Home
31 Ağustos 2019 ( 54 izlenme )
Reklamlar

Yandaş yazardan ‘idam’ yorumu: Bumerang gibidir, dönüp kimi vuracağı belli olmaz


AKP’nin erkek şiddetini öne sürerek yeniden başlattığı ‘idam’ tartışmasına yandaşlardan da tepki geldi. Sabah Gazetesi yazarı Melih Altınok, “İdam bumerang gibidir” dedi.


“İstanbul Sözleşmesi” gibi kadına yönelik şiddetle mücadelede uluslararası protokolleri uygulamayan AKP’nin, Emine Bulut cinayetinin hemen ardından yeniden gündeme soktuğu “idam” başlığına tepkiler devam ederken, yandaş Sabah Gazetesi yazarı Melih Altınok da “İdam bumerang gibidir” yorumunda bulundu.

Altınok’un yazısından ilgili bölüm şöyle:

“Yalnızca Türkiye’de değil, dünyanın her yerinde toplumda travma yaratan vahşetlerin ardından idam tartışması raftan indiriliyor.
Bazı eyaletlerinde uzun bir aradan sonra infazlara izin veren ABD de harıl harıl idamı tartışıyor…
Toplumdan yükselen bu taleplere siyasetin kayıtsız kalması elbette zor.
Dün sosyal medyada, Tarihi Selimiye Camii’nin duvarına spreyle yazılar yazan vandallarla ilgili şahit olduğum şu diyalog sanırım toplumun hissiyatını çok iyi özetliyor:
Bunu yapanlar idam edilmeli!
İdam da nereden çıktı yahu, abartma!
Olsun, biz cezayı üst sınırdan isteyelim de…
***

Benim bu konudaki şahsi görüşüm belli. Pek çoğunuz gibi, ben de bazı olaylar karşısında idamın bile yetmeyeceğini düşünüyorum.
Ancak cezanın amacı intikam değil rehabilitasyondur. Telafisi imkânsız ceza olmaz. Hele ki hukuk sistemlerinin işleyişi ortadayken… FETÖ unsurlarından temizlenip temizlenmediği bile belli olmayan bu ortamda hangimiz hangi mahkeme kararına gönül rahatlığıyla güvenebiliriz?

Dahası, Türkiye gibi geçmişinde kötü deneyimleri olan, seçilmiş başbakanını, solcu gençlerini sehpaya göndermiş bir coğrafyada idam bumerangdan farksızdır. Dönüp kimi vuracağı belli olmaz.

Hepimizi sarsan şiddet sorunsalımıza yapıcı çözümler bulmak istiyorsak yapılacak şey bellidir. Adalet Bakanlığımız ve Parlamentomuz, Türkiye’nin 20 yıl önce geride bıraktığı idamı değil yasalarımızı ve adli pratiklerimizi mercek altına almalılar. Öncelikle, bireyin bedensel mülkiyetini garanti altına alan, bir şiddetle mücadele reformu paketi hazırlayıp Cumhurbaşkanı’nın onayına sunmalılar.

İşe de, Twitter’da küfür edeni içeri atıp sokakta kadına, erkeğe, çocuğa, yaşlıya, engelliye yumruk atanı serbest bırakan hukuk sistemimizin mantığını sorgulayarak işe başlayabilirler.

Hukukun, siyasetin, devletin insanı nasıl öldüreceğini bulması mesele bile değil; zor olan yaşatmaya çalışmanın yollarını aramak.
Bir vatandaş olarak benim sivil siyasetten beklentim budur.

https://www.abcgazetesi.com/yandasyazardanidamyorumubumeranggibidirdonupkimivuracagibelliolmaz38052

Önerilen Videolar

Reklamlar

Bunlar da İlginizi Çekebilir

AKP'den "pes" dedirten seçim çalışması! İstanbul Barosu: "Gülşen serbest bırakılmalı" Yeni başkan boş kasa devraldı Faturalı-faturasız herkesi kapsıyor: Özel iletişim vergisi ve telsiz kullanım ücretlerine yeni yıl zammı