Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğünün teşkilat ve görevleri hakkındaki tasarısının TBMM Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonundaki görüşmelerine devam edildi. Tasarının 6 ve 8'inci maddelerine göre, bir veya birden çok havzadaki su kaynakları, su kullanım izni verilmek suretiyle DSİ tarafından gerçek ve tüzel kişilere (şirketlere) tahsis edilebilecek. İşletmesi şirketlere devredilen sulama tesislerinde, suyun ücreti ve faturalama dönemi sözleşmelerle belirlenecek. Su faturaları zamanında ödenmediği takdirde, şirketler suyu kullanan çiftçileri icraya verebileceği gibi iflaslarını da isteyebilecek. DSİ isterse sulama tesislerini hizmet alımı veya işletme hakkı devri yöntemiyle tıpkı elektrik dağıtımının özelleştirilmesinde olduğu gibi şirketlere devredebilecek.
Tasarıdaki bu maddeler komisyonda büyük tepkiye yol açtı. CHP ve MHP'li komisyon üyeleri, suyun özelleştirilmesini uluslar arası kurumlarla uluslar arası şirketlerin istediğini, maddelerin yasalaşması halinde hem tarımsal toprakların hem de su kaynaklarının yerli ve yabancı şirketlerin eline geçebileceğini söylediler. “Devletin elinde ne varsa sattınız, suyumuzu bari satmayın” çağrısı yapan CHP ve MHP'li milletvekilleri, suyu özelleştiren maddelerin tasarıdan çıkarılması için önerge verdi. Ancak bu önergeler, Bakan Veysel Eroğlu'nun onay vermemesi ve AKP'li vekillerin karşı yöndeki oylarıyla reddedildi.
CHP'li milletvekilleri eleştirilerini ”Halen çiftçiler tarafından işletilmekte olan sulama tesislerinin, su kaynaklarının özel sektöre satılmasının ve sulama tesislerinin özelleştirilmesinin önü açılmaktadır. Bu madde ile su kaynaklarını eline geçiren özel şirketlerin hiçbir sınırlama olmaksızın ücret belirleme ve bu ücreti istediği zaman tahsil etme yetkisi verilmektedir. Özel sektörün birincil amacı azami kar elde etmek olduğu için, sulama suyu ücretleri fahiş şekilde yükselecek, çiftçi mağdur olacaktır.” diyerek dile getirdiler.
MHP Adana Milletvekili Muharrem VARLI: Hazır yapılmış sulama tesislerini niçin özel sektöre veriyorsunuz, DSİ kendisi yapsın. Özele verirseniz özel insafsız kardeşim. Çiftçinin canına okur. Tasarıyı iyice okudum hakikaten özele devredilir, diyor. Özel şirketlere suyun kiralanmasından bahsediyoruz. O zaman fahiş fiyat çıkacak ortaya. Çiftçiler bu maddelerden çok rahatsız. Maddeleri iptal edin, milyonlarca çiftçiyi rahatlatın.”
CHP Kırklareli Milletvekili Türabi KAYAN: Suyu özel sektöre verirseniz çiftçi tarlasını sulayamaz. Tarlasını yok pahasına satar. Tarlalarımız el değiştirir. Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, toprak uğrunda ölen varsa vatandır. Siz uğrunda öleceği toprağı vatandaşın elinde bırakmazsanız, savaşa gidip can vereceklerin elinde bırakmazsanız, hiçbir Allahın kulunun da vatan için can vermesini bekleyemezsiniz.”
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi GÜRER: Her şeyi sattınız şimdi de su kaynaklarını satıp bir süre daha durumu idare etmek istiyorsunuz. Suyu özele verirseniz sulama birlikleri ortadan kalkar. İçme sularını nasıl yabancılar aldıysa sulama suyunu da yabancılar ele geçirir tarım biter. Suyumuzu olsun özelleştirmeyin.
CHP Bursa Milletvekili Orhan SARIBAL: Elektrik özelleştiğinde çok kaliteli hizmet gelecek, ucuzlayacak, kayıp kaçak azalacak dediniz. Hiç biri olmadı. Devlet tarımsal sulamada elektrik ücretini hasat zamanı alırdı. Şimdi özel sektör her ay fatura gönderiyor. Çiftçi hiç kullanmasa da aylık 80100 lira elektrik parası ödüyor. Suyun özelleştirilmesini uluslar arası kurumlar, şirketler istiyor. Uludağ'ın suyunu yabancılar aldı, bu da yabancılara gider. Tüccar modeliyle çiftçinin su üzerinden haraca bağlanmasını kabul etmiyoruz.
CHP Edirne Milletvekili Okan GAYTANCIOĞLU: Hem suyu özel sektöre devredeceksiniz hem de özel sektör icra iflas uygulayacak. Bu tam bir fecaattir. Bu madde geçerse çiftçi tarla satmak zorunda kalacak. Çiftçinin tarlasını alma amacındasınız.
MHP Mersin Milletvekili Baki ŞİMŞEK: Devletin yıllarca yaptığı sistemi, sulama birliklerinin elinden alıp özel sektöre devrediyorsunuz. Çiftçi zaten zor durumda. Her şeyi 2002 ile karşılaştırıyorsunuz, çiftçiyi de karşılaştırın. 2002'de çiftçinin ne kadar ipotekli tarlası varmış, bugün ne kadar var? O zaman ne kadar borcu varmış, bugün ne kadar var? Çiftçi hasat döneminde borç almazdı. Şimdi hasat zamanı bile çiftçi bankadan borç almaya çalışıyor.
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel EROĞLU: Su sınırsız değil. Sözleşme olmayınca, sayaç olmayınca vahşi sulama yapılıyor. Lüzumsuz kullanmasın diye maddeyi getirdik. Tasarıda bazen belediye, bazen özel ve tüzel kişiler diyoruz. Sulama birlikleri de tüzel kişi. Biz bu yasayla yap işlet devretin önünü açıyoruz. Burada devletin yaptığı tesislerin özel sektöre devri diye bir şey yok. İleride yap işlet devret olsun diye maddeye koyduk. Çok düşünerek koyduk, bir mahsuru yok. Yönetmelikle de açıklığa kavuşturabiliriz.
https://www.sozcu.com.tr/2018/ekonomi/birsuyumuzkalmistionudaozellestiriyorlar2302004/