Ocak ayı faturalarını gören vatandaşlar adeta ecel teri döküyor, nasıl ödeyeceğini düşünüyor. Zaten yüksek tutarlarda fatura ödeyen esnaf da faturalarının 2’ye, 2.5’a katlandığını söyleyerek durumdan dert yanıyor, zamların geri alınmasını istiyor.
Kimisi elden geldiğince tedbir almaya çalışıyor; daha az lamba yakıp, klimayı daha az çalıştırıyor. Ancak tasarruf yapma şansı olmayan esnaf da var.
Örneğin dönerci esnafı Yusuf Acıyan…
“Bu dükkanda bir tedbir alamıyorsun. Dolaplardan dolayı elektrik faturası fazla geliyor, hangi dolabı kapatacaksın? Doğalgazı kapatsam döneri nasıl pişireceğim? İçecek dolabını mı kapatayım? Et dolabını mı kapatayım?” diye sorarak, içinde bulunduğu durumdan dert yanıyor.
İstanbul, Muğla ve Denizli’de esnaf anlatıyor.
“Kış ortasında gelen doğalgaz ve elektrik faturaları bütçenizi etkiledi mi? Ödemekte zorlanıyor musunuz? Ne gibi önlemler alıyorsunuz?” diye sordu. Aldığı diğer yanıtlar şöyle oldu:
Baki Aykul: “Faturalar bütçemizi etkiledi tabi ki. Önceden 2 bin – 2 bin 500 lira arası elektrik faturası geliyordu, bu ay 6 bin 500 lira geldi. Bu gerçekten büyük bir yük. Bu zamlar konusunda bir geri adım atılması lazım. Esnafı çok mağdur ediyor bu durum. Ödemekte zorlanıyoruz. (Faturanın) Yanımda bir tane daha eleman çalıştırıyormuşum gibi maliyeti var… En üst düzeyde tasarruf uyguluyoruz, ona rağmen bu rakamlar geliyor.”
Mehmet Çakmak: “Bütçemizi kesinlikle etkiledi. 200250 lira doğalgaz faturası geliyordu, bu ay bin 750 lira geldi. Çok etkilendim bu artıştan, bu da büyük sıkıntı oldu. Elektrik faturası da 800 lira geliyordu, bu ay bin 400 liraya çıktı. Büyük sıkıntı yaşıyoruz. İnşallah bunların çözümünü bulurlar. Artık elemanları çıkardık bu sıkıntıdan, zamlardan dolayı. Şaşırdık, ne yapacağımızı bilmiyoruz. Ödemekte zorlanıyoruz. İş olmayınca faturayı nasıl ödeyeceksiniz? İş olmayınca faturayı da ödeyemiyorsunuz. E ne oluyor? 3 ay sonra icra takipleri gelmeye başlıyor. Böyle sıkıntılar yaşamaya başlıyorsun. Sıkıntı büyük.”
Nedim Çakal: “Ooo bütçe mi kaldı ya… Bütçe delik deşik. Elektrik ve doğalgaz faturaları şu anda tüm esnafı zorluyor. Elektrik faturası eskiden 2 bin 500 – 3 bin lira geliyordu, şimdi 7 – 7 bin 500 lira geliyor. 2 – 2.5 misli gibi bir şey…
Doğalgaz elektriğe göre biraz daha düşük ama o da çok yüksek geliyor. Hiçbir şeyi ödeyemiyoruz, sadece fatura değil ki. Ne toptancıya ödeme yapabiliyorsun, ne faturayı ödeyebiliyorsun, ne kiranı doğru dürüst ödeyebiliyorsun… Hiçbir şeyi ödeyemiyorsun şu an. Doğru dürüst iş de yok. Esnafın hepsi zorda.
En azından şu elektrik, doğalgaz zamlarını geri alsalardı. (Faturaların yüksek gelmemesi için ne gibi önlemler alıyorsunuz?) Klimaları kapatıyoruz, fazla (elektrikli) soba yakmamaya çalışıyoruz, lambaları az yakıyoruz. Eskiden 10 lamba yakıyorsak şimdi 12 tane yakıyoruz. Tasarrufa gidiyoruz. Son 11.5 aydır böyle. Öncesinde faturalar bu kadar yüksek değildi, malzemeler bu kadar pahalı değildi. Sadece faturayla iş bitmiyor… Fatura sadece görünen kısmı; o kadar çok masraf var ki. Her şey o kadar pahalanmış ki hiçbir şey alamıyorsun.”
Yusuf Acıyan: “Elektrik ve doğalgaz faturaları, kirayı geçti. Eskiden, ‘kira çok' diyorduk, şimdi, ‘elektrik faturası çok' diyoruz. 78 bin lira elektrik faturası geliyor bir dükkana, nasıl idare edelim? Artık çoğu yer, elektrik faturaları yüzünden kapatmaya başladı. Önceden 23 bin lira geliyordu. Doğalgaz da 600 lira geliyordu, şimdi bin 500 oldu. (Faturaları ödemekte zorlanıyor musunuz?) Hem de nasıl zorlanıyoruz, zaten işler bu ara düşük…
(Faturaların yüksek gelmemesi için ne gibi önlemler alıyorsunuz?) Bu dükkanda bir tedbir alamıyorsun. Dolaplardan dolayı elektrik faturası fazla geliyor, hangi dolabı kapatacaksın? Doğalgazı kapatsam döneri nasıl pişireceğim? İçecek dolabını mı kapatayım? Et dolabını mı kapatayım? Mecbur açıyorsun.”
Hasan Karagül: “Çook, hem de nasıl etkiledi… Bütçem zaten yok ki… Kazancımız gittikçe azalıyor ama gelen faturalar gittikçe artıyor. (Faturaları ödemekte zorlanıyor musunuz?) Hem de nasıl zorlanıyoruz… Aybaşını getiremiyoruz ki. Yetkililer gelsin de geçindirsin bizi ya. Aldığımız parayı ona verelim, gelsin beni geçindirsin ya. Ben 12 saat çalışıyorum, aldığım parayı ona vereyim, gelsin beni geçindirsin. 2 çocuk, 1 hanım var, ev kira. Onlar için hava hoş. 5 yerden maaş alıyorlar. Gidiyorlar ihaleler alıyorlar, oooohh… Tozpembe…”
Denizli ve Bodrum’dan esnaf tepkileri ise şöyle:
Kafeterya işletmecisi Şeref Acar (Denizli): “Bir bilgisayar ve kahve makinesinin olduğu 24 metrekarelik dükkanıma 970 lira mutfağıma ise 4 bin 973 lira elektrik faturası geldi. Artık elektrik az gelsin diye dolapların fişlerini çektim. Üç waffle makinem var birini çalıştırıyorum. Lambaları kısıyorum. Kahve makinemi sadece sipariş gelince çalıştırıyorum. Faturalar bu şekilde gelmeye devam ederse dayanamayız”
Bodrum Yalıkavak’ta 22 yıldır kuaförlük yapan evli ve bir çocuk babası Gökhan Soyguder (44):
Evime 530 TL. gelen, elektrik faturası bu ay 1746 tl. geldi, işyerime ise 240 TL. gelen fatura 860 TL. ye yükseldi. Bence bundan dağıtım şirketlerinden çok kanun yapıcı sorumlu. Böyle giderse dükkanları kapatmak zorunda kalacağız. Dağıtım şirketi AYDEM’in tek suçu elektrik faturasını 34 günde okumaları.. Bu nedenle katsayı daha da arttı. Kanun yapıcı yani hükümet bir ay sonra zamları bir bölümünü indirirlerse AYDEM’in önünde değil AKP ‘liler kendi binaları önünde hayal çekerler. Esnafın bu zamlarla dayanacak gücü kalmadı, işyerleri tek tek kapanacak”
Bodrum Çarşı Merkezi’nde 2004’ten bu yana Bilgisayar Teknik Servisi işleten evli ve 44 yaşındaki Cenk Memişoğlu:
“Bilgisayar üzerine çalıştığımız için tüm işlerimiz elektrik ile. geçen ay 865 TL. olan elektrik faturası bu ay 1825 TL. olarak yansıdı. Şok olduk. Elektriği azaltmamız mümkün değil. Personel maaşları da arttı. Mecburen bunu müşteriye yansıtacağız. Elektrik kullanmazsak bilgisayar tamiri yapamayız.
Ancak hiç bir sektörde böyle bir artış olmadı. Arkadaşlar esnaf olarak bitmeyi geçtik, sinirlerimiz gergin, bu ülkeyi idare edenlerin esnafın bu halini görmemesi mümkün değil, böyle gitmez, acil olarak önlem alınması gerekir. Bir iki ay ödedik ama bunu devam ettirmemiz çok zor, kendi gelirimizden yiyecek içeceğimizden kısmak zorundayız ama nereye kadar.”
Sözcü