CHP'li Başarır Demirören'e verilen krediyi TBMM'ye taşıdı, AKP'li vekil 'ticari sır' dedi!

CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, TBMM Genel Kurulu’nda; Ziraat Bankası’nın Demirören Grubuna, Doğan Medya Grubu’nun satışı için kullandırdığı kredinin geri ödenmemesi ile ilgili konuştu. Başarır şunları söyledi:

'YÜZYILIN EN BÜYÜK SOYGUNLARINDAN BİR TANESİ'

Kürsüde soygun, talan, yolsuzluk gibi kelimeleri kullandığımız zaman kızıyorsunuz ama bakın, Ziraat Bankası’ndaki Demirören Grubu’nun çektiği bu kredi bana göre yüzyılın en büyük soygunlarından bir tanesi. Ziraat Bankası, 159 yıl önce 2.Abdülhamit döneminde çiftçiler için kurulmuş bir banka. Bakalım, bu banka ne durumda, bu bankayı ne duruma getirdiniz, bu bankanın kredileri ne şekilde veriliyor ve ne şekilde tahsil edilmiyor. 2020 Sayıştay Raporu’nda 198 sayfa Ziraat Bankası’na ayrılmış. Bu raporun 80 ve 85 inci sayfası Demirören Grubu’na ayrılmış. Demirören Grubu, Doğan Medya’yı almak için 2018 yılında 916 milyon dolara anlaşıyor ve bu paranın bilindiği gibi 750 milyon dolarlık kısmını değil 850 milyonluk dolar kısmını Ziraat Bankası’ndan kredi olarak alıyor. Artı Demirören Grubu’nun 930 milyon TL’de ayrı bir borcu var Ziraat Bankası’na. 2 yıl geri ödemesiz bir kredi bu ve 3 yıl içerisinde 150 milyon dolarlık nakdi sermaye koymak zorunda. Bunların hiçbirini 3 yıl sonunda yapmayan bir şirket var. Şimdi buradan sizlere, Ziraat Bankası’na soruyorum. Ne hakla çiftçinin, köylünün, emeklinin, milletin bankası bu adama bu kredi veriyor? Ne hakla Ziraat Bankası bugüne kadar tek bir ihtarname çekmiyor? Mesaj çekmiyor? Temerrüde düşürmüyor?

'DEMİRÖREN ZİRAAT BANKASI’NI 850 MİLYON DOLAR ARTI 930 MİLYON TL ÇARPMIŞ'

Aralık ayında Demirören Grubu’nu Ziraat Bankası temerrüde düşürüp icra takibi yapsa şu anda eski parayla 30 katrilyon borçlanacaktı. Bu bizim paramız! Hala bir işlem yapılmıyor. Bunu CHP demiyor, bunu Sayıştay diyor. Sayıştay diyor ki; Demirören Ziraat Bankası’nı 850 milyon dolar çarpmış diyor ve tek bir soruşturma yok. Biz suç duyurusunda bulunuyoruz ve Demirören Grubu bizim hakkımızda suç duyurusunda bulunuyor. Neymiş? Şirketinin manevi haklarını zedelemişiz. Sen şirketinin manevi haklarını düşünüyorsan, köylünün çiftçinin parasını ödersin. Gerçekten utanç duyulacak bir olay bu. Bugün bir emekli, çiftçi, memur Ziraat Bankası’ndan kredi çektiği zaman 2 ay ödemezse maaşına haciz geliyor. Çiftçinin traktörüne, tarlasına haciz geliyor.

'KENDİ YAYIN ORGANINI KURMAK İÇİN ZİRAAT BANKASI’NIN KREDİSİNİ KULLANDIRIP O ADAMA MI ALDIRDI?'

Demirören Grubu’nun özelliği nedir? Şunu söylüyorsanız, Doğan Medya Grubu’nu saray aldı, Demirören Grubu aracı diyorsanız ayrıca tartışırız bunu. Çünkü bu adam 4 yıldır çektiği kredinin tek bir kuruşunu ödememiş. Sen bankaya ortak mısın kardeşim? Sayıştay raporuna göre Ziraat Bankası’nın kredi riskinin yüzde 20’sini Demirören Grubu oluşturuyor diyor. Doğru, ben Hürriyet’e bakıyorum, diğer medya gruplarına bakıyorum ve sabah akşam sarayın yayın organı gibi. Yani Cumhurbaşkanı, kendi yayın organını kurmak için Ziraat Bankası’nın kredisini kullandırıp o adama mı aldırdı? Bence öyle ama yazık değil mi? Soruyorum siz bundan üzüntü duymuyor musunuz? Ben duyuyorum 30 katrilyon para eski parayla. Bizim paramız, çiftçinin parası, köylünün parası, emeklinin parası bu. Yazık değil mi? Kim bu Demirören kim?

