İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında, İçişleri Bakanlığı'nın şikayeti üzerine 2015'teki bir ihaleye "fesat karıştırma" suçlamasıyla yeni bir dava açıldı. 7 yıla kadar hapsi ve siyasi yasak getirilmesi istenen davayla ilgili açıklama yapan İmamoğlu, "Bu dosya yıllar önce müfettişlerce incelenmiş ve Danıştay’a gönderilmişti. Danıştay idari açıdan incelemesini tamamladı ve sorun görmedi. Her ne hikmetse 2 yıldır savcılıkta bekleyen dosya, bir anda davaya dönüşmüş" dedi.
Habertürk'ten Fevzi Çakır'ın haberine göre, İçişleri Bakanlığı, Ekrem İmamoğlu'nun Beylikdüzü Belediye Başkanlığı dönemine ilişkin bir incelemenin ardından şikayetçi oldu.
Beylikdüzü Belediyesi, 29 Aralık 2015'te "Kültür Merkezlerinde Personel Çalıştırılması ve Kültür Sanat Organizasyonları Hizmet Alım İşi" ihalesi gerçekleştirdi. İhaleyi E., firması kazandı. Ancak firmanın yeterliliğinin bulunmadığını öne süren ikinci firma olan B., şirketi itirazda bulundu. Bu itiraz belediye yetkililerince reddedildi.
İçişleri Bakanlığı da ihale süreciyle ilgili inceleme başlattı. İçişleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişliği, inceleme sonucunda; hazırladığı raporu Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdi. Başsavcılık, İmamoğlu ile birlikte ihalede sorumlu olduğu belirtilen isim hakkında soruşturma izni istedi. Bakanlık izin verdi, izne itiraz edilince dosya Danıştay’a taşındı. Danıştay, 20 Ekim 2020’de soruşturma izni verilmesini yerinde buldu.
Danıştay kararı sonrası savcılık soruşturmasına devam etti. Savcılık, bilirkişi raporu aldı.
Raporda, söz konusu firmanın ihale şartlarını taşımadığı belirtildi. Savcılık, İmamoğlu ile 7 ismin ifadesini de aldı. İmamoğlu’nun avukatı savcılığa yazılı ifade sundu.
İmamoğlu’nun söz konusu ihale sürecinin hiçbir aşamasına dahil olmadığı ve talimat veya yönlendirme yapmadığı vurgulanan ifadede, “Müvekkilim Belediye Başkanı olarak gerek 5393 sayılı Belediye Kanunu, gerek 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ve gerekse 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu hükümlerine göre 'Harcama Yetkilisi' ve 'İhale Yetkilisi' olmadığı gibi üst yönetici olarak ihale iş ve işlemlerini onaylama yetkisini de haiz değildir. Müvekkile cezai sorumluluk yüklenemeyeceği açıktır” denildi.
Savcılık savunmaların alınmasının ardından soruşturmasını tamamladı. İmamoğlu dahil 7 isim hakkında "ihaleye fesat karıştırma" suçlamasıyla 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame düzenlendi.
Savcılık; İmamoğlu ve 7 isim hakkında kamuoyunda “siyasi yasak” olarak bilinen Türk Ceza Kanunu’nun “Belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma” başlıklı 53. Maddenin uygulanmasını da talep etti.
İddianamede, "Beylikdüzü Belediye Başkanlığı tarafından 2015/166031 ihale kayıt numarası yapılan Kültür Merkezlerinde Personel Çalıştırılması ve Kültür Sanat Organizasyonları Hizmet Alım İşi ihalesinde, şüphelilerin fikir ve eylem birliği içerisinde hareket etmek suretiyle ve ihale alıcısı E., şirketi lehine ancak kamu zararına neden olacak şekilde, ihaleye katılma yeterliğine veya koşullarına sahip olmayan kişilerin ihaleye katılmasını sağlamak ve teklif edilen malları, şartnamesinde belirtilen niteliklere sahip olmadığı halde, sahip olduğundan bahisle değerlendirmeye almak eylemlerinde bulunarak kamu kurumu statüsüne haiz Beylikdüzü Belediye Başkanlığı'nın 250.086,50TL fazladan para ödemesine ve neticede 250.086,50TL tutarında kamu zararına neden olan şüphelilerin üzerlerine atılı ihaleye fesat karıştırma suçunu işledikleri anlaşılmıştır" denildi.
İddianame Büyükçekmece Asliye Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi. İmamoğlu ve 7 ismin "ihaleye fesat karıştırma" suçundan yargılanacakları dava 15 Haziran 2023’te Büyükçekmece Adliyesi’nde görülecek.
Davayla ilgili haberlerin ardından Ekrem İmamoğlu, Twitter hesabından yazılı açıklama yaptı.
Danıştay'ın daha önce ihaleyle ilgili karar verdiğini belirten İmamoğlu, "Yaklaşık 8 yıl evvel Beylikdüzü Belediyesi’nde gerçekleşmiş bir ihale nedeniyle yeni bir yargı süreci başladığını öğrendim. Oysa bu dosya yıllar önce müfettişlerce incelenmiş ve Danıştay’a gönderilmişti. Danıştay idari açıdan incelemesini tamamladı ve sorun görmedi" ifadelerini kullandı.
"İhale işlemlerinde imzam dahi mevcut değil" diyen İmamoğlu, şöyle devam etti:
"Ayrıca gerek İçişleri Bakanlığı gerek Danıştay 1. Dairesi kararında hakkımda herhangi bir tespit, suçlama ya da değerlendirme yapılmadı. Buna rağmen, zorlama bir suç yaratılmaya çalışılmakta. Hakkımızda illa bir şey bulmak isteyenler şimdi konuyu yargıya taşımış. Her ne hikmetse 2 yıldır savcılıkta bekleyen dosya, bir anda davaya dönüşmüş. Bu kötülüklerin nerelerde planlandığını artık 86 milyon çok iyi biliyor. Not: Bu oyunun görünen imzası yine malum müfettişe ait."