Home
19 Ekim 2018 ( 122 izlenme )
Reklamlar

Elinizdeki faturayı hiç böyle okumadınız!

Emekli Mülkiye Başmüfettişi Mahmut Esen, Büyükşehir Belediyeleri’nin su satış tarifelerindeki keyfi uygulamalarını Odatv için raporlaştırdı. 2013 yılından sonra büyükşehir belediyelerinin denetimine ara verildiğine dikkat çeken Mahmut Esen, bu durumun belediyelerde denetim noksanlığına yol açtığını belirterek, “yurttaşların belediye yönetimleri karşısında kaderleriyle baş başa bırakıldı” dedi.

Üç yıl arayla yapılması gereken teftişlere ara verildiğini, ancak bu teftişlere derhal başlanması gerektiğini söyleyen emekli Başmüfettiş Esen, “İnceleme sonucunda tespit edilebilen, halkımızın büyük bir bölümünü ilgilendiren ve sadece BASKİ’ye özgü olmadığı değerlendirilen hata/ noksanlık ve usulsüzlükler bir rapora bağlanmıştır” şeklinde yazdı.

VERGİ DAİRE GÖRMÜYOR MU

Büyükşehir belediyelerindeki su tarifeleri düzenlenmesinde keyfilik bulunduğunu ifade eden Mahmut Esen, Balıkesir’e 20’nin üzerinde farklı su tarifelerinin olduğunu söyledi. Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı BASKİ’nin fatura ödemelerinde de sıkıntı olduğunu belirten Mahmut Esen, “BASKİ’nin küçük esnafın dahi titizlikle uyduğu bu kurala aykırı davrandığı görülmektedir. BASKİ’nin sözü edilen ve yerleşik/yaygın bir hal aldığı görülen hatalı uygulamasının Balıkesir ilinde kurulu Vergi Dairesi Başkanlığı ve bağlısı olan 20 vergi dairesi müdürlüğü yetkililerince fark edilmemiş olması veya fark edildiği halde yasal gereğinin yapılmamış/yapılamamış olması manidar bir durumdur” dedi.

HER BELEDİYE DE FARKLI UYGULAMA

Benzer hatalı uygulamaların atıksu tarifesi, çevre temizlik vergisi alımında da yaşandığını söyleyen emekli Mülkiye Başmüfettişi Mahmut Esen şöyle devam etti:

“Çevre Kanunu’nda büyükşehir belediyelerine evsel katı atıkların bertaraf edilmesi hizmetleri karşılığında ayrıca katı atık bedeli tahsili olanağı getirilmiştir.

Ancak ÇTV dışında ayrıca katı atık bedeli tahsilatı yapılması tartışmalı bir durumdur. Zira katı atıkların çöpten başka bir şey olmadığı gerekçesiyle ÇTV dışında ayrıca katı atık bedeli alınmaması gerektiğine ilişkin bazı yargı kararları da bulunmaktadır.

Nitekim katı atık bedeli konusunda büyükşehir belediyelerinde de farklı uygulamalar bulunmaktadır.

Örneğin Ankara Büyükşehir Belediyesinde halen katı atık bedeli tahsilatı yapılmamaktadır.

Buna karşılık Balıkesir, İzmir ve Tekirdağ büyükşehir belediyelerinde ÇTV’nin yanı sıra, ayrıca tüketilen su miktarı üzerinden katı atık bedeli tahsil edilmektedir.”

Belediyelerin 2003 yılından beri yürürlükte olan 4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkında Kanunu’nun (BEHK) amacına aykırı uygulamalarının olduğuna dikkat çeken Mahmut Esen,  “Örneğin; Katılımcı/demokratik belediyeciliğin bayraktarlığı iddiasındaki İzmir Büyükşehir Belediyesinin, bağlısı olan İZSU’ya, BEHK göre başvuruda bulunmak için İzmir’de ikamet yeri ile şikayet/olay mahallerinin sisteme girilmesi koşulu getirilmiş, İzmir’de ikamet etmeyenlere başvuru olanağı tanınmamıştır.”

