Diyarbakır'da Canlı Hayvan Borsasından gelen ihbarlar üzerine harekete geçen KOM Şube polisleri 9 ay önce yaptıkları çalışmada ilginç bir yolsuzluğu tespit etti.
Aralarında Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüklerinde görevli 14 kamu çalışanı ile veterinerlerin de bulunduğu 65 kişi gözaltına alınarak haklarında Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldı.
Sözcü'de yer alan habere göre, iddianamede küpelenen hayvanların, sağlık, yaş ve aşı bilgilerinin sisteme işlenerek kayıt altına alındığı, ancak sanıkların kesime gönderilen ya da hastalık nedeniyle ölen bu hayvanları Tarım İl Müdürlüklerine bildirmeyip sistemden düşümlerini yapmadıkları, bu küpeleri ölü hayvanların kulaklarından penseyle söküp kayıt dışı hayvanlara takarak bandrollü hayvanmış gibi Et Süt Kurumu dahil iç piyasaya satış yaptıkları tespitlerine yer verildi.
SAHTE KÜPELER TAKILDI
İddianamede sanıkların sahte küpeler de hazırladıkları belirtildi. Orijinal küpede olması gereken Bakanlık logosu ile küpe numarası ve barkodun sahte küpelerde bulunmadığı kaydedildi. Sahte küpelerin maddi menfaat karşılığında sanık veteriner hekimlerce hazırlanarak hayvanlara takıldığı bildirildi.
USULÜNE UYGUN SAĞLIK TARAMASI YAPILMADAN DÖRT BİR YANA GÖNDERİLDİ
Küpeleme işlemlerinin yanı sıra sağlık raporlarının da usulüne uygun düzenlenmediği ve kayıt dışı hayvanların sanki denetim altındaymış gibi sahte evraklarla Türkiye'nin birçok bölgesine sevk edildiği vurgulandı. Sanıkların bu şekilde halk sağlığının hiçe sayarak hayvansal hastalıkların tüketicilere yayılmasına yol açtıkları kaydedildi.
KESİLEN HAYVANLAR BAKANLIK KAYITLARINDA CANLI GÖRÜNÜYOR
Hayvan sevklerinin usulüne uygun yapılabilmesi için aşılama sonrası hayvanların belli bir süre bekledikten sonra sevk için uygun hale geldiği, sanıkların bu kurala uymayıp hayvanlar arası hastalıkların hızla yayılmasına yol açtıkları gibi insan sağlığını da tehlikeye attıkları vurgulandı. Küpelemenin yetkili veterinerce yapılması gerekirken, alımsatımcı sanıkların ya tümden sahte, ya da Tarım Müdürlüklerine bildirmeksizin usulsüz hayvan kesimi sonrasında hayvanların kulağındaki küpeleri satışa sunulan hayvanlara taktıkları tespitlerine yer verildi.
POLİS VE JANDARMA SİSTEM OLMADIĞI İÇİN KONTROL YAPAMIYOR
Sanıkların kesime giden veya ölen hayvanın Tarım Bakanlığı bünyesindeki TÜRKVET sisteminden düşümünü yapmaları gerekirken, bunu yapmadıkları için ölen hayvanın Bakanlığın sisteminde yaşıyor göründüğü tespit edildi. Nakil sırasında polis ve jandarmada TÜRKVET sistemi bulunmadığı için belgelerin sahte olup olmadığını da tespit etmenin mümkün olmadığı, sanıkların bu durumu fırsat bilerek rahatlıkla hayvanları doğudan batıya, batıdan da doğuya sevk ettikleri ifade edildi.
HAYALİ VETERİNER İMZALARI KULLANMIŞLAR
Sanıkların hayvan sevki sırasında kullandıkları belgelerin Tarım Bakanlığına ait resmi belgeler olduğu, belgelerin sevk öncesi belli ücret karşılığı alındığı da belirlendi. Sanıkların tamamen sahte olan sevk belgelerinde düzenleyici olarak gösterilen veteriner hekimlerin de gerçekte var olmadığı, hayali isimler yazıldığı tespit edildi. Tarım Bakanlığınca görevlendirilen Başmüfettiş raporuna göre sanıkların kamuyu milyonlarca liralık zarara uğrattıkları ifade edildi.
DAVADA TUTUKLU SANIK KALMADI
Ağır Ceza Mahkemesinde “Resmi belgede sahtecilik” ve “Nitelikli dolandırıcılık” suçlarından yargılamalarına başlanan sanıklardan tutuklu olan 19'u, sabit ikametgah sahibi olmaları, delillerin toplanmış olması ve tutuklu kaldıkları süre dikkate alınarak tahliyelerine karar verildi. Tutuklu olan bazı sanıklar ise soruşturma aşamasında henüz dava bile açılmadan tutukluluk incelemesi sırasında serbest bırakılmışlardı.