Zarrab bu kez ‘yiyecek satışını’ anlattı! İtiraflarına üç gün getmedi…

ABD’de görülen, Halkbank eski Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla’nın “tek tutuklu sanık” olduğu davada, eski sanıkyeni tanık Reza Zarrab, itiraflarının üçüncü gününü de tamamladı. Ancak üç gün Zarrab’ın itiraflarına yetmedi. Pazartesi günü duruşmalara yeniden Zarrab’ın savcılık tarafından sorgusuyla başlanacak. Ancak savcılık sorgusunun ardından da Zarrab’ın “itirafçılığı” bitmeyecek. Bu kez de, Atilla’nın avukatları Zarrab’a “çapraz sorgu” yapacaklar. Bu çerçevede Zarrab’ın tanıklığının mahkemede pazartesiden itibaren birkaç gün daha devam etmesi bekleniyor.

Zarrab, ifade verdiği ilk günde bizzat bir şema çizerek, ABD'nin İran'a yönelik yaptırımlarını Halkbank aracılığıyla “altın ticareti” adı altında nasıl deldiklerini anlatmıştı. ABD'nin İran'a altın ticaretine de kısıtlama koyması üzerine, bu kez “gıda satışı” altında benzer bir sistem oluşturarak, yine Halkbank üzerinden ABD'nin İran'a yönelik yaptırımlarını deldiklerini anlatan Zarrab, bunu da çizdiği yeni bir şema aracılığıyla aşama aşama anlattı.

Zarrab'ın şemayı çizmesininin ardından, mahkemeden özel izin alan Sözcü, duruşmaya verilen ara sırasında gazetecilerin girmesinin yasak olduğu bölgede bulunan Zarrab'ın çizdiği şemayı, kamuoyu ile paylaşmak amacıyla kopyaladı.

SİSTEM NASIL İŞLEDİ; “GERÇEKTE İRAN'A HİÇBİR ZAMAN GIDA GÖNDERMEDİK”

Reza, İran'a Halkbank aracılığıyla gıda ihracatı adı altında yaptırım delme sistemini, “Bir dönem altın ve gıda satışı sistemi birlikte çalıştı. Ancak altın, ABD'nin regülasyonlarda yaptığı değişiklik nedeniyle tamamen durdğu zaman, gıdaya döndük. Altında, Hakan Atilla bir açık bulunca da, tekrar altın ticaretine başladık, gıda ile altını birlikte götürdük” sözleriyle başladı. Ardından da, Hakim Berman'ın verdiği izinle tanık bölümünden kalkarak, jüri önünde koyulan büyük pano üzerinde şemayı aşama aşama çizmeye başladı. Zarrab”ın “gıda satışı” şemasını anlatması mahkemede şöyle gerçekleşti

Soru: İran'a gıda satışı işlemlerinde ilk basamak ne olur?
Yanıt: İlk kutucuğa NIOC'u koyuyorum (İran Ulusal petrol ve gaz şirketi) İşlemin ilk bacağı İrın'ın Türkiye'ye gaz ve ham petrol satışı ile başlar. Türkiye'ye de Tüpraş NIOC'tan ham petrol, Botaş ise doğal gaz alır. Botaş ve Tüpraş, Halkbank içinde bulunan kendi hesaplarından petrol ve doğalgazın karşılığı olan ödemeleri, NIOC'un İran'da iş yaptığı Sermaye Bank'ın Halkbank'taki hesabına yatırır. Tüm bu ödemeler Halkbank içerisinde gerçekleşir.

Soru: Bir sonraki aşama ne olur?
Yanıt: İran Sermaye Bank'ın altında, bankanın uluslararası döviz işlerini yapan Sermaye Exchange, onun altında da Tose yer alır.

Soru: Tose nedir?
Yanıt: Tose, Sermaye Bank'ın sahip olduğu bir paravan şirkettir.

Soru: Bu şirket, altın ticareti için de kullanılmış mıydı?
Yanıt: Evet altın ticaretinde de kullanıldı.