İşte emekli Mülkiye Başmüfettişi Mahmut Esen’in Büyükşehir Belediyelerindeki usulsüzlüklere ilişkin raporu:

“Büyükşehir belediyeleri su ve kanalizasyon idarelerinin su satış tarifeleri başta olmak üzere, bazı iş ve işlemleri; Balıkesir Su ve Kanalizasyon İdaresinin (BASKİ) işlemleri temel alınarak, emekli/deneyimli mülkiye başmüfettişi olarak tarafımdan incelenmiştir.

İncelemede su satış faturaları, halka açık kaynaklar ile erişilebilen bilgi ve belgeler kullanılmıştır.

Yapılan inceleme sırasında ilk bakışta, mülkiye müfettişleri aracılığıyla yürütülen genel teftişlere 2013 yılından itibaren ara verilmiş olmasının merkezi idarenin büyükşehir belediyeleri üzerindeki vesayet denetimini olumsuz etkilediği, belediyelerde denetim noksanlığı /zaafiyetine yol açtığı, yurttaşların belediye yönetimleri karşısında kaderleriyle başbaşa bırakıldığı, denetim işlevinin güçlü yönetimlerin ayrılmaz bir parçası olduğu gerçeğinin gözardı edilmiş olduğu görülmüştür.

Bu nedenle belediyelerin mali işlemleri dışında kalan diğer idari işlemlerinin hukuka uygunluk ve idarenin bütünlüğü yönünden mülkiye müfettişlerince üç yılda bir yapılması gereken halen ara verilmiş olan olağan/genel teftişlere şiddetle ihtiyaç olduğu anlaşıldığından; anılan denetimler bir an önce başlatılmasında yarar vardır.

İnceleme sonucunda tespit edilebilen, halkımızın büyük bir bölümünü ilgilendiren ve sadece BASKİ’ye özgü olmadığı değerlendirilen hata/ noksanlık ve usulsüzlükler bir rapora bağlanmıştır.

Sosyal sorumluluğumuzun gereği olarak; kamuoyunun aydınlatılması ve yetkililerin uyarılması için incelememiz sırasında tespit edilebilen, kayda değer bulunan hata/noksanlık ve usulsüzlükler özet olarak maddeler halinde aşağıya çıkarılmıştır.

SU TARİFELERİ DÜZENLENMESİNDE KEYFİLİK BULUNMAKTADIR

11984 yılında büyük şehirlerdeki belediye hizmetlerinin plânlı, programlı, etkin, verimli ve uyum içinde yürütülmesini sağlamak amacıyla büyükşehir belediyeleri kurulmuştur.

2012 yılında yapılmış yasal değişikliklerden sonra büyükşehir belediyelerinin sayısı otuza yükseltilmiş, sınırları da il mülki sınırı olacak şekilde genişletilmiştir.

Kuruluş yasasında büyükşehir belediyelerinin en temel görevi/kuruluş amacı olarak sınırları içindeki ilçe belediyeleri arasında koordinasyonu sağlamak olarak belirlenmiştir.

Bu arada büyükşehir belediyelerinde tüm su ve kanalizasyon hizmetlerini, tek elden rasyonel bir şekilde yürütmek üzere, belediyelere bağlı ve tüzel kişiliğe sahip idareler kurulmuştur.

Bu bağlamda Balıkesir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde de BASKİ oluşturulmuştur.

Ancak Balıkesir Büyükşehir Belediyesinin; içme/kullanma suyu tarifesinin belirlenmesi sırasında, ilçe belediyeleri arasında koordinasyonu sağlayamadığı, diğer büyükşehir belediyelerindeki gibi büyükşehir hudutlarında geçerli tek tarife düzenleyemediği, il/ilçe/belde belediyelerinin belirlediği eski su satış tarifelerinin güncellenerek uygulandığı, dolaysıyla Balıkesir ilinde yirminin üzerinde su tarifesi olduğu görülmüştür.

Çoklu tarife uygulanması 5216 ve 6360 Sayılı Kanun uyarınca Büyük şehre bağlanan ilçelerin, merkez mahalleleri ve mahalle statüsü kazanmış köylerinde uygulanması gereken indirimlerde de karışıklara yol açmaktadır. Kanun hükümlerine karşın sözü edilen indirimlerin yer yer sözde kaldığı anlaşılmıştır.

