlarını elden çıkardı. Taşınmazı elden çıkaran Beyoğlu, en son Peynirciler Çarşısı'nda belediyeye ait 3 dükkanı sattığı öğrenildi. Müvekkilinin alacağı için Diyarbakır 9. İcra Dairesi'nin haciz kararının gereği taşınmazlara haciz koymak isteyen avukat Soran Haldi Mızrak, Tapu ve Kadastro Bilgi Sistemi'nden (TAKBİS) belediyenin hiçbir taşınmazının bulunmadığını öğrendi.
Belediyeden alacağı bulunan ve alacağı ödenmeyenlerden biri de Hüseyin Nazlı. İşten çıkarılma nedeniyle belediye aleyhine dava açan Nazlı, alacağını tahsil etmek için belediyenin banka, PTT hesabına haciz koydu, ancak kendisinden önce belediyenin banka hesabına 4 kişi tarafından haciz konulduğu için 5'inci sıraya yerleştirildi.
Bağlar Belediyesi'nde 2014'te işe başlayan ve 2016'da çıkarılan yasayla kadroya geçiş imkanın tanımasıyla güvenlik soruşturmasından geçemeyen Nazlı'nın işine son verildi. Kendisiyle birlikte işten çıkarılan 180 işçiye tazminatı ödenmedi. Nazlı, Diyarbakır 3. İş Mahkemesi'nde belediye aleyhine açtığı davayı kazandı. Ancak, davanın sonuçlanmasından sonra aradan geçen bir yıla rağmen belediye Nazlı'nın kazandığı 36 bin TL'lik tazminatını ödemedi. Nazlı, avukatının alacak tahsili için başvurduğu Diyarbakır 9. İcra Dairesi, belediyenin banka ve kamuya tahsis edilmeyen mallarına haciz koydu.
Ödeme yapılması amacıyla 3 defa belediyeye çağrıldığını kaydeden Nazlı, "Beni 23 ay böyle oyaladılar. En son belediyenin hukuk birimiyle yaptığım görüşmede bana 'Para yok. Şu anda bunu ödemeyiz' dediler. Sosyal medyada yaptığım eleştiriler sonrası beni yine belediyeye çağırdılar. Belediye Başkanı Hüseyin Beyoğlu ile görüştüm. Beyoğlu, 'Benim bu süreçten haberim yok. Senin paranı ödeyeceğiz’ dedi. Aradan biriki hafta geçti, belediyenin ses çıkmadı. En son ben belediyenin hukuk birimine gittim, tazminatımın akıbetini sordum. Bana ‘Şu an dosyam yanımızda inceliyoruz. Bayağı faiz binmiş, biz o faizden rahatsız oluyoruz. Biz de istinafa itirazda bulunduk’ dediler. Ben de 'Zamanında itiraz etmediniz, şimdi mi itiraz ediyorsunuz' dedim. Bana 'Sadece sen değilsin ki yüzlerce dosya var. Herkesin bir alacağı var. 5 milyon TL borç var' dediler" diye konuştu.
BELEDİYE GAYRİMENKULLERİ SATIŞA ÇIKARMAYA BAŞLADI
İş mahkemesinin müvekkiline tazminat ödenmesine karar vermesinin ardından müvekkilinin 3 defa belediye çağrıldığını ve oyalandığını ifade eden Avukat Soran Haldi Mızrak, bunun üzerine icra takibi başlattıklarını belirterek, "Biz tabii durum böyle olunca artık icra dosyasında haciz işlemlerini hızlandırdık. Belediyenin kamuya tahsisli olmayan banka hesapları, gayrimenkulleri, araçları üzerine hacizler koyduk. Tabii biz bu hacizleri koyduğumuz sırada da belediye bu mallarını kaçırmaya başladı. Mevzuattaki Belediye Kanunu hükümleri uyarınca, bu alacakları ihale yoluyla satışa çıkarmaya başladı. Normal şartlar altında borçlunun alacaklıdan mal kaçırması İcraİflas Kanunu uyarınca suçtur. Bunun için de kanun ciddi cezalar ön görüyor. Bir baktık ki Bağlar Belediyesi gayrimenkullerini satışa çıkarmaya başlamış. Parça parça üzerine haciz koyduğumuz hacizli mallarını satışa çıkartıyor" diye konuştu.