Soru: Bir sonraki işlem ne olur?
Yanıt: NIOC, uluslararası ödemeleri için Sermaye Exchange'e talimat verir. Sermaye de, İran'daki gıda ithalatçı firma gibi görünen Tose Tejaret'e parayı geçer.

Soru: Ödeme talimatlarında neler yer alır:
Yanıt: Parayı kimin alacağı, varış banka bilgileri, bara birimi ve o firmanın hesap bilgileri yer alır.

Soru: Bir sonraki aşama nedir?
Yanıt: Bunu gıdayla ilgili çiziyorum. Volgam gıda, benim sahibi olduğum gıda şirketidir.

Soru: Volgam'dan İran'a gıda  ticareti mi yapılır?
Yanıt: Hayır hiçbir zaman. O sadece kağıt üstünde, sistem olarak yapılır. Biz gerçekte İran'a hiç gıda göndermedik. Bu sistem, İran'ın uluslaraarası ödemelerini yapmak için kurulmuş bir sistemden ibarettir Ana amaç Halkbank'taki parayı dışarı çıkarmaktır.

Soru: Sonra ne olur?
Yanıt: Centrika firması, bu da benim grubumun sahibi olduğu, benim kontrolümdeki bir firmadır. Volgam ile Centrika arasında gıda ticaretine ilişkin belge düzenlenir.
Sermaye Bank, Halkbank'ta teleks gönderir. Bu teleks sayesinde, Sermaye'nin Halkbank'taki hesabından Volgam'ın Halkbank'taki hesabına para geçer

Soru: Bu paranın geçmesi için bankaya belge verilir mi?
Yanıt: Evet. Proforma numarası yazılır ve gıda belirlenir. Mesajlarda da bu proforma numarası yer alır. Bu proforma numarası ile paraHalkbank içinde Centrika'nın hesabına geçer. Centrika sözde Volgam'ın gıda tedarikçisidir. Centrika Dubai firmasıdır. İran'a gıdayı satan firma olarak ise Volgam görünür.

Soru: Bu şirketlerin ikisi de sizin kontrolünüzde mi?
Yanıt: Evet efendim

Soru: Para Centrika'nın hesabına geçince ne olur?
Yanıt: İki farklı metot var. Birincisi çizeceğim şu anda. dubai'deki Bangkok Baruda Bankasında Centrika firmasının hesabı vardır. Burada bazen yine bize ait farklı gıda firmalarını da kullanırız. Atlantis general gibi. Bir dönem Centrika, bir dönem Atlantis General gıda tedarikçisi gibi gösterilir. Ancak bu tablonun üzerinde çizdiğim hiçbir firma gerçek yiyecek ticareti yapmaz. Ortada gerçek bir ticaret yoktur. Bunlar sadece para transferlerinin gerçekleşmesi için aksesuardır.

Soru: Sonraki aşama nedir?
Yanıt: Halkbank Bank of Baroda'ya mesaj çeker, Cenkira veya atlantis'in, o sırada hangisiyle çalışıyorsak, onun hesabına para geçer. Şimdi para artık dubai'dedir. baruda'da Centrika ya Atlantis'in, yani yine bizim şirketlerimizin hesabında. Bu arada,İran'ın uluslararası ödeme talimatı da benim şirketime, yani Royal'e gelmiştir. Gıda satışı altında NIOC'un Halkbank hesaplarından çıkarılan para da yine benim şirketlerim Centrika ya da Atlantis'in Dubai'deki hesabına gelmiştir. İran'dan bize gelen ödeme talimatını Dubai'deki Atlantis'e yönlendiririz. Para Dubai'de olduğu için oradan ödeme yapılabilir .Para ve talimat ikisi aynı yerde biraraya getirilir. Son olarak da, rostamani Exchange'a bizden giden talimat gereği, uluslararası ödemelerin yapılması gerçekleşir. Rostamani exchange eğer İran'ın borcu dolar ise ABD'deki standard charter'daki dolar hesabını kullanır. Para Bank of China'ya gönderilir. Şemada en üstte başlayan işlem, parayla ortada buluşur. En son da altta para ve talimatlar buluşturulur ve İran'ın uluslararası ödemesi gerçekleştirilir. Burada İran, istediği ülkeye, istediği para birimi ile borcunu ödeyebilir.

Ancak işlemin Halkbank bölümü henüz tamamlanmamıştır. Halkbank hesabından çıkana paranın bedeli karşılığında bir takım belgeler verilmesi gerekir. Bu belgeler proformo Invoice, iinal invoice, custom document, buyer invoice ve talimatlardır. Bu evrakları, tüm işlem gerçekleştirdikten sonra, bize tanınan süre içinde Halkbank'a ulaştırır ve işlemi kapatırız Bütün işlemin özeti ise, işi para transferi değil de, gıda satışı gibi göstermektir.

ZARRAB, TÜRKİYE'NİN İHRACATINI BAKIN NASIL YÜKSELTMİŞ

Soru: Altın ticareti ile gıda ticareti arasındaki fark nedir?
Yanıt: Altında Türkiye'den Dubai'ye fiziki olarak altın ihraç olurdu. Yani fiziksel olarak yapılan bir ihracat vardı. Bu da Türkiye'nin ihracat rakamlarına yansıyordu. Ancak o altın, nihai varış noktası İran olarak görülse de İran'a hiç gönderilmedi. Oysa gıdada ortada hiçbir şey yoktu.

Soru: Nasıl olmayan ihracatı yapılmış gibi gösteriyordunuz?
Yanıt: Sahte evrak verirdik bankaya

Soru: Bu sistem nasıl ve nerede kuruldu
Yanıt: Süleyman Aslan ve Hakan Atilla'nın da hazır bulunduğu, benim de katıldığım bir toplantı yaptık. O toplantıda herkesin bu sistem için katkıları oldu. Örneğin Halkbank'ta satışın Centrika'dan Volgam'a geçmesi fikri Hakan Atilla'dan geldi. Çünkü Volgam'ın İran'la iş yapıyor olması, bizim yaptığımız bu gıda satışının İran işlemi olması ve Halkbank'ın İran işlerini yapması. Hepsi bir arada olacağından dikkat çekeceği düşünüldü. O yüzden dubai merkezli bir şirket olan Centrika kullanıldı. Normalde Volgam'dan Centrika'ya doğrudan para göndermenin bir sıkıntısı yoktu. Ancak İran'la iş yapan Volgam yerine, Centrika'ya gönderilmesi, oradan da Centrika'nın Dubai'deki kendi hesabına havale yapılması, paranın alıcısını da vericisini de Centrika olarak gösteriyordu. Bu da takibi zorlaştırıyordu.

ATİLLA “BÜYÜK GEMİ KULLAN” DEDİ, AMA BEN KÜÇÜK GEMİDE ISRAR ETTİM

Zarrab, gıda ticareti konusunda Dubai'den İran'a gıda ihracatı için taşımacılık işi konusunda da Hakan Atilla ile küçük bir anlaşmazlık yaşadıklarını, ancak bunu daha sonra çözdüklerini anlattı.Atilla'nın sistem çerçevesinnde gıda taşımasının büyük kargo şirketleri ile yapılabileceğini söylediğini, ancak o kargo şirketlerinin belgelerinin izinin sürülüp, aslında hiç gıda gönderilmediğinin ortaya çıkabileceğini söyleyen Zarrab, “1617 yaşında Dubai'den İran'a çay ticareti yaparken, Dubai'deki Kur limanında bulunan tahta küçük gemileri kullanmıştım. Bu ticarette de o gemileri kullanabileceğimi düşündüm. Küçük gemiler, büyük firmalara ait olmadığından, onların takibi de söz konusu olmazdı” dedi.

“FOTOŞOP'LA BELGE DEĞİŞTİRDİK”

ABD'nin İran'a yönelik ambargo için regulasyonları değiştirdikçe, Halkbank'ın kurulan altın ve gıda ticareti sırasında ibraz ettikleri belgelerde de değişiklik gerektiğini söyleyen Zarrab, “fotoşopla ibraz ettiğimiz belgeleri değiştirerek sorunları çözdük” dedi.

http://www.sozcu.com.tr/2017/gundem/zarrabinitiraflarinaucgungetmedi2114545/