Van'da kaldığı yurttan ayrıldıktan sonra bir daha haber alınamayan 21 yaşındaki üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş'in acı haberi herkesi yasa boğdu.
Genç kızın cansız bedeni dün en son görüldüğü yerden 20 kilometre uzaklıkta bahçe sulamaya gelen bir kişi tarafından bulundu. Rojin Kabaiş'in cenazesi, Diyarbakır'da gözyaşlarıyla toprağa verildi.
Van Cumhuriyet Başsavcılığı yetkilileri, yapılan ilk bulgularda şüpheli bir duruma rastlamadıklarını, ancak uzun süreli suda kaldığı için cesette ciddi anlamda deformelerin gözlendiğini, bu nedenle İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan gelecek sonuçlara göre ölüm nedeninin ortaya konulacağını kaydetti.
Olayın yankıları sürerken Rojin Kabaiş'in telefonunda yapılan incelemeden çarpıcı detaylar ortaya çıktı. Genç kızın ölümünde önce internetten "Otopsi nasıl yapılır, cennete nasıl gidilir, ölen kişinin banka hesabındaki para ne olur?" aramalarını yaptığı ortaya çıktı.
Rojin'in babası ise kızının intihar etmediğini cinayete kurban gittiğini söyledi. Baba, yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: "Rojin bir gece boyunca yurda gitmedi, öbür gün saat 12'ye çeyrek kala beni aradılar. Diyor 'çocuğun gelmemiş'. Benim haberim nasıl olsun çocuğumun gelip gelmediğinden. Kenarda tel örgü yoktu, kamera yoktu, ışık yoktu. Çocuk demiş ki; 'Gideceğim biraz çakıl taşı toplayacağım'
Benim tahminim serseriler orada görmüşler, çocuğuma zarar vermişler. İnşallah bunu yapanları en yakın zamanda bulup en ağır ceza neyse onlara versinler. Hatta idam etsinler onları.
Rojin'in kime ne zararı vardı ki? Niye böyle yaptılar. 24 kilometre uzağa gece o çocuk tek başına gitmez. Ben orayı görmedim. Yurdun yanındaki göl derin değil. Eğer gitselerdi orada boğulma tehlikesi yoktu. 50 kilometre dalgıçlar ileri gidiyor, daha bir karıştı. Çocuğumun başına birileri bir şey getirmiş mutlaka. Tek başına oraya gitmez. Oradan suya girse de oraya kadar gitmez. Bir vahşet vardır. Birileri mutlaka yapmış. Ben devletten bunu istiyorum. Bu vahşeti yapanları en yakın zamanda ortaya çıkarsınlar "
Sözcü