“Muhalefetin bünyesindeki meydan muharebesini perdeleme amaçlı ortaya attığı gündemlerin peşine takılmıyoruz. Önceliğimiz vatandaşın derdine derman olmak, sorunlarına çözüm üretmektir” diyen Erdoğan tüm kabine toplantılarının değişmez gündeminin ekonomi olduğunu vurguladı.
Hayat pahalılığının vatandaşların hayatında sebep olduğu sıkıntıları ortadan kaldırmak için yoğun çaba içinde olduklarına dikkati çeken Cumhurbaşkanı şunları kaydetti:
“Popülist vaatlerin havada uçuştuğu 31 Mart sürecinde, seçim ekonomisi uygulamadık. Daha fazla oy almak için milletimize uzun yıllar bedel ödetecek hiçbir adım atmadık. Ekonomi programımıza bağlı kalmaya itina gösterdik.
Bunun olumlu etkilerini de hamdolsun görmeye başladık. Enflasyonda kalıcı ve belirgin bir düşüş sürecine girdik. Enflasyonda haziranda başlayan düşüş, ağustosta da devam etti. Son üç ayda yıllık enflasyon 23,5 puan geriledi. İşsizlik oranı hedeflerimizin ötesinde iyileşti. Depremin etkilerine rağmen, kamu maliyesini hızla toparladık. Cari açığı hızla düşürdük, dış dengede iyileşme sağladık ve ekonominin kırılganlığını önemli ölçüde azalttık. Son 1 yılda brüt rezervlerde 50 milyar dolar, swap hariç net rezervlerde ise 80 milyar dolardan fazla artış sağladık. 150 milyar dolara ulaşan rezervlerimiz, dış şoklara karşı dayanıklılığımızı güçlendiriyor. Son bir yılda risk primimiz 700 baz puandan 270 baz puana geriledi ve dış finansman maliyetleri düştü. 2024 yılında kredi notu üç kuruluş tarafından artırılan tek ülke Türkiye oldu. Konut piyasasını da yakından takip ediyoruz. Depremin konut stokunda oluşturduğu kayıpları telafi etmek için yeni sosyal konut projeleri geliştiriyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan geçen yıl başlatılan Orta Vadeli Program’ın (OVP) kapsamını genişleterek 20252027 dönemini kapsayacak şekilde daha da güçlendirdiklerini duyurdu. Erdoğan açıklanan yeni programın temel amacının ekonomiyi yatırım, üretim, istihdam ve ihracat alanlarında büyütmek olduğunu belirtti. Ayrıca, verimlilik artışlarıyla potansiyel büyümeyi artıracaklarını savundu.
Erdoğan “Para, maliye ve gelirler politikalarını uyum içinde yürüterek, tek haneli enflasyona mutlaka ulaşacağız. Bunu daha önce nasıl yaptıysak inşallah yine başaracağız” dedi. Yeşil ve dijital dönüşümü hızlandırarak cari işlemler dengesinde kalıcı bir iyileşme sağlayacaklarını, iş ve yatırım ortamını iyileştirme çalışmalarının devam edeceğini ve ekonomideki kayıt dışılığı azaltacak adımlar atacaklarını ekledi.
Cumhurbaşkanı Türkiye’nin bu süreçte ortaüst gelir grubundan üst gelir grubuna çıkacağına işaret etti. “Türkiye enflasyonu düşürerek büyüyecek. Enflasyon düştükçe yatırım ortamı iyileşecek, öngörülebilirlik artacak, rekabet güçlenecek ve istikrarlı yüksek büyüme olacak” diyen Erdoğan bu süreçle beraber kalıcı bir refah artışı yaşanacağını da sözlerine ekledi. Geçen yıl yüzde 5.1 büyüyen Türkiye ekonomisinin milli gelirinin ilk kez 1 trilyon doları aştığını, bu yılın ikinci çeyreğinde ise 1.2 trilyon doları geçtiğini belirtti.
Dış ticaret ortaklarındaki toparlanma ve enflasyondaki düşüşle birlikte hızlı bir canlanma öngördüklerini ifade eden Erdoğan, bu yıl yüzde 3,5 büyümeyle yılı kapatmayı ve 20252027 döneminde büyümede kademeli bir artış görmeyi beklediklerini belirtti. Sanayideki üretim çeşitliliğinin, hızlı uyum kabiliyetinin ve nitelikli insan kaynağının Türkiye’nin en büyük avantajları olduğuna dikkat çekti. 2023’te deprem etkilerine rağmen 880 bin yeni istihdam sağlandığını, 2024’te bu yükselişin devam ettiğini ve istihdamın 32.7 milyon kişiye çıkarak iş gücüne katılım oranının
yüzde 54.4’e yükseldiğini söyledi. İşsizlik oranının ise yüzde 8.8 olarak gerçekleştiğini belirtti. 2024 hedeflerinin işsizliği tek hanelerde tutarak 2,3 milyon yeni istihdam sağlamak olduğunu ekledi.
İhracatta iyi bir ritim yakaladıklarını, 2023’te ihracatın 256 milyar dolarla rekor kırdığını belirten Erdoğan 2024’te de bu güçlü performansın sürdüğünü söyledi. Ağustos ayında yıllık ihracatın 262 milyar dolara ulaştığını ve dış ticaret açığının ilk 8 ayda yüzde 33.6 oranında azaldığını aktardı. Cari açığın mayısta 57 milyar dolardan haziranda 25 milyar dolara indiğini, yıl sonunda milli gelire oranla yüzde 1.7 ve Orta Vadeli Program dönemi sonunda ise yüzde 1.3’lük bir cari açık beklediklerini açıkladı. Yüksek katma değerli üretim ve yenilenebilir enerji yatırımlarıyla cari açıkta kalıcı iyileşmeyi hedeflediklerini sözlerine ekledi.
10 Haber