18 Ağustos günü İzmir'de başlayan ve Karabağlar, Menderes, Seferihisar'da 5 bin hektarlık ormanı yok eden yangın için önceki gün Halk Meclisi toplandı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı CHP'li Tunç Soyer'in “Gel, Gör, Koru” çağrısı ile Efemçukuru Mevkii'nde gerçekleşen “Ormanİzmir” buluşmasında hem yanan bölgede yaraların sarılması, hem de ormanların korunması adına bir yol haritası çıktı. Ben de tüm günü Efemçukuru'nda geçirdim.
BİNLERCE İZMİRLİ GELDİ
Toplantıya, İzmir Barosu, muhtarlar, sivil toplum kuruluşları, akademisyenler, uzmanlar, üreticiler ve 7'den 70'e binlerce İzmirli katıldı. Toplantının özel konukları da vardı; Deniz Gezmiş'in ağabeyi Bora Gezmiş ve Ali İsmail Korkmaz'ın annesi ‘Emel Abla' ile babası Şahap Bey… Dünyaca ünlü piyanistimiz Gülsin Onay'ın da mini bir konser verdiği ormandan, akşam geç saatlerde ayrıldık. Geride yok edilmiş bir canlı hayatı bırakarak…
‘AMAÇ KALICI ÇÖZÜM'
Yangından kalan küllerin üzerinde konuştuğum CHP'li Tunç Soyer, “Umutları yeşerttik burada, olağanüstü bir gönül buluşması yaşadık. Bu uzun süreli bir yolculuk, İzmir Avrupa'nın yeşil başkenti olacak ve tüm Türkiye'ye ilham verecek” dedi. Soyer, bölgeye çivi dahi çakılmaması için ne gerekiyorsa yapacaklarını vurguladı: “Bunu düşünenler karşılarında çelik zırh gibi İzmir halkını bulur. Bir ağaç dikelim, vicdanımız rahatlasın diye gelmedik buraya… Kalıcı çözüm peşindeyiz” dedi. İşte Soyer'in o sözleri:
‘ATALARIMIZIN MİRASI'
– Bir kentin yeşil olması sadece fidan dikmekle olmaz, o kentin insanlarının bilinçlenmesi ile olur… İzmir'de yapacağız bunu. Gençlerimizi, kadınlarımızı, çocuklarımızı herkesi bunun parçası haline getireceğiz.
– Ve bugün 30 Ağustos. Atalarımızın mirasına bundan güzel sahip çıkamazdık diye düşünüyorum. Onlar bu cennet vatana canlarını verdiler, biz de bu emanete sahip çıkmak için canla, başla, aşkla çalışacağız.
BAĞIŞ KAMPANYASI…
– Orman alanları anayasal olarak imara açılamaz, ama Türkiye burası, her şey mümkün! Fakat bu kez çetin cevize çattılar, İzmir burası, çelik zırh olur, açtırmayız.
– Başlattığımız seferberlik bir heves değil. 9 Eylül'deki konser etkinliğimizde de büyük bir bağış kampanyasını da başlatmış olacağız…
‘FİDANLIK KURACAĞIZ'
– İzmir'de menengiç ağacı dikmek isteseniz, ya da sandal ağacı, bulamazsınız… Yok çünkü. Nasıl yerli domates tohumu kalmadı, yerli ağaç tohumu da kalmadı. Biz, yerli fidelerin üretilebileceği fidanlık yapacağız ve fideleri halka bağışlayacağız.
– Konser alanına ağaçlandırma yapacağımız arazilerin haritasını koyacağız. Kim, nereye ağaç dikmek istiyorsa bağış yapabilecek. Bağışlarla ormanların içinde helikopterlerin su alacağı su havuzları yapacağız.
‘KÜLLERİNDEN DOĞACAK'
– Köylerimize birer yangın istasyonu kuracağız. Çocuklarımızı yangın yerine getirip görmelerini sağlayacak, yangından etkilenen bir alanı açık hava müzesi haline getireceğiz. Orman okulu kurup, orman gönüllüğü eğitimi vereceğiz.
– Yangından tarım arazisi etkilenen 278 üreticimize 9 Eylül günü yapılacak meclis toplantısında karar alarak zararlarını karşılayacağız. Ben kimin yaktığıyla, kimin söndüremediğiyle ilgilenmiyorum. Bu kentin geleceğiyle meşgulüm. Çıkarttığımız dersler var, o dersler ışığında İzmir küllerinden doğacak.
Efemçukuru'ndaki toplantıda hem uzmanlar, hem de bu yangını yaşayan vatandaşlar, öneri ve düşüncelerini bizzat aktardı Başkan Tunç Soyer'e. İşte onlardan bazıları:
– Oluşturulan fon yangın öncesi eğitim çalışmaları için kullanılsın. Belediyede orman mühendisliğinin geliştirilmesi için bir birim oluşturulsun.
– Yanan alanlar mutlak koruma bölgesi olsun. Bölgede madencilik meclis kararıyla yasaklansın.
– Orman alanlarında yağmur suyu havzası kurulsun.
– Yangına hassas bölgelerde yerel itfaiye birimleri kurulsun.
– Yanan ağaçlar üzerinde ressamlar resim yapsın, satılarak bağış kampanyasına destek sağlansın.
– Yanan orman alanında kalan canlıların hızla üremesi için beslenme desteği verilsin.
İzmir'de 9 Eylül'de gerçekleşecek dayanışma konserine gönüllü olarak Haluk Levent, Halil Sezai, Gripin, Niyazi Koyuncu, Hayko Cepkin, Oğuzhan Uğur, Anıl Piyancı, Serap Yağız ve Gazapizm katılacak. Kültürpark'ta saat 18.30'da başlayacak konserin giriş ücretlerinden elde edilen gelir İzmir ormanlarının korunması için kullanılacak.
“Gel, Gör, Koru” çağrısı için tüm gün orman alanında çalışanlardan biri de Tunç Soyer'in eşi Neptün Soyer oldu. Neptün Soyer, şunları anlattı: “Yangın meselesi, sadece ağaç ya da fidan meselesi değil ki… Koskoca bir canlı hayatından söz ediyoruz. Burada insanların üzüm bağları, zeytinlikleri, hayvanları yandı. Orman Kanunu'nun 40. Maddesi der ki; ‘Orman köylerinden kurulan kooperatiflerin kurucuları, ormanın sahibidir.' Şimdi siz bu kanunu uyguluyor musunuz uygulamıyor musunuz? Ben bunu soruyorum. Niçin apar topar, iki hafta içinde biz burada ellerinde testerelerle çalışan insanlar görüyoruz? Kim bunlar? Orman işçisi değiller. Bu insanlar özel bir talimatla buraya gelmiş, benim anladığım burası bir ihaleye gitmiş… Bir kentin sahibi belediye meclisidir, siz bu meclisi dışarıda tutarak, bu firmalara bu işleri ihale edemezsiniz…”