Türkiye Sosyal
Ekonomik Siyasal Araştırmalar Vakfı'nın (TÜSEV) Erdal İnönü'yü anma
toplantısına katılan Kılıçdaroğlu, burada yaptığı konuşmada, "2019'da
kararlı durur, demokrasiye sahip çıkarsak saray diktasını yıkarız" dedi.
CHP
Genel Bakanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye Sosyal Ekonomik Siyasal
Araştırmalar Vakfı'nın (TÜSEV) düzenlediği "Erdal İnönü'nün İzinde,
Siyasette Uzlaşma Kültürü" konulu toplantıya katıldı.
Kılıçdaroğlu,
bugün siyasette uzlaşma kültürünün özünün sorgulamak olduğunu
belirterek, "Bugün yaşadığımız uzlaşma kültüründen uzaklaşıp dayatma
kültürünü toplumun önüne koymaktır" dedi.
Kılıçdaroğlu'nun konuşması şöyle:
- 15
Temmuz girişiminden sonra saraya davet edilmiştik. Türkiye derin bir
travma yaşıyordu, bundan kurtulması gerekiyordu. Gittim söylenmesi
gereken her şeyi söyledim. Uzlaşma kültürünü, liyakatin, yargı
bağımsızlığının öneminden bahsettim. Hepsi hak verdi. Yargı
bağımsızlığını sağlayalım, dediler. Sadece 2 toplantı yapıldı sonra
gelmediler.
- Uzlaşma kültürünün özü sorgulamaktır. Eksik
gördüğün, bildiğin olayı başkasının tamamlamasıdır. Dayatma yoktur.
Bugün yaşadığımız uzlaşma kültüründen uzaklaşıp dayatma kültürünü
toplumun önüne koymaktır.
- Erdal İnönü bilim insanı. TÜBA'yı
(Türkiye Bilimler Akademisi) kurdu. Bilim dünyası da toplum da sormadı
TÜBA'ya ne oldu diye. Bilimden nasibini toplu iğne ucu kadar almamış
kişiler tarafından yok edildi. Dünyanın her yerinden dönemin
cumhurbaşkanına mektup yazıldı, TÜBA'yla oynamayın diye. Akademisyenler
oradan ayrıldı. Onlarla da yeteri kadar ilgilenemedik. Sorumluluğumuz
büyük.
- Bizim siyaset tarihimize baktığımızda o kadar çok
keşkelerimiz var ki. Neredeyse her gün oluyor. Bu tarihten ders
almadığımızı gösteriyor.
- Bugün geldiğimiz tabloya bakın.
Yargıya bakın. Schröder olmasa Büyükada'da toplantıya katılanlar serbest
bırakılmayacaktı. O devreye giriyor. Ortada yargı yok, kuşatılmış.
Medya kuşatılmış, üniversiteler OHAL'le darmadağın edildiler. Konuşan,
üreten kişinin dışlandığı süreci yaşıyoruz. Bütün bunlara rağmen
karamsar olmaya hakkımız yok. Bu ülkeyi kuranlar çok zor koşullarda
kurdular, olmazı başardılar. Biz o günün koşullarına göre daha iyiyiz.
Sorun cesur olmakta. Daha cesur, kararlı, inatçı olacağız. Çünkü
haklıyız. Belediye başkanları ya görevden alınıyor ya istifaya
zorlanıyor. Başkanları görevden alınan ya da istifa eden kentlerde
nüfusun yüzde 50'si oturuyor. Bir an önce seçim yapalım. Kazanan
demokrasi olur. Korkuyorlar. Çünkü demokrasiye inanamıyorlar,
demokrasiyi araç olarak kullanmak istiyorlar. İnsana saygıyı
bilmiyorlar. Sabah, öğlen, akşam millet diyorlar. Kendisini millet
olarak görüp, toplumun yerine koyuyor. Herkes susacak o konuşacak, kimse
düşünmeyecek kendisi düşünecek. Bu kültürü yıkacağız. 2019'da kararlı
durur, demokrasiye sahip çıkarsak bu saray diktasını yıkarız.