Kanadalı altın madeni firması Alacer Gold’un ve Lidya Madencilik’in ortak kuruluşu olan Anagold Madencilik isimli şirket tarafından, Erzincan'ın Kemaliye ilçesine bağlı Ağıl, Dilli, Harmankaya ve Çanakçı köylerinde altın arama faaliyetleri başladı.
İleri Haber'den Volkan Karadede'nin haberine göre yöre halkı sondaj çalışmalarının başlamasıyla altın arama faaliyetlerinden haberdar olduklarını söyleyerek duruma tepki göserdi. Yurttaşlar doğal kaynaklarının siyanür tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını belirterek faaliyetleri durdurmak için imza kampanyası başlattı.
Kemaliye'de sondaj yapılan köylerden birinde toplanan muhtarlar, eski ve yeni belediye başkanları ve çeşitli parti yöneticileri şirketin maden arama faaliyetlerine karşı güçbirliği yapmaya karar verdi. İstanbul ve Ankara'da yapılacak toplantılar ile hukuki sürecin başlaması bekleniyor.
Bunun yanı sıra Anagold Madencilik firmasının Erzincan'ın İliç ilçesinde 10 yıldır siyanür kullanarak altın arama faaliyeti içerisinde olduğu ortaya çıktı.
'YÖRE HALKI MADEN ŞİRKETİNE TEPKİ GÖSTERDİ'
Konuyla ilgili Makine Mühendisleri Odası Ankara Şubesi Başkanvekili Cemal Gedikoğlu şöyle konuştu:
"Maden ruhsatından yöre halkı olarak haberimiz olmadı. Sondaj çalışmalarına başlayınca haberdar olduk. Şirket, Haziran ayında köyde bir toplantıya geldi, tehditvari bir toplantıydı, yöre halkı tepki gösterince gittiler. Eylül ayının ikinci haftasında da sondaj yapmak için geldiler; zaten o tarihten sonra kamuoyunun ve çevre köylerin haberi olmaya başladı. Bir taraftan da hukuki süreçlerle ilgili köy dernekleri bir araya gelmeye çalışıyor, toplantılar yapıyor."
GENİŞ BİR BÖLGE TEHDİT ALTINDA
Erzincan'ın deprem bölgesi olduğunu da hatırlatan Gedikoğlu, "Erzincan üç büyük deprem yaşamış ve Anadolu Fay Hattı'nın da başlagıcı olarak bilinen bir yer. Anagold Madencilik orada izoleli havuzlar yaptıklarını söylüyorlar; fakat yer hareketlerine karşı ne kadar izoleli bir sistem kurabilirsiniz, orası tartışmalı. Yapılan siyanür havuzlarının Fırat havzasına girdiğinde etkilenebileceği bölge sadece o bölge değil, Basra Körfezine kadar gidecek bir bölgeyi tehlikeye sokuyor ve çok ciddi bir riski beraberinde getiriyor."
ÇED RAPORUNA GEREK GÖRÜLMEMİŞ
Gedikoğlu, önemli yeraltı ve doğal kaynaklara sahip olan bölge için maden arama faaliyetleri başlarken ihtiyaç yoktur diye ÇED Raporu istenilmediğini dile getirerek, "Depremin her an aktif olabileceği bir bölgeye tesis kuruluyor ve ÇED Raporu gerekli değildir deniliyor, bu skandal bir durum. Kemaliye ilçesi henüz işlenmemiş bir bölge, altın arama faaliyetlerinin yapıldığı yer Kemaliye'nin su kaynaklarını besleyen bir bölge, burada yapılacak bir sondaj çalışması suların yönünün değişmesine, yeraltı kaynaklarının kirlenmesine, çevre sorunlarına neden olacak. Çiçek Yaylası diye geçen bu bölge, Kemaliye, Arapgir ve Divriği üçgeni içerisindeki bir bölgedir ve yıllar önce tespit edilmiş 100'ün üzerinde çeşitli bitkinin yaşadığı bir yerdir."
'YÜZ YILLIK MEŞELİKLER KATLEDİLİYOR'
Dört adet sondaj çalışması yapılan bölgede çok ciddi ağaç kesimleri olduğunu dile getiren Gedikoğlu, "Sondaj alanlarına ulaşmak için yollar yapılıyor, yüz yıllık meşelikleri orada katlediyorlar, bölge halkı bu durumlara tepki gösteriyor, umarım başarılı olacağız ve engelleyeceğiz."
http://www.krttv.com.tr/gundem/risklibolgedealtinicinsondajcalismalaribasladih17098.html