Ekonomik kriz, yüksek enflasyon bayramı ağız tadıyla kutlamaya da engel oldu. Cumhuriyet'ten Mustafa Çakır, Ulus Hali'ni dolaştı ve izlenimerini paylaştı:
Ankara’da her daim kalabalık olan, daha çok orta halli ailelerin alışveriş yaptığı Ulus’ta dolaştık. Çerkeş Sokak’tan girdik, Ulus Hali’nden çıktık. Esnaf ve yurttaşla görüştük. Çerkeş Sokak, başkentli için bayram alışverişinin olmazsa olmazı Ulus Hali ve çevresi öğle saatleri olmasına karşın yine her zamanki gibi çok kalabalıktı. Demek ki işler iyi diye düşündük. Esnafın yanına bir yaklaştık, “Bir dokun bin ah işit” deyimini bizzat yaşadık.
Daha Çerkeş Sokak’ın başında bir esnafa, “Çok kalabalık, işler iyi galiba” diyecek olduk, başladı anlatmaya:
“Bakma sen kalabalık olduğuna. Kalabalık var ama alışveriş yok. Fiyatlar çok yüksek. Ben çalışmaya ara vermiştim. Bayram için yardıma geldim. Fiyatları görünce ben de şok oldum. İnsanlar bir şey alamıyor. Daha çok çocukları için geliyorlar. Fiyatları görünce de ‘Geçen seneki ile idare et’ deyip gidiyorlar.” Çerkeş Sokak daha çok dar gelirli ailelerin alışveriş yaptıkları bir yer. Bir kot pantolon 75 TL’ye satılıyor. Kumaş pantolonlar 100150 TL. Gömlek 100 TL civarı. 100200 TL’ye spor ayakkabılar var. Tişört 25 TL. İlerlerken başka bir esnafa yaklaştık, “Satışlar nasıl” diye sorduk. “Fiyatlar ikiye, üçe katlandı. Biz de şoktayız. Eldeki malları ucuza satmaya çalışıyoruz. Pantolonu 150 TL’ye veriyoruz. Ancak yeni malı satmak istersek bu 250 lira olur. Geçen yıldan kalanları satıyoruz” diyerek yaşadıkları sıkıntıyı aktardı. Bu arada Çerkeş Sokak’ta yürürken alışveriş yapan çok sayıda yabancı da dikkatimizi çekti. Esnafa sorduk, “Çoğunlukla Araplar” yanıtını aldık.
Adı üstünde “Şeker” bayramı. Biz de bir şekerciye girdik. Fiyatlara baktık. Ortalama fiyat 32 TL. İyisi 48 TL. “Satışlar nasıl” diye sorduğumuz esnaf “Ağlıyoruz” dedi, ardından da devam etti:
“Kimsede para yok. Emeklide de para yok. Eskiden kilo kilo şeker alırlardı. Çoluğa çocuğa dağıtırlardı. Şimdi yarım kilo, 250 gram istiyorlar. Piyasa sıkıntılı.”
Tezgâhlara bakan bir yurttaşa yaklaştık, nasıl gidiyor alışveriş diye sorduk, “Ucuz diye geldik ama her şey çok pahalı. Nasıl alalım” diyerek söylendi. Selam verip başka bir şekerciye girdik. “Bekliyoruz, satış iyi olsa bekler miyiz. Şeker fiyatları üçe katlandı. Alan yok. Geçen yıl 1520 lira olan bayram şekeri bu yıl iki, üç katı” dedi. Devam ettik. Yol üstündeki başka bir şekerci çok öfkeliydi. “2 bin 500 lira alan emekli buradan ne alabilir. Buraya gidiş geliş parası zaten 30 TL. Kimsede para yok. Utansınlar, utansınlar” derken, karşıda iç çamaşırı satan başka bir esnaf ise tezgâhtaki bir iç çamaşırını gösterip “Bu geçen yıl 5 liraydı, bu yıl 10. Bayram şekeri geçen yıllarda 1015 liraydı, bu yıl 42 lira” diyerek meslektaşına destek verdi. Bazı esnaf ise “Söylenecek çok şey var ama çok konuşup içeriye de girmeyelim” diyerek espriyle karışık, içinde bulunulan duruma dikkat çekti. Bu arada sokaktan çıkıp Ulus Hali’ne doğru ilerlerken bayram şekeri fiyatları da artışa geçti. Ulus Hali çevresinde 35 liraya da şeker var, 50 liraya da."EN UCUZUNU ARIYORUZ"
“Bir de hurma fiyatına bakalım” dedik. Tam tezgâha yaklaşırken bir teyze de esnafa hurmanın fiyatını sordu. Tam 160 TL. Teyze arkasını döndü ve gitti. Haldeki bir tatlıcının önüne yanaştık. Fiyatlara baktık. Burma kadayıf 30 lira, baklava 27 lira, tulumba tatlısı 25 lira. Bu fiyata baklava kaldı mı diye düşünürken, tezgâhın önünde bekleyen bir amcaya selam verdik. “En ucuz nerede onu arıyoruz” dedi. Emekli olduğunu söyledi. Üstelik de Dışişleri Bakanlığı’ndan emekli olduğunu ekledi. Maaşının 4 bin 200 lira olduğunu ifade etti. “Bununla geçinilir mi?” diyerek üzüntüsünü dile getirdi. Daha sonra “Hangi gazete” diye sordu. “Cumhuriyet” dedik. “Sizler de olmasanız zaten bunları gösteren yok.... Her şeyi güllük gülistanlık gösteriyorlar” diyerek medyaya sitemini dile getirdi.
SEBZENİN YANINA YAKLAŞILMIYOR
Ulus Hali’nde meyve sebze fiyatlarına bakmak istedik. Fiyatlar hal olmasına karşın “el yakıyordu”. Domates 20 liraya da var. 15 liraya da. Biber 20 lira, erik 30 lira, çilek 15 lira. Kıvırcığın demeti en düşük 5 lira. Ispanak 10 lira. Maydanoz 4 lira. Kabak 810 lira, salatalık 13 lira, bakla 15 lira. Fasulye 25 lira. Balıkçıda alabalık ve Karadeniz somon 50 lira. Levrek 95 lira. En pahalı balık çipura 100 lira. Ancak esnaf, “100 lira ama 80’e veriyoruz” diyerek müdahale etti. Halden çıkarken etrafa baktık. Evet çok kalabalıktı ama yurttaşın elindeki poşetler çoğunlukla boştu.
"BAKAN VAR, ALAN YOK"
Haldeki bir şekerciye girdik. Genel itibarıyla Çerkeş Sokak da Ulus Hali de kalabalıktı. Ancak bayram şekeri satan işyerlerinde ya hiç kimse yoktu, ya da sadece bir iki kişi vardı. Esnafa “Hal kalabalık ama şekerciler tenha gibi” dedik. Esnaf hak verdi. “Kalabalık var ama kuru kalabalık” dedi. Fiyatlara baktık. Lokum 35 liraydı. Bayram şekeri ise 80 liraya kadar çıkıyordu. Fiyatları gösterip sorduk. Esnaf, “Yüzde 100’e yakın zam var. Maliyetler arttı” dedi. “Çok kalabalık değil mi” diyerek bir peynircinin önüne yaklaştık. Esnaf, “Bakma sen kalabalık olduğuna. Çoğu fiyat soruyor. Satış yok, ciro yok. Geçen yıllara göre fiyatlar çok arttı. Eskiden müşteri gelirdi iki kalıp peynir alırdı. Şimdi “Yarım kalıp yap diyor” ifadelerini kullandı.