Oysa büyükşehir hudutlarındaki tüm su satışları BASKİ aracılığıyla tek elden yapılmaktadır. Su satış tarifesinin belirlenmesinde kullanılan (yönetim/işletme giderleri, amortisman hesapları, yatırım, kâr vb. ) hesaplar tek işletme baz alınarak çıkarılmaktadır. İlçeler/kapatılmış beldeler üzerinden ayrı ayrı maliyet hesapları yapma olanağı yoktur.

Yukarıda ifade edilen nedenlerle ilçelerdeki su satış fiyatları arasında büyük farklar/uçurumlar vardır.

Örneğin 2018/Ağustos itibarıyla konut abonelerine çıplak su satış bedeli (KDV’li): Balıkesir merkez ilçelerinde 2,23 TL, Burhaniye’de (Ören Mah. 1,95 TL, Pelitköy Mah.1,31 TL ) Ayvalık ilçe merkezinde ise 3, 24 TL’dir.

Pelitköy Mahallesinde statüsü itibarıyla %25 indirim uygulanmaktadır. Bununla birlikte yer yer % 100 oranında atık su bedeli ve su tüketimi olmayan aylarda da katı atık bedeli alınması nedeniyle Pelitköy Mahallesindeki m3 başına tahsil edilen giydirilmiş su bedeli, Balıkesir veya Burhaniye merkezdeki su tutarını geçebilmektedir.

Balıkesir Büyükşehir Belediyesinin süratle, kendi hazırladığı BASKİ Tarifeler Yönetmeliğine uyması sağlanılmalıdır.

KARTLI SU SATIŞLARINDA USULSÜZLÜKLER BULUNMAKTADIR

2BASKİ tarafından ön ödemeli (kartlı) su satışları karşılığında, abonelere fatura/fatura yerine geçen belge verilmemektedir.

Abonelere fatura yerine, Vergi Usul Kanununa da uygun olmayan (fatura yerine geçmeyen) alındılar verilmektedir.

Alındılarda sadece satışı yapılmış su miktarı ve bedeli belirtilmiştir. Alındılarda su bedeli ile birlikte tahsili gereken atık su/katı atık bedelleri, ÇTV hatta KDV oran ve tutarları dahi bulunmamaktadır.

Bu yüzden kartlı su satışlarında su bedelinin yanı sıra, atık su/katı atık bedeli, ÇTV veya KDV tahsil edilip edilmediği, bu tür bir tahsilatlar yapılıyor ise miktarları abonelerce bilinmemektedir.

Konuya ilişkin mevzuat uyarınca, fatura veya fatura yerine geçen belgelerde fiyatı oluşturan unsurların ve özellikle KDV’nin gösterilmesi gerekmektedir. Bilindiği üzere basit bir yazar kasa fişinde bile bu tür bilgiler yer almakta, bu bilgilerin bulunmaması halinde mükelleflere özel özel usulsüzlükten başlayan, gerçeğe aykırı belge düzenlemeye kadar uzayan, bir dizi yaptırımlar uygulanmakta, gözünün yaşına bakılmamaktadır.

BASKİ’nin küçük esnafın dahi titizlikle uyduğu bu kurala aykırı davrandığı görülmektedir.

Üstelik su satışlarında kamu idarelerince su/atık su bedelinden % 8, katı atık bedelinden ise %18 olmak üzere iki farklı oranında KDV tahsil edilmektedir. Bu yüzden fiyatlara KDV’nin dahil olduğu düşünülse dahi KDV tutarlarının vergi dairesi yetkililerince bile (tek yanlı) tespiti olanaklı değildir.

BASKİ’nin sözü edilen ve yerleşik/yaygın bir hal aldığı görülen hatalı uygulamasının Balıkesir ilinde kurulu Vergi Dairesi Başkanlığı ve bağlısı olan 20 vergi dairesi müdürlüğü yetkililerince fark edilmemiş olması veya fark edildiği halde yasal gereğinin yapılmamış/yapılamamış olması manidar bir durumdur.

Bu yüzden BASKİ’nin kartı su satışları sırasında tahsil etmesi gereken KDV ilişkin hesaplarının vergi denetim elemanlarınca titizlikle incelenmesinde, BASKİ’nin Vergi Usul Kanunu’na uymasının sağlanmasında yarar bulunmaktadır.

