Home
26 Kasım 2017 ( 248 izlenme )
Reklamlar

Yandaş yazardan Atatürk'e ve Anıtkabir'e çirkin sözler!

Hükümete yakınlığı ile bilinen Star gazetesi yazarı Selahattin E. Çakırgil, Atatürk'e ve Anıtkabir'i ziyaret eden vatandaşlara çirkin benzetmelerde bulundu.

Çakırgil, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal'in ebedi istirahatgahı Anıtkabir'i 'laiklerin kutsalı' olarak tanımladı, Anıtkabir ziyaretlerine ise 'komiklik' ve 'mantık sefaleti' gibi çirkin sözler söyledi. AKP'nin "Atatürk açılımını" eleştiren Çakırgil, "Tayyip Bey bu fitili biraz kısmazsa, bu çarpıklığın nerede duracağı kestirilemez." dedi.

İşte Çakırgil'in "Dış ve iç gelişmelerin baş döndürücü rüzgârına kapılmadan" başlığıyla yayınlanan skandal yazısından o bölümler:

Dışarda da, içerde de öylesine sür’atli gelişmeler oluyor ki, takip etmek, yetişmek neredeyse imkânsız.. Bu gelişme veya değişimlerin anaforuna kapılmamak, daha bir zor..

Bu gelişmeler olurken, nicelerimiz hâlâ, Tayyip Erdoğan’ın iki hafta önceki söylem değişikliği etrafında, hattâ cılkını çıkarırcasına suçlayıcı tartışmaların ortasındayız. Tabiatiyle, konu çok önemliydi; ama ona niçin gerek duyulduğu üzerinde de durulmalı elbette...

***

Ama, asıl dikkati çeken husus ise, Erdoğan’ın o değişikliğini fırsat bilmişçesine, hem de en gereksiz yerlerde ve konularda konuşurken, bile, en az 67 kez, resmî ideolojinin Birinci Şef’inin adına sığınmaları.. Halkın türbeleri ziyaret etmesini yaklaşık bir asırdır, ‘türbelerden yardım dilenmek ilkelliği olarak niteleyip, her türlü kutsala düşmanlık ilân eden laiklermateryalistler, ‘laik kutsal’ ilan olunan bir mezarı her vesileyle ve tekrartekrar ziyaret etmekteki komikliği ve mantık sefaletini göremiyorlar.

Bu kadarına da pess doğrusu..

Tayyip Bey bu fitili biraz kısmazsa, bu çarpıklığın nerede duracağı kestirilemez.

***

Ama, emekli olmuş ve artık, farklı bir inanç dünyasına girip halkıyla bütünleşmeye çalışan bir eski ‘paşa’nın kulağıma fısıldadığı bir konu da dikkatimi çekmedi değil.. 

‘Bir ordu düşününüz ki, subaylarının beyinleri bir asırdır, tek bir isimle efsunlanmış.. Ve yaklaşan bir büyük dünya buhranı veya savaşı sırasında o orduyu ileri süreceksiniz.. O subayların ‘kutsal’ına itibar etmeyi de bir tedbir olarak düşünmez misiniz? En katı materyalistlaikler bile, sıcak silahlı savaş durumunda halkın, kendilerinin inanmadıkları kutsallarına sığınmıyorlar mı? Unutma ki, Balkan Savaşı’nda aldığımız korkunç yenilgi, siyasî tercihleriyle birbirine düşman olan kumandanların, güç duruma düşen muhalifi komutanın birliğine yardım etmemesi yüzünden de meydana geldi ve koskoca Balkanlar’daki 550 yıllık vatan topraklarımız, 45 günde elden çıktı.

Yarın, bir askerî sıkıntı ile karşılaşılacak olunsa, bir isme ve resme 100 yıldır arzıubûdiyet derecesinde bağlılıkla yetiştirilmiş bir ordunun komuta kademesini, cephelere, hangi ideal için süreceksiniz?’

***

Bu konuyu da bir düşünelim, derken, Tayyip Erdoğan’ın geçen hafta, İstanbul’da Müslüman coğrafyalarının her bir yanından yüksek dereceli temsilcilerinin katıldığı İSEDAK Toplantısı’nda yaptığı müthiş güzel konuşma ilgimizi çekmedi bile.. Halbuki orada konuşan, sıradan bir TC vatandaşı Tayyip değil, 80 milyonluk ve giderek gelişen büyüyen ve düşmanlarını daha bir tedirgin eden Türkiye’nin ilk kez, halkın oyuyla seçilmişCumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’dı ve âyet ve hadislerle bezeli konuşmasında, İslam Ümmeti’nin bugün sergilediği perişanlıkların iç acılarını yansıtıyordu. 100 yıllık geçmişimizde bizim inanç dünyamızı bu derece içerden dile getirebilen başka bir örneğimiz de yoktu..."

http://www.yenicaggazetesi.com.tr/yandasyazardanataturkeveanitkabirecirkinsozler178145h.htm

Önerilen Videolar

Reklamlar

Bunlar da İlginizi Çekebilir

AKP’de kafalar karışık! Yıldırım "zarfta hile var" Soylu "zarfta hile yok" “Korku Var Ama Umut Daha Büyük” İmamoğlu’ndan 30 Ağustos mesajı: Birlik ve beraberliğimizi bu bayramlarda diri tutacağız Muharrem İnce Soma'dan seslendi 'O tekme atandan hesap sormazsam namerdim !'