Muğla'nın Yatağan İlçesi'ne bağlı 500 haneli ve bin 800 nüfusuyla Türkiye Kömür İşletmeleri'nin (TKİ) kömür arama çalışmaları için başlattığı kamulaştırma nedeniyle10 sene önce haritadan silinerek adeta Hayalet Şehre dönüşen Yeşilbağcılar Beldesi(Mahallesi) halkının hukuk mücadelesi sürüyor. Bölgede kömürün kalmaması üzerine tarlalar ile zeytinlikler istimlak edilmeyince perişan olan halk mahkemenin yolunu tuttu.
Kömürüyle adından söz ettiren Yatağan’da, TKİ’nin kamulaştırma çalışmaları 1983 yılında başladı. 2004 yılında hız verilen çalışmalar kapsamında 500 haneli ve yaklaşık bin 800 kişinin yaşadığı Yeşilbağcılar Beldesi merkezinde çalışmalar hızlandırıldı.
Kömür çıkarmak için önce belde genelinde 1 milyon metrekare arazi istimlak edildi, ardından merkezdeki evlerin tamamı kamulaştırıldı. Tütün ve zeytincilik faaliyetlerinin öne çıktığı 36 yıllık belde olan Yeşilbağcılar haritadan silindi. Devletin kendilerini ortada bıraktığını, teklif edilen istimlak bedellerinin son derece düşük olduğunu ve bu parayla ev satın almalarının mümkün olmadığını savunan belde sakinleri ise isyan bayrağını çekmesine rağmen kaderine razı olarak Muğla'nın çeşitli bölgelerine dağıldı. TOKİ tarafından yapılan evlere yerleşenler oldu.ASIRLIK ZEYTİNLİKLER YOK OLDU
Muğla'nın büyük şehir olmasıyla mahalleye dönüşen Yeşilbağcılar Mahallesinin şu andaki Muhtarı Mefhar Tüzün evlerin istimlaki sırasında binlerce zeytin ağaçlarının katledildiğini belirterek “Altında kömür olduğu tespit edilen arazi, zeytinlik ve evlerimizin hepsi istimlak edildi. Belde halkı olarak herkes değişik yerlere göç etti. Geride kalan arazi, tarla ve zeytinliklerimizin de istimlak edileceğini beklerken bu bir türlü gerçekleşmedi. Kömürün bittiği söylenerek istimlak durduruldu. Bizlere o arazilerin de alınacağı söylenmişti” dedi.
“EKİP BİÇEMİYORUZ, ULAŞIM ÇOK ZOR”
Muhtar Tüzün arazileri istimlak edilmeyenlerin perişanları oynadığını belirterek şunları söyledi:
“Zaten ülkemizde olduğu gibi bölgemizde de işsizlik var. Köyle bağlantımız kalmadı. Muğla, Yatağan ve Milas taraflarına dağıldık ama istimlak edilmeyen tarlalarımız orada kaldı. Islah olmayan yerlerimiz var. Gidip gelmek sorun oluyor. Tütüncülük bitti. Zeytin ağaçlarımız çürümeye terk edildi. Bakım yok. Hasat bile toplanamıyor. İstimlak bedelleri alındı fakat bazı arsaların paraları ödenmedi. İstimlak sözü verilip de alınmayan arazilerimiz için mahkemelik olan vatandaşlar 510 yıldır hukuk savaşı veriyor. Devletin bize sahip çıkmasını istiyoruz”