MEVZUTA AYKIRI OLARAK KATLAMALI ATIK SU BEDELİ TAHSİL EDİLMEKTEDİR

3Diğer su ve kanalizasyon idarelerinde olduğu gibi BASKİ tarafından da su bedelinin yanı sıra atık su bedeli de tahsil edilmektedir.

Konuya ilişkin mevzuat uyarınca metreküp temelinde belirlenmesi gereken atık su bedelinin, kullanılan suyun metreküp ücretinin %50 sini aşmaması gerekmektedir.

BASKİ’nin su tarifesi de bu kurala göre düzenlenmiştir.

Ancak Büyükşehir Belediyesinin kendisinin belirlediği atıksu tarifesine dahi uyulmadığı tespit edilmiştir.

Örneğin Burhaniye ilçesinde yazlıkların bulunduğu bazı mahallelerde mevzuata aykırı olarak, atıksu bedeli %50 yerine %100 oranında zamlı tahsil edilmektedir.

Uygulanan atıksu bedellerinde yazlıklar açısından da yeknesaklık bulunmamaktadır. Pelitköy mahallesinde yazlıkların bulunduğu kesimlerde %100 oranında, Ören mahallesinde ise %50 oranında atıksu bedeli tahsil edilmektedir.

Yasalara aykırı uygulamanın önlenilmesi sağlanılmalıdır.

KÖY İDARELERİNDEKİ “SALMA SALINMASINA” BENZER YÖNTEMLERLE KATI KATIK BEDELLERİ (KAB) TAHSİL EDİLMEKTEDİR

4Belediye Gelirleri Kanunu uyarınca çöp toplama ve nakliye hizmetleri karşılığında mükelleflerden (istisnasız tüm belediyelerimizde) yıllardır çevre temizlik vergisi (ÇTV) tahsil edilmektedir.

Çevre Kanunu’nda büyükşehir belediyelerine evsel katı atıkların bertaraf edilmesi hizmetleri karşılığında ayrıca katı atık bedeli tahsili olanağı getirilmiştir.

Ancak ÇTV dışında ayrıca katı atık bedeli tahsilatı yapılması tartışmalı bir durumdur. Zira katı atıkların çöpten başka bir şey olmadığı gerekçesiyle ÇTV dışında ayrıca katı atık bedeli alınmaması gerektiğine ilişkin bazı yargı kararları da bulunmaktadır.

Nitekim katı atık bedeli konusunda büyükşehir belediyelerinde de farklı uygulamalar bulunmaktadır.

Örneğin Ankara Büyükşehir Belediyesinde halen katı atık bedeli tahsilatı yapılmamaktadır.

Buna karşılık Balıkesir, İzmir ve Tekirdağ büyükşehir belediyelerinde ÇTV’nin yanı sıra, ayrıca tüketilen su miktarı üzerinden katı atık bedeli tahsil edilmektedir. Tahsil edilen katı atık bertaraf bedeli büyükşehir belediyelerine, katı atık toplama bedeli ise ilçe belediyelerine verilmektedir.

Balıkesir Büyükşehir Belediyesinde, İzmir veya Tekirdağ’da (bazı istisnalar dışında) olduğu gibi katı atık bedeli konusunda tüm ilçeleri kapsayan tek tip tarife düzenlenmemiş, bu konularda inisiyatif tümüyle ilçe belediyelerine bırakılmıştır. İlçe belediyelerince katı atık bedelinin maliyetinin hangi esaslara göre belirlediği belli değildir. Katı atık bedelinin tahsil usul ve esasları dahi ilçelere göre değişmektedir. Büyükşehir belediyesinin, katı atık toplama hizmetinin planlı/programlı verimli bir şekilde gördürülmesi konularında ilçe belediyeleri arasında koordinasyonu sağlamadığı görülmektedir.

Bu konularda bilgi edinme bağlamında BASKİ ve bazı ilçe belediyelerinden sağlıklı bilgiler alınamamıştır. İdarelerin sorumlulukları birbirlerinin üzerine attıkları tespit edilmiştir.

Bunun doğal sonucu olarak bazı ilçelerde, köy idarelerindeki belli giderler için gelir sağlamak amacıyla başvurulan “salma salınması” uygulamasına benzer şekilde katı atık bedeli tahsil edildiği görülmektedir.

