CHP İstanbul İl Başkanlığı’nın 1428 Nisan tarihleri arasında anket araştırması ve ilçe örgütlerinin saha çalışmalarından elde edilen verilerle hazırladığı "İstanbul’da Çalışma Hayatının Görünümü" raporunda çarpıcı bilgilere yer verildi.
Rapora göre Türkiye’de Covid19 vakalarının yüzde 60’ının görüldüğü İstanbul, işsizlik ve yoksulluk rakamlarında da zirvede.
CHP’nin İstanbul’un 39 ilçesinden yaklaşık 3 bin kişinin katılımıyla gerçekleştirdiği araştırmaya göre vatandaşların 3’te 1’i evden çalışmaya geçse de bugün hala çalışanların 3’te 1’i evde kalamıyor iş yerlerine gidip çalışmaya devam ediyor.
CHP raporunda İstanbul’da işgücünün 5 milyon 778 bin kişi olduğu ve bugün yaklaşık 2,5 milyon kayıtlı çalışanın her gün işe gittiğinin tahmin edildiği belirtildi.
Ayrıca yüzde 66,2’sinin yani yaklaşık 4 milyon çalışanın salgın nedeniyle gelirlerinde azalma meydana geldiği kaydedildi. Salgın döneminde İstanbul’da çalışanların 4’te 1’inin bugün hiçbir geliri olmadığının belirtildiği rapora göre “2019 verilerine göre 1 milyon 203 bin kişinin işsiz olduğu İstanbul’da, Nisan ayı itibariyle bu rakamın 2 milyondan fazla olduğunun tahmin edildiği” ifade edildi.
Raporun değerlendirme bölümünde ise şu ifadelere yer verildi:
“İstanbul’da en yüksek oranda işsizliğe mahkûm edilenler aşçılar, garsonlar, şoförler, kuryeler, öğretmenler, satış danışmanları, mühendisler, kuaförler, muhasebeciler, grafikerler, tekstil ve turizm çalışanlarıdır.
İşyerlerinin salgının üzerinden 50 gün geçmesine rağmen hala yaklaşık 4’te 1’inin hala salgın konusunda hiçbir önlem almadığı görülmüştür.
Anket kapsamında en fazla dile getirilen sorunlar can güvenliği hiçe sayılarak çalışmaya devam edilmesi, gelecek kaygısı ve güvencesizlik, maske ve dezenfektan eksikliğidir.
Vatandaşlarımızın paylaştığı başlıca talepler ise; salgın süresince iş yerlerine denetim yapılarak kuralları uymayanlara ceza verilmesi, ücretli izin, karşılıksız devlet yardımı, gelir güvencesi ve işsizliğe somut çözüm üretilmesidir.
İşverenler ücretsiz izne çıkarmakla çalışanları tehdit edip daha fazla iş yükü yüklemekte, özellikle evde kalanlara artan işsizlik ile baskı oluşturarak esnek çalışmaya zorlamaktadır.
İşverene işçiyi ücretsiz izne çıkarma hakkının verilmesi son haftalarda en fazla şikayet konusu olan sorunların başında gelmektedir. Ücretsiz izin, işten ayrılma yasağıdır ve çalışanları 1168 lira gibi bir sefalet ödeneğine mahkûm etmektedir. Bunun yanında ücretsiz izin ile gerçekte hiçbir geliri olmayan insanlar işsiz sayılarına dahil edilmeyeceği için işsizlik oranındaki gerçek artış resmi sayılara yansımayacaktır.
Mevcut iktidar korona salgınında da diğer afetlerde olduğu gibi meselelere insan hakları odaklı değil sadece sermayedarların birikimini korumayı ve arttırmayı gözeterek bakmaktadır.
Siyasi iktidar, Anayasa’da belirtildiği gibi sosyal devlet olmanın sorumluluklarını yerine getirmeli ve halkın asgari yaşam gelirini güvence altına almalıdır. İhtiyaç sahibi tüm aileler için Aile Sigortası hayata geçirilmelidir. Çalışanların evde kalabilmesinin somut koşulları oluşturulmalı, çalışamadığı için zorunlu olarak evde kalanların da gelir güvenceleri sağlanmalıdır.”