Sezen Aksu’ya yönelik, yazdığı bir şarkının sözlerinden dolayı peygamberlere hakaret ettiği iddiasıyla başlayan linç kampanyasına karşı bir bildiri daha yayınlandı.
İlahiyatçılar, yazarlar, milletvekilleri ve aktivistlerden oluşan isimler, yayınladıkları bildiride Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “dilini koparırız” açıklamasının TCK’nın ilgili maddesine göre “kişinin vücut bütünlüğünün bir kısmına veya tamamına zarar verme amaçlı alenen tehdit” suçu olduğunu söylediler.
İmzacılar ayrıca söz konusu açıklamanın İslam dininin kimi kurallarına da aykırı olduğunu belirttiler. Aralarında ilahiyatçılar İhsan Eliaçık, İlhami Güler, Çemil Kılıç Fatma Akdokur, milletvekilleri Hüda Kaya ve Ömer Faruk Gergerlioğlu ile Edip Yüksel, Ümit Aktaş gibi yazarların olduğu isimlerin yayınladığı bildiri şöyle:
“Son günlerde giderek artan baskılar, cami içinden yapılan açıklamalarla sanatçıların dilini kopartma tehditlerine kadar varmış bulunmaktadır.
Camiden yapılan dilini kopartırız şeklindeki açıklama TCK 106. Madde kapsamında kişinin vücut bütünlüğünün bir kısmına veya tamamına zarar verme amaçlı alenen tehdit suçuna girdiği gibi, dini açıdan da örneğin En’am Suresi 68., Nisa Suresi 140. ayetlerine de aykırıdır. Kitapta bizden istenen Allah’ın ayetlerine dalındığını (alay, hakaret, aşağılama) gördüğümüzde o mekânı terk etmek ve oradan, sözü değiştirinceye kadar uzaklaşmaktır.
Kur’an’ın bu son derece ileri medeni tutumu ortadayken dini değerleri savunma adına tehditler savurmak, ötekileştirmek, kışkırtmak ve üstelik din adına nefret tohumları saçmak hem de dinu devleti arkasına alarak bunu yapmak kabul edilebilir değildir.
Bir ülkenin en yetkili makamında oturan Cumhurbaşkanı, engin hoşgörüye sahip, bilgelik dolu konuşmalar yapan, herkesi kucaklayan, kimseyi ayırmayan, inananinanmayan her kesimden vatandaşları eşit gören, güçlüye karşı zayıfı savunan, kültürü, sanatı, edebiyatı, felsefeyi destekleyen, eleştirilere açık, “Hepiniz milletvekili olabilirsiniz, bakan olabilirsiniz hatta cumhurbaşkanı olabilirsiniz fakat sanatçı olamazsınız” sözünü çok iyi anlamış olmalı ve ayrımsız tüm cumhurun başı olarak davranmalıdır.
Sanatçı, yazar, aydın ve düşünürler bir ülkenin vicdanı, eleştiri gücü ve yaratıcı kabiliyetini temsil ederler. Sanatlarını özgürce icra edebilmeleri gerekir.
Dini çevreler iktidarın nimetlerinden yararlanmasını nasıl biliyorsa yeri geldiğinde iktidar sahibini eleştirmekten de çekinmemelidir. Çünkü iktidarın yanlışı karşısında susmamak başkaları sussa dahi sorumluluklarındadır.
Camiden yapılan dil kopartma açıklamasının ne hukuki ne dini hiçbir açıklanabilir tarafı bulunmamaktadır. Sanatçı sanatını özgürce icra etmeli ve şarkılar ve şiirler fıkıh mantığı ile yargılanmamalı.
Peygamberler insanlar baskı görsün, sanatçılar, aydınlar, halklar susturulsun diye değil özgürlük ve adalet için gelmişlerdir.
Bizler daha çok İslami kimlikli yazar, düşünür, ilahiyatçı, akademisyen, araştırmacı, kanaat sahibi kişiler olarak bu tür talihsiz açıklamaları endişe verici buluyor, sanatçılarımızı destekliyoruz. Muktedirin değil özgür düşünce ve sanatın yanındayız. Sezen Aksu’yu yıllardır olduğu gibi bundan sonra da dinlemeye devam edeceğiz.”
İmzacılar:
Ahmet Özkaya (Yazar), Ahmet Kurucan (Yazar), Ali Erdem Sancar, Berrin Sönmez (Hak Savunucusu, Feminist), Cemile Kocaman, Cemil Kılıç (İlahiyatçı, Yazar), Edip Yüksel (Yazar, Aktivist), Fatma Akdokur (İlahiyatçı), Güven Akıncı (Yazar), Hadiye Yolcu (Akitivist), Hüda Kaya (Siyasetçi), İbrahim Sediyani (Araştırmacı Yazar), İlhami Güler (İlahiyatçı, Akademisyen, Yazar), Kadir Bal (Tarlabaşı Dayanışması), Kadrican Mendi (Yazar), Mehmet Çalışkan (Tarihçi, Türkolog, Yazar), M. Hayri Kırbaşoğlu (İlahiyatçı, Yazar), Musa Ağacık (Gazeteci), Mustafa Azmi Dalyan, Nazif Ay (İlahiyatçı, Yazar), Nurten Ertuğrul (Aktivist), Ömer Faruk Gergerlioğlu (Siyasetçi), R. İhsan Eliaçık (İlahiyatçı, Yazar), Ümit Aktaş (Yazar), Yahya Kemal Bayar (Gazeteci), Zahit Mutlu (Haklar ve İnançlar İslam Masası), Zeynep Çetinkaya ( Hak savunucusu , Aktivist), Zeynep Duygu Ağbayır (Hak Suvunucusu, Aktivist)
halktv.com.tr