Konu hakkında sozcu.com.tr’ye açıklamalarda bulunan HAVASEN Genel Başkanı İskender Çarkçı, İstanbul Havalimanı’nın 29 Ekim 2018 de açıldığını ancak bugüne kadar taşınma yapılamadığını, ilk olarak 30/31 Aralık 2018 tarihinin belirlendiğini, sonra 1/3 Mart 2019 tarihinin duyurulduğunu, şimdi de taşınma tarihi olarak 5/7 Nisan 2019 tarihlerinin belirlendiğini hatırlattı. İskender Çarkçı, taşınmanın gerçekleşmemesi hakkındaki düşüncelerini şöyle sıraladı.
İstanbul Havalimanı’nın çok büyük, masraflı ve gerekli bir proje olduğunu söyleyen Başkan Çarkçı, “Ancak fizibilite çalışmaları rasyonel olarak yapılamamıştır. Yer seçiminden alt yapısına kadar daha uygun bir çalışma olabilirdi. Harcanan para çok fazla ama yatırımın geri dönüşü zor. Olayın finansal boyutu bizim doğrudan ilgi alanımız değil ama bazı yanlışlıkların olduğu basında çıkan hisse devri, çekilme, yeni ortak arama haberlerinden belli oluyor. Sonuçta devletimizin çözmek zorunda kalacağı bir sıkıntı olarak görülüyor.” ifadelerini kullandı.
Yeni havalimanının, İGA tarafından projenin birinci aşamasında yapılması gereken kısımlarının, önemli bir bölümünün bitirildiğini belirten İskender Çarkçı, “Ancak havacılık bir bütündür. Kağıt üzerinde yüzde 90 hazır olmak yetmez. Elektrik sisteminde, uçakları körüklere yanaştırma sisteminde, hava şartlarına dayanıklılık testinde, apron taksi yolları ve pistlerin yoğun operasyona hazırlığında sorunlar var. Yer yer yoğun inşaatlar devam ediyor. Drenaj sistemi yetersiz. Yoğun yağışta operasyon çok olumsuz etkilenir.” dedi.
THY’nin inşaatlarının devam ettiğini söyleyen İskender Çarkçı, “Hangarları, idari kurumları, ekip odaları, dispeç ve fwz odaları, otopark vs… Kaptan uçuş planını nerede alacak, teknik incelemesini nerede yapacak, ekibini nerede toplayacak? Uçucuların uçuşa gidiş gelişi servis arabası ile çok zor. Çünkü FTL (flight time limitation) mesai sürelerini kısıtlıyor, aşamazsınız. Zaten uçucu da insandır ve 7/24 çalıştıramazsınız. Uçuşa yorgun başlamamalıdır.” açıklamasında bulundu
İstanbul Havalimanı’na şehir içinden giden güzel ve paralı bir otoban olduğunu ve tek yönün yaklaşık 25 lira olduğunu söyleyen Çarkçı, “Ancak meydan kullanıma başladığında iyimser bir tahminle 20 bini personel 130 bini yolcu olmak üzere en az 150 bin kişi bu yollarda olacak. Akşam veya sabah saatlerinde D100 veya TEM yollarındaki trafikten beter olabilir. Toplu taşıma devreye girmeden yeni meydana gidiş ve geliş en az 23 saati alabilir.” dedi.
Yeni havalimanının henüz FAA (Amerikan Federal Havacılık Kurumu) ve EASA (Avrupa Havacılık Emniyeti Ajansı) onaylarının olmadığı bilgisini veren İskender Çarkçı, “Onay olmadan ABD ve Avrupa meydanlarına uçamazsınız. Geçtiğimiz hafta bir İngiliz ekibi geldi ve inceleme yaptı, sonuç açıklanmadı. THY'nın yolcularının önemli bir bölümü transit. Örnek; Pekin uçağı indiğinde yolcularının en az 2530 meydana dağılması gerek ve bu uçaklarda aynı meydanda olmalı. Yani parçalı taşınma olmaz.” açıklamasında bulundu.
