Dün enflasyona endeksli tahvil beklentileriyle gerileyen döviz kurları, yeniden yükselişe geçti. Dolar 16 lirayı, Euro 17 lirayı aştı.
Merkez Bankası (TCMB), doların 16 lirayı aşmaması için kamu bankaları aracılığıyla rezervlerinden döviz satarak örtülü müdahalede bulunuyordu. 20 Aralık 2021 tarihi sonrasında ilk defa bugün dolar/TL'de 16 seviyesi aşıldı. Dolar 16,15’i, avro 17,29’u gördü.
SÖZCÜ muhabiri, İstanbul Bakırköy Meydanı’nda vatandaşa mikrofon uzattı, “Kur korumalı mevduata rağmen Türk Lirası dolar karşısında değer kaybetmeye devam ediyor. İktidarın kur ve faiz politikasını başarılı buluyor musunuz?” diye sordu.
Vatandaşlar, artıştan endişe duyduklarını, döviz panolarına bakamaz hale geldiklerini söyledi ve iktidarın ekonomi politikalarını eleştirdi. Verilen yanıtlar şöyle oldu:
İlhan Subaşı: “Hayır, hiç başarılı değil. Nebati’nin gözlerine baktık, ışıltı değil de ateş çıkıyor. (Döviz panosuna baktığınızda aklınızda ne geçiyor?) Ülke uçuruma gidiyor. Moralim bozulur diye (yanında duran döviz panosuna) o tarafa bakmıyorum bile. Böyle bir politika Cumhuriyet tarihinde görülmemiş yani… Allah milletimize yardım etsin. Bunun tek çözümü sandık. Sandık gelirse biz vatandaş olarak gereğini yapacağız.”
Sevim Yücesoy: “Başarılı bulmuyorum tabi ki. Doların bu kadar yükselmesi normal bir şey değil. (Döviz panosuna baktığınızda aklınızda ne geçiyor?) Artık dolar, avro falan alamayacağımız… Çünkü Türk Liramızın değeri çok düşük şu anda. (Kurların bu kadar artacağı daha önce aklınıza gelir miydi?) Valla gelse herhalde kenara para koyardık… Aklımıza gelmedi hiç.”
Yakup Çelik: “Başarılı değil. Dünden bugüne (kurlarda) 1 lira fark var. Artmış. Ekonominin kötüye doğru gittiğini düşünüyorum. (Endişeye kapılıyor musunuz?) Kapılmamak mümkün mü? Ben maaşımı avroyla aldığım halde geleceğim için, çocuklarım için endişeliyim. 3 çocuğum var, birisi asgari ