İktidar, CHP’li belediyelerin salgına karşı başlattığı yardım kampanyalarına yönelik baskısını sürdürürken troller de boş durmuyor. Metro istasyonu girişinde yere çöp atıp fotoğrafını çeken temizlik görevlisinin, saat 06.30’da tıklım tıklım dolu metrobüs görüntülerinin paylaşılmasının ardından troller yine harekete geçti. İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun, Mersinli üreticiden 100 ton limonu kendi yandaşlarından aldığını iddia eden şahsın eski AKP yöneticisi bir mağaza müdürü olduğu ortaya çıktı. Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) ise zor durumda kalan aileler için başlatılan 'Bir iftar da benden' kampanyasının internet sitesine sanal saldırıların yapıldığını açıkladı.
Görüntüleri kabul ettiler
Sosyal medyadan yayımlanan görüntülerde İBB Başkanı İmamoğlu’na sitem eden ve üretici olarak gösterilen kişinin bir mobilya mağazasının müdürlüğünü yapan ve geçmiş yıllarda AKP ilçe yönetiminde görev üstlenen Ömer Tuncel olduğu belirlendi. Tuncel’in kişisel sosyal medya hesabında AKP’yi destekleyen çok sayıda paylaşım yaptığı görüldü. Kameraman Mahmut Dölek de AKP’ye yakınlığı ile biliniyor. Görüntülerin ardından İBB Başkanlığı Sözcüsü Murat Ongun, kameramanın görüntüleri çektiğini kabul ettiğini ve yasal işlem başlatacaklarını duyurdu.
İftar sitesine saldırdılar
ABB Başkanı Mansur Yavaş, belediyenin internet sitesi üzerinden satın alınan iftar menülerinin evinde yemek yapacak kimsesi olmayan ve evinden çıkmaması gereken 65 yaş üstü vatandaşlara, kronik hastalara, engellilere ve dar gelirli ailelere ücretsiz olarak dağıtılacağını duyurmuştu. Faaliyete geçen ve 100 binden fazla iftar paketinin toplandığı www.iftarver.com sitesi, siber saldırıya uğradı. ABB'nin sosyal medya hesabından yapılan açıklamada “Sizler bir aileye daha sıcak iftar yemeği ulaşsın gayretinde bir yoğunluk oluştururken, kötü niyetli birileri de sistemimizi yoğun saldırıya tutarak ihtiyaç sahibi vatandaşlara sıcak yemek götürmemizi engellemeye kalkmaktadırlar” denildi.
Sabah metrobüse doluştular
Troller daha önce de Avcılar Söğütlüçeşme Metrobüs Hattı’nda saat 06.30’da insanların tıklım tıklım doldurduğu metrobüs görüntülerini sosyal medyadan paylaşmıştı. Duruma tepki gösteren İBB Başkanı İmamoğlu ise o saatte metrobüsün dolu olmasının mümkün olmadığını belirterek, yaşananların ‘kötülük’ olduğunu vurgulamıştı.
Çöp atıp fotoğrafını çekti
Yine bir metro girişinde yere çöp atıp fotoğrafını paylaşan temizlik görevlisinin görüntüleri de kameralara yansımış ve İBB Sözcüsü Ongun, “Bu zor günlerde bile trollük yapanları kınıyoruz” ifadelerini kullanmıştı.
***
Ellerindeki en büyük silahı aldık
İktidarın bir güç zehirlenmesi yaşadığını, belediyelerin kaybedilmesiyle panik olduğunu belirten CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun ise, “Belediyeleri, iktidarın elindeki silahı onlardan aldık. Her şeyi tekellerinde görüyorlar. Bugün yurttaşın onca sorununa acil çözüm üretilmesi gerekiyor ancak her şeyi kendi tekellerinde görenler her şeyi yapabileceklerini sanıyorlar. Tüm bunlar bir Saray rejiminin tek adam rejiminin uzantısı. Çok açık bir güç zehirlenmesi yaşıyorlar” ifadelerini kullandı.
***
Başarısızlığı kutuplaşmayla örtüyorlar
İktidar ve yandaşların yerel yönetimlere dönük hamlelerini bir nevi “organize kötülük” olarak görmek gerektiğini belirten CHP Genel Başkan Yardımcısı Yunus Emre, iktidarın ekonomideki başarısızlığını siyasi kutuplaşma ile aşmaya çalıştığını vurguladı. Emre şu ifadeleri kullandı: “Birincisi, salgının üzerinden açıklanan ekonomi paketinin ne kadar zayıf olduğunu gördük. 2018 krizinden sonra hazine tam tıkır hale geldi. Burada ortaya çıkan ekonomik başarısızlığı siyasi kutuplaşma yaratarak örtmeye çabalıyorlar. İkincisi belediye başkanlarımız çok yüksek oy oranlarıyla seçildi. AKP’nin bu başarıyı hala hazmedemediğini görüyoruz. Üçüncüsü AKP döneminde sosyal devlet anlayışı geriledi. Tarikatlar, vakıflar üzerinden bir yardım anlayışı oluşturdular. Bakın büyük bir yoksulluk var ve bunu en çok belediyeler bilir. Çünkü yurttaşla doğrudan teması belediyeler kurar. Belediyeleri devre dışı bırakarak salgın kriziyle baş edemezsiniz. Aslında olması gereken yerel yönetimlerle merkezi hükümetin eşgüdüm içinde bu yardımları yapmasıdır ama gördüğünüz üzere bizi devre dışı bırakmaya çalışıyorlar. Maske meselesinde bile yurttaş SMS bekliyor, bu sorunu yerel yönetimler çok kolay çözebilirdi. Olan tabi yurttaşa oluyor.”