Örneğin; Balıkesir merkez ilçelerinde su tüketim miktarına bağlı kalmaksızın konut abonelerinden aylık olarak maktuen, 6,56 TL (KDV dahil) katı atık bedeli tahsil edilmektedir.

Ayvalık ve Burhaniye belediyelerinde ise su tarifelerindeki kademelere göre KAB tahsil edilmektedir.

Ayvalık Belediyesinde 10 tonun altında su tüketenlerden KAB alınmamakta, bu miktarın üzerindeki tüketimlerde ise kademelendirmeye göre aylık 12 veya 28,72 TL KAB tahsil edilmektedir.

Burhaniye belediyesinde ise su tüketim kademelerine göre 4,619,32 TL KAB tahsil edilmektedir.

KAB bedellerindeki önemli fiyat farklılıklardan ilçe belediyelerinin bedel tespitlerini maliyet esasına göre yapılmadığı anlaşılmaktadır. Zira maliyet bedelleri arasında bu kadar büyük farklılıklar olmaması gerektiği açıktır.

Diğer yandan mevzuata göre, kullanılan su miktarı baz alınarak belirlenmesi gereken katı atık bedelinin BASKİ tarafından maktu olarak tahsilinin nedeni de anlaşılamamıştır. Türkiye genelindeki uygulamaya da aykırı bir durumdur. Bu tarz fiyatlandırmanın aboneler için daha adaletli/hakkaniyete uygun olduğunu savunmak olanaklı da değildir.

 Ayrıca Balıkesir Büyükşehir Belediye Meclis kararına ve mevzuata karşın BASKİ aracılığıyla bazı ilçelerde (örneğin Burhaniye ilçesinin bazı mahallerinde) su tüketimi olmayan (dolaysıyla çöp üretimi bulunmayan) aylar için de KAB tahsil edilebilmektedir.

Büyükşehir belediyelerinde ÇTV’nin yanı sıra KAB tahsil edilip/edilmeyeceğinin, KAB tahsil edilecek ise maliyet bedelleri ile tahsil usul ve esaslarının merkezi yönetim tarafından açıklığa kavuşturulması, BASKİ’nin kendi koyduğu kurallara dahi uymayan keyfi uygulamalarına son verilmesi sağlanılmalıdır.

BELEDİYELERDE BEHK KONUSUNDA KEYFİ UYGULAMALAR VARDIR

5Demokratik ve şeffaf yönetimin gereği olan eşitlik, tarafsızlık ve açıklık ilkelerine uygun olarak kişilerin bilgi edinme hakkını kullanmalarına ilişkin esas ve usulleri düzenleyen, 2003 yılından beri yürürlükte olan ve uygulama konusunda toplum olarak bir hayli mesafe aldığımız 4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkında Kanunu’nun; belediyelerimiz ve bağlısı kuruluşlarda yasa hükümlerine ve amacına aykırı uygulanmakta olduğu tespit edilmiştir.

Belediyelerin bilgi edinme konularında kendilerine özgü özel bir sistem geliştirdikleri, bu suretle BEHK kamu idarelerine getirilmiş olan başvurunun kayda alınması, takibi, belli sürede cevap verme vb. yükümlülüklerin dışına çıktıkları; belediyelerin halka bilgi vermek yerine halktan bilgi topladıkları, istek/şikayetlerin kurulu sistem üzerinden takibinin kolay olmadığı ve T.C. nosu ve şifre ile giriş yapıldığı halde ayrıca başvuru numarasının istendiği, başvuruların genellikle cevapsız bırakıldığı veya gereksiz/ uygun buldukları cevapların verildiği, sonuç itibarıyla BEHK’nun etkisiz hale getirildiği görülmüştür.

Örneğin; Katılımcı/demokratik belediyeciliğin bayraktarlığı iddiasındaki İzmir Büyükşehir Belediyesinin, bağlısı olan İZSU’ya, BEHK göre başvuruda bulunmak için İzmir’de ikamet yeri ile şikayet/olay mahallerinin sisteme girilmesi koşulu getirilmiş, İzmir’de ikamet etmeyenlere başvuru olanağı tanınmamıştır.

