Türk Veteriner Hekimler Birliği, hayvancılığın geldiği son durum hakkında bilgi vermek amacıyla bugün Ankara'da gazetecilerle iftarda bir araya geldi.
Birlik Merkez Konsey Başkanı Murat Arslan, iftarın ardından yaptığı açıklamada, son zamanlarda görülen şap ve kuş gribi hastalığına ilişkin değerlenmede bulundu.
Arslan, “Bizim yetiştiricilerimiz çok zor durumda olduğu için bu konu çok önemli” diyerek, son görülen salgında Türkiye'de olmayan bir serotip nedeniyle aşılanmış hayvanların da bu hastalığa yakalandığını açıkladı.
Arslan, Türkiye'nin birçok yerinde şap hastalığının tespit edildiğini aktararak, “Aşılar, meslektaşlarımız tarafından bahar başından beri uygulanıyor. 10 milyondan fazla şap aşısı üretildi ve büyük kısmı uygulandı. Hastalığın, güney sınırlarımızdan kontrolsüz hayvan girişi nedeniyle olduğu düşünülmekte. O bölgedeki denetimsizlik nedeniyle olduğu düşünülüyor. Hastalık mümkün olduğu kadar en kısa sürede önlenmelidir” dedi.
Arslan, kuş gribine ilişkin de bilgi vererek, bu salgını önlemek için 6,5 milyon hayvanın itlaf edildiğini söyledi.
“ET FİYATLARI SÜREKLİ YÜKSELİYOR”
Arslan, et fiyatlarına ilişkin, “Et fiyatlarını yükselmesi için çok bir etkene gerek olmuyor ülkemizde, uzun zamandır sürekli olarak yükseliyor. Çeşitli nedenleri var. Girdiler artıyor ama girdiler artmadığı dönemde de fiyatlar artıyor. Bu konuyla ilgili kafalar oldukça karışık” diye konuştu.
“PAHALI ETİN NEDENİ, VETERİNER HEKİMLİK MESLEĞİNDEN YETERİNCE YARARLANILMAMASI”
“Toplumun pahalı et, yumurta ve süt tüketmesinin nedeni, veteriner hekimlik mesleğinden yeterince yararlanılmamasıdır” diyen Arslan, Tarım ve Orman Bakanlığı'nda veteriner hekimlerin eğitimlerini aldıkları alanda etkili şekilde çalışamadığını belirtti. Arslan, salgınlarda hızlı hareket edebilen bakanlık yapısının bozulduğuna dikkat çekerek, “Hayvansal gıda üretimi ve denetimi veteriner hekimlerin kontrolünde olması gerekirken maalesef bu denetim yavaş yavaş elimizden çıkmıştır” dedi.
“AVRUPA BİRLİĞİ ÜLKELERİNDEN FAZLA VETERİNERLİK FAKÜLTESİ VAR”
Arslan, bütün Avrupa Birliği üyesi ülkelere göre Türkiye'de daha fazla veterinerlik fakültesi olduğunu ve ülkede 32 fakülte olması nedeniyle eğitimin niteliğini düşürdüğünü belirterek, veteriner hekimlerin istihdam sorunu yaşadığını dile getirdi. Arslan, “Neredeyse son 10 yıldır kamuda veteriner hekim ataması yapılmadı” diye konuştu.
“VETERİNER HEKİMLER DE DOKTORLAR GİBİ YURT DIŞINA GİDİYOR”
Arslan, açıklamasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Arslan, et fiyatlarına ilişkin soruya şöyle yanıt verdi:
* “Gerçekten de bir alanda üretim yapmak için uzun soluklu politikalarınızı yapacaksınız. Teşvik verelim ama o alanda yapacak 20 yıllık politikalarınız olmadıktan sonra bir yere gitmeniz mümkün değil. Yetişmiş personeliniz doğru yerde ve zamanda kullanılmazsa yine bir anlamı yok. İthalat yapıyoruz.
* Yine 50 bin hayvan gelmiş, gümrükteymiş. Şu anda on binlerce eğitimli kişi atanmayı bekliyor. Veteriner hekimler, ziraat mühendisleri. Özellikle nitelikli olanları, atanamadığı için, doktorlarda olduğu gibi yurt dışına gidiyorlar. Veteriner hekimler, Avrupa Birliği ülkelerine gidiyor.
“20 KAT ARTIŞ VAR”
* 200 civarında veteriner hekim yurt dışına gitti. Belki tabiplere göre az olabilir ama 20 kattan fazla artış var. Senede sayı 23 iken giderek bu artıyor.”
BAKAN NEBATİ'YE YANIT: KONUYU BİLMİYOR
Toplantıya katılan Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Hayvancılık Ekonomisi Bölümü'nden Prof. Dr. Engin Sakarya, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati'nin koyun eti fiyatlarına ilişin “Ucuz ama kokusundan dolayı tercih edilmiyor” sözünü şöyle değerlendirdi:
* “Özellikle üretici kesim, örgütsüz olduğu için kendi sorununu anlatamıyor. Kamuoyu yaratma anlamında çok büyük haksızlık yapılıyor. Her şeyin fiyatları artıyorken ‘Et fiyatları çok pahalı' demek, bu kesime büyük haksızlık. Birisi, size, daha düşük maliyetli yapıyorsanız, ‘Buyurun yapın' diyebilir. Kapanan işletme sayısı çok fazla. Kimisi ‘50 bin', kimisi ‘30 bin işletme kapandı' diyor. Türkiye'deki temel mesele, arz yetersizliği.
* Üretimi nasıl artırabilirsiniz. Ya verimliliği ya hayvan sayısını artıracaksınız. Sayın Bakanımızın bu beyanatı çok irite edici bir olay. Konuyu bilmiyor. Koyun eti fiyatları ile sığır eti fiyatlarını aynı olduğunu ifade etti. Ben az önce bir markete girmiştim. Fiyatlar hemen hemen yakın. Ucuz filan değil. Sonra bu koyun etine karşı böyle bir yaklaşım son derece yanlış.
* Sizin üretimle ilgili tehdit karşısında yapacağınız şey, üretimi artırmaktır. Arzla ilgili tedbirleri almaktır. Neden sonuç ilişkisi içinde siz sorunları tespit ediyorsunuz, çözümü noktasında hiçbir şey yapmıyorsunuz. Böyle bir şey olabilir mi?” ANKA
Sözcü