Can Atalay için yapılacak eyleme engelleme: Adliyede artık adaletin nöbeti bile yasak!

Çağlayan Adliyesi'nden Can Atalay için yapılmak istenen Adalet Nöbeti eylemine izin verilmediği bildirildi. Engellemeye ilişkin Gerçek Gündem'e konuşan Akçay Taşçı, engellemenin her gün yapılan eyleme katılımı azaltmak ve daha fazla zorluk çıkarmak amacıyla yapıldığını söyledi.

Çağlayan Adliyesi'nden Can Atalay için yapılmak istenen Adalet Nöbeti eylemine izin verilmediği bildirildi.

Çağlayan Adliyesi’ndeki merdivenler, güvenlik tarafından kapatıldı.

Can Atalay’ın avukatı Akçay Taşçı, Adalet Nöbeti’nin engellenmesine ilişkin Gerçek Gündem’e konuştu.

Taşçı, eylemin engellenmesine ilişkin herhangi bir gerekçe sunulmadığını ancak her gün yapılan eyleme ‘daha da zorluk çıkarmak’ ve eyleme katılımların azalmasına neden olmak amacıyla bir engellenme yapıldığını aktardı.

Adliye önünde yapılan basın açıklamasında konuşan Timur Soykan, özetle şunlar söyledi:

Can Atalay’ın çocukluk arkadaşı olarak buradayım. Suçlu Gezi Parkı’nı AVM yapıp betona çevirip rant devşirmeye çalışanlar mı suçlu? Orayı korumak isteyen Can Atalay mı suçlu? Tayfun Kahraman mı suçlu?

Soma'da 301 madenciyi öldürenler mi suçlu, o işçilerin aileleriyle birlikte haklarını savunan Can Atalay mı suçlu?

Aladağ'da kız çocuklarını yakan tarikatlar mı suçlu, Can Atalay mı suçlu?

Hendek'teki fabrikada 7 işçiyi öldürenler mi suçlu, haklarını savunan Can Atalay mı suçlu?

Hatay halkını, imar aflarıyla ölüme mahkum edenler mi suçlu, Hataylıların hakkını savunacak Can Atalay mı suçlu?

Bir yanda kötülüğün iktidarı var, yolsuzluğa doymayan çeteler var. Bu çeteler ülkeyi ele geçirdi. Haklı olanları, özgürlük mücadelesi verenleri hapse atıyorlar. Sırf bir avuç insan cebine doldursun diye halkın vekili elinden alınmak isteniyor. O kadar kolay değil.

'FORMÜLASYYON ARANIYORSA, ANAYASA ZATEN BU FORMÜLÜ VERMİŞTİ'

Can Atalay’ın avukatı Akçay Taşçı ise şunları söyledi:

“Formülasyondan bahsedilen şey şundan ibaretti. Can Atalay’ın milletvekilliği önce düşürülecek, daha sonra AYM’ye başvuru yapılacak. AYM yine bir hak ihlali kararı verecek, bu defa muhatap TBMM olduğu için TBMM AYM kararını uygulayacak ve böyle bir ara çözüm yolu bulunacak.

Bize bu soru sorulduğunda verdiğimiz cevap şundan ibaretti: Siyasetçilerin ne çevirdiği bizi doğrudan ilgilendirmez. Bu ülkede bir formülasyon aranıyorsa, eğer hukuka dönüş konusunda, dokunulmazlık hakkının sağlanması konusunda, eğer anayasal hukuk devletinin devamı konusunda bir formülasyon aranıyorsa Anayasa zaten bu formülü vermişti. AYM Anayasaya dayanarak ne yapılması gerektiini söylemişti."

ANNE ŞÜKRAN ATALAY'DAN ÖZLEM ZENGİN'E YANIT

Can Atalay'ın annesi Şükran Atalay, Meclis Genel Kurulu'nda Yargıtay kararının okutulacağı gün, AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin'in "Yargıtay'ın Atalay kararının okunması Anayasa'ya uygundur" sözlerine yanıt vererek, "O koltuğu korumak için bunları söylemeye utanmadı mı? Kendisi de bundan çekti. Korkmuyoruz, itaat etmiyoruz!" diye tepki gösterdi.

Şükran Atalay, "Can Atalay sorunun çözümü basittir. Karmaşık ve karışık yol ve yöntemlere hiç gerek yoktur. Çözüm hak ihlali kararının uygulanmasıdır. Diğer bütün yol arayışları durumu daha da çıkmaza sokma potansiyeli içermektedir, hukuku zorlamaktadır, sonuçları belirsizdir. Düşünülen yolların niyetleri hakkında bir şey söylemeyeceğim. Ancak çözüm arayışı söz konusu ise, Anayasa Mahkemesi hukuka uygun yolu göstermiştir. Meclis AYM kararına desteklerini göstermelidir" dedi.

CAN ATALAY KİMDİR?

Avukat Can Atalay, genel anlamda 'kimsesizlerin avukatı' olarak biliniyor. Öğrenciliği ve meslek yaşamının ilk yıllarından bu yana sosyalist kimliğiyle öne çıktı. Emek mücadelesine hukukçu kimliğiyle destek verdi, Emek Sineması'nın yıkılmaması için yürütülen kampanyanın örgütleyicilerindendi.

Somada hayatını kaybeden madencilerin, Hendek’teki patlamada yaşamını yitirenlerin, Çorlu'daki tren kazasında vefat edenlerin, tarikat yurdunda yanan çocukların yakınlarının yanında hep o vardı.

Mimarlar Odası'nın avukatlığını da üstlenen Atalay, Gezi Parkı'na alışveriş merkezi (AVM) yapılması girişimine karşı kurulan Taksim Dayanışması'nın savunmasında da vardı.

Atalay, Gezi eylemlerinde de öne çıkan isimlerden biri oldu ve hukuk tarihine bir skandal olarak adını yazıdan davada, 18 yıl hapis cezasına mahkum edildi. Yargılama sürecinde direnişi savundu, ısrarla esas suçun Gezi'de şiddet uygulayan güvenlik güçleri ve onlara emirleri veren yöneticiler tarafından işlendiğini söyledi.

Başta bugüne dek destek olduğu mağdurlar olmak üzere kamuoyunda Atalay için 'adalet' sesleri yükselirken, Türkiye İşçi Partisi (TİP) tarafından Şubat 2023'teki depremlerde yıkılan Hatay'dan milletvekili adayı olarak gösterildi ve kazandı. Ancak Meclis'e hiç gitmedi.

Atalay'ın maruz kaldığı süreç, Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) iki kere hak ihlali kararı vermesi, ancak İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin daha önce benzeri görülmemiş bir biçimde dosyayı Yargıtay 3. Dairesi'ne göndermesiyle hukuk krizine döndü. Daire, AYM kararının tanımadı.

Ve 30 Ocak 2024'te Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanvekili Bekir Bozdağ'ın başkanlığında toplanan Genel Kurul'da hakkında kesinleşmiş hapis cezasının okunmasıyla milletvekilliği düşürüldü.

Gerçek Gündem