Burhaniye, Ayvalık, Edremit belediyeleri ile TESKİ, İZSU, ASKİ ve BASKİ’ye rapor hazırlanması aşamasında yönelttiğimiz sorular, (24 saatten az bir sürede tüm sorularımızı eksiksiz cevaplandırmış Tekirdağ Büyükşehir Belediyesine bağlı TESKİ hariç olmak üzere) cevapsız bırakılmış veya ilgisiz cevaplar verilmiştir. Daha önceki değişik konulara ilişkin başvurularımızın sonucundan; belediyelerimizde BEHK’nun etkisiz hale getirilmesi konusunun sadece araştırma konumuza özgü olmadığı, (maalesef) yerleşik bir hal aldığı anlaşılmıştır

DİĞER KONULAR

6Tüketicilerin sıklıkla karşılaştığı su faturası vb itirazları için BASKİ’nin ilgili birimlerine yazılı başvuru yapılması koşulu getirilmiştir. İçinde bulunduğumuz iletişim çağına ve Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümlerine karşın abonelere elektronik ortamda başvuru olanağı sağlanmamış olması büyük bir eksikliktir.

Abonelerin itirazlarına bu tarz güçlük çıkarılmış olması maksatlı bir yaklaşım olarak değerlendirilmektedir.

Belirtilen nedenlerle fatura itirazlarına ilişkin başvuruların da elektronik ortamda da yapılması sağlanılmalıdır.

7İçme suyuna uygulanacak zam konusunda hangi fiyat endeksinin alınacağı konusunda belediyeler arasında birlik sağlanamamıştır. Balıkesir’de su fiyatlarının güncellenmesinde TÜFE, Ankara Belediyesinde ise (daha fazla artış olduğu görülen) ÜFE fiyat endekslerinin dikkate alındığı görülmektedir.

Su fiyatlarının güncellenmesinde hangi endeksin esas alınacağının merkezi yönetimce açıklığa kavuşturulmasında bu suretle belediyelerdeki farklı uygulamaların önüne geçilmesinde yarar vardır.

8BASKİ web sayfası üzerinden abonelerin su faturası ödeyebilmeleri için T.C./abone sicil no/şifre vb. bilgilerlerle sisteme girilmesi gerekmektedir. Ancak özel bir firmaya ait https//www.faturaodemelisin.net/balikesirsufaturasiodemesorgulama? adresi üzerinden, hizmet bedeli karşılığında, sadece T.C. numarası girilerek tek tıkla fatura ödeme işlemi çözümlenebilmektedir.

Hizmet hızı/kalite farkı yönünden BASKİ’nin geri planda kalması anlamlı bulunmuş; BASKİ tarafından anılan firmalara yönlendirme yapıldığına ilişkin duraksamalar oluşmuştur. BASKİ web sayfasındaki anılan güçlüklerin giderilmesi için gereken tedbirler alınmalıdır.

Not: Raporda belirtilen usulsüzlükler/keyfi uygulamaların anlaşılmasına katkı sağlanması bağlamında örnek olarak 2018 yılı Temmuz ve Ağustos aylarına adıma düzenlenmiş ait iki adet su faturası yazımıza eklenmiştir.

Her iki dönemde de kullanılan su miktarları (14 m3) değişmemiştir. Su ücretine ek olarak alınan atık su bedeli oranı ilk faturada %100, ikinci faturada ise %50 dir. İlk faturada 34,65 TL, ikinci faturada ise 3,95 TL katı atık bedeli tahakkuk ettirilmiştir. Sonuç olarak, 14 ton su için Temmuz ayında 83 TL, Ağustos ayında ise 39 TL toplam su bedeli ödenmiştir.

Dönem içerisinde farklı fiyat uygulanmasını gerektiren yasal/idari bir düzeleme olmamıştır. Yapılanlar tümüyle keyfi bir uygulamadır.”

https://odatv.com/elinizdekifaturayihicboyleokumadiniz19101840.html

Önerilen Videolar

Reklamlar

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Vaka sayıları artıyor! Bir şehirde ‘tam kapanma’ uygulanacak Hande Fırat’ın ‘koronavirüs’ tweetine tepki yağdı! Taksim'deki saldırıda kızıyla ölen Yusuf, mağazadaki eşini bekliyormuş İlanlarda artık ‘uygun fiyat’ yerine ‘vatandaşlığa uygun’ yazıyor