İstanbul Havalimanı’nın çok büyük boyutlarda olduğunu belirten İskender Çarkçı, “Dolayısı ile terminal ve apronda ulaşım mesafeleri de büyük. Ellerinde valizleri ile yolcular yürüyerek uzun mesafeler katetmek zorundalar. İnşallah sağlıkları ve zamanları yeterli olur. THY Operasyon binasından ekiplerin uçak başına gidiş gelişleri de bu büyüklükten nasibini almış durumda. Umarım bu gecikmelere neden olmasın diye gerekli tedbirler alınır.” dedi.
“Sonuç olarak olayın görünen ve görünmeyen iki yüzü var” diyen İskender Çarkçı, “Görünen yüzünde harika bir tesis. Benzerlerini dünyanın pek çok yerinde gördük. Görünmeyen yüzünde ise halen sıkıntılar devam ediyor. Taşınma 5/7 Nisan tarihinde de sorunlu olacak. 29 Ekim 2019 tarihi sanki daha iyi bir yaklaşım olarak görülebilir. Hem İGA, hem THY, hem de diğer destek unsurları hazırlıklarını aceleye getirmeden bitirebilir ve İstanbul Meydanı şanına yakışır şekilde açılabilir.” açıklamasında bulundu.
Bazı işlerin bekleme süreleri olduğunu belirten Nusret Suna, “Önce aralık dendi sonra mart şimdi de nisan… Ben tahmin ediyorum ki nisanda da zor açılacak. Çünkü her açılma safhasında birinci fazı açılıyor. İnşaatın komplesi bitmiş değil.” ifadelerini kullandı.
Nusret Suna sözlerini şöyle noktaladı:
“Sonra bu havalimanına vatandaşların ulaşımını çözmezseniz burası hiçbir işe yaramaz. Buranın toplu ulaşım sorunu çözüldü mü, altyapıları yapıldı mı? Bizim duyduğumuza göre en ufak bir yağmurda sıkıntılar meydana geliyor. Büyük bir havalimanını bir anda açma hevesi var. Atatürk Havalimanı’nı kapatıp burasını açacağız. Bunlar çok zor işlemlerdir. Büyük havalimanları yaşayarak oluşur. Atatürk Havalimanı’nın 50’li ve 60’lı senelerdeki haliyle şimdiki aynı mı? Yaşayarak büyüdü. Atatürk Havalimanı 2017 ya da 2018 senesinde İspanya’dan bir işletme ödülü almıştı. Demek ki böyle havalimanları yaşayarak büyürler. Şimdi biz bir anda Atatürk Havalimanı’nı uçuşlara kapayıp, burasını açmayı düşünüyoruz. Bana göre işletme mantığında da yanlışlık var. Nitekim duyumlarımıza göre inşaatın tamamlanmamış yerleri var. Bence yapılan planlamaya uyulmuyor. Yani teknik kişilerin hazırlamış olduğu ihale sürelerine uyulmadığı için, erkenden bitirme gayretine girildiği için işler noksan oluyor ve ileride işletmeye açıldığı zaman da bir takım olumsuzluklar yaşanabilir ve yaşanacaktır.”
(sozcu.com.tr’nin görüş istediği İstanbul Havalimanı işletmecisi İGA’dan konu hakkında bir geri dönüş yapılmadı. Devlet Hava Meydanları İşletmesi’nden (DHMİ) yapılan açıklamada ise konu hakkında açıklama yetkisinin Ulaştırma Bakanlığı’nda olduğu belirtildi)
https://www.sozcu.com.tr/2019/ekonomi/istanbulhavalimaninatasinmaisleminedenerteleniyor3707764/?fbclid=IwAR2F00uBsiaaS88btimv63at81ImwsMzFIjyjNzhnfD8UxLXwLiSUO9MJI