'HEPİNİZİN ÇİFTÇİ ADINA, EMEKLİ ADINA YÜZÜNÜZÜN KIZARMASI LAZIM'

Siz bunu araştırmak zorundasınız. Ben suç duyurusunda bulundum eminim karanlık eller takipsizlik kararı verdirecek. Siz bu önergeye ‘hayır’ diyeceksiniz. Peki bu soygunu yargı araştırmıyorsa, Meclis araştırmıyorsa ne yapacak bu millet? Siz ya soyguna ‘evet’ diyeceksiniz ya da bunun araştırılmasını isteyeceksiniz. Vatandaşlara karşı borcunuz bu, vatandaşlık borcunuz bu, vekillik borcunuz bu. Adam, ben suç duyurusunda bulunduğum için utanmazlığa bakın bir de bana suç duyurusunda bulunuyor. Sayıştay’ın tespit ettiği bir usulsüzlük bu. Sahte teminatla kredi çekmiş diyor Sayıştay. Hepinizin çiftçi adına, emekli adına yüzünüzün kızarması lazım.

AKP’Lİ GÖKCAN: SIRLARIN AÇIKLANMASI SUÇ OLARAK NİTELENDİRİLMİŞTİR

AKP Muğla Milletvekili Yelda Erol Gökcan da şunları söyledi:

Ziraat Bankası’nı boşa karalamayın; Ziraat Bankamız daima çiftçimizin ve üreticimizin yanındadır. Bankalar ile müşterileri arasındaki finansal ilişkiler 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun ‘sırların saklanması’ başlıklı 73’üncü maddesi kapsamında banka ve müşteri sırrı niteliğindedir. Bu bilgilerin kamuoyu önünde tartışılması, gündeme getirilmesi veya yetkisiz kişilerle paylaşılması güven ve itibar kuruluşları olan bankalara ve müşterilerine zarar verecektir. Ayrıca, söz konusu müşteri ve banka sırlarının açıklanması hususu uluslararası düzenlemelerle uyumlu olarak 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nda suç olarak nitelendirilmiştir.

'NE ZAMANDAN BERİ BANKA DOLANDIRICILIĞI SUÇU TİCARİ SIR OLDU?'

Bunun üzerine Başarır sataşma gerekçesiyle yeniden kürsüye gelerek şunları söyledi:

Banka dolandırıcılığı suçu ne zamandan beri ticari sır oldu merak ediyorum. Ben Ziraat Bankası’nın şahsiyetini bırakın karalamak, Ziraat Bankası’nın şahsiyetini korumak için söz aldım. Bu Demirören krediyi çekerken, spor alanındaki, yeşil alandaki arsayı Ziraat Bankası’na imarlı arsa diye hadi teminat olarak verdi. Daha sonra buranın yeşil alan olduğu ortaya çıktı. Peki ne yaptınız? Bakanınız bir gecede imar çıkarttı. Kim iptal etti? Danıştay iptal etti ve hayır burası yeşil alan dedi. Peki bugün o savunduğunuz Ziraat Bankası ne yaptı? İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne niye buraya imar vermiyorsun diye dava açtı. Ziraat Bankası’nı bu duruma getirenler utansın. Ziraat Bankası’nın parasını o beyefendiye peşkeş çekenler utansın. Ziraat Bankası’nın milyarlarca parasını takip etmekten aciz bir banka haline getirenler utansın. Bunu ben söylemiyorum, bunu Sayıştay söylüyor Sayıştay. O zaman gidin Sayıştay’a dava açın hanımefendi. Sayıştay diyor ki usulsüz kredi kullandırılmış. Sayıştay diyor ki; bu kredi usulsüz olmasına rağmen takibi yapılmamış. Benim paramla Doğan Medya’yı alacaksınız ve Hürriyet imamı Abdülkadir Selvi’ye orada yazı yazdıracaksınız öyle mi? Öyle mi? Utanın.