İcra işlemlerinin sürdüğünü dile getiren Mızrak, "Bankalara yazı yazdık, bankalardan gelen cevaplar ise de hacziniz 5'inci sıradadır. PTT genel müdürlüğüne de yazdığımız haciz yazılarına gelen cevaplarda hacziniz dördüncü sıradadır. Araçlar üzerine koyduğumuz hacizlerde istediğimiz tahkikat, aracın akıbetini gösterir, mevcut şerhlerin beyanlarının olduğu vs. belgelerde başka dosyaların olduğunu gördük. Belediyenin alacaklı olduğu bir icra dosyasında 6 veya 5'inci sıradaydık. En son tabi Bağlar Belediye Başkanının yapmış olduğu bir açıklamaya denk gelince artık müvekkilim de doğal olarak bunun yalan olduğunu söyledi. Belediye Başkanı bizim bir kuruş borcumuz yok, fazlamız var diyor, ancak bizim onlarla yaptığımız sözlü görüşmelerde kendilerinin borç içerisinde olduğunu, borçlarının çoğunun sebebinin de önceki dönemde yapılan işten çıkarmalar sebebiyle kendilerine karşı açılan iş davaları olduğu söylendi" ifadelerini kullandı.
Belediye ait Peynirciler Çarşısı'ndaki 3 dükkana haciz koyduklarını, ancak belediyenin bu hacizli malları sattığını aktaran Mızrak, "Belediyenin biz takibi açtığımızda bize bildirmiş olduğu Bağlar Peynirciler Pazarı'nda arsa niteliğinde ama üstünde dükkan olan yani belediyenin imara aykırı yapılan bir yerde bulunan taşınmazlarının olduğu ve bunun da 255 bin TL gibi değerinin olduğu söylendi. Kıymet takdiri raporuyla beraber bize gönderdiler. Biz bunların üzerine haciz koyduk, haciz koyduktan sonra bu malın ihale yoluyla satışa çıkarılacağını öğrendik. Sonra haczimizi tekrar yeniledik. Tapu Müdürlüğüne Haciz Müzekkeresi İcra Müdürlüğünce gönderildi. Haczimiz tatbik edildi, yalnız Belediye Kamu İhale Mevzuatı çerçevesinde ihale yaptığı için ayın 29’u itibariyle satışını gerçekleştirdi ve devretmiş" diye konuştu.
'BELEDİYENİN TAŞINMAZ MALI BULUNMUYOR'
"Şimdi icra dosyasından belediyenin taşınmaz mallarının sorgulamasını yaptığımızda önümüze çıkan ekranda belediyenin borçluya ait taşınmaz malının bulunmadığı şeklinde bir uyarı alıyoruz" diyen Mızrak, şöyle devam etti:
"Şu ana kadar tespit edebildiğimiz 70'e yakın aracının olduğunu ve o araçların üzerine de haciz tatbik ettik. Tabii bu araçların kaçının kamuya tahsisli olduğunu belediye hizmetlerinde kullanıldığını, kaçının diğer özel nitelikte makam aracı olur servis aracı niteliğinde olup olmadığının tespitini henüz yapamadık. Alacağın ödenmesi çerçevesinde müvekkilim belediyeyle görüşmeler yaptı. O görüşmelerde de oradaki hukuk müşavirliğindeki kişiler, kendisine masadaki dosyaları gösterip bunların hepsi alacak dosyalarıdır diye ve bu alacakların 5 milyona yaklaştığını belirterek alacağının bir kısmından feragat etmesi istendi. Mahkeme kararıyla sabit olan bir alacak bu, alışveriş sonucu olmuş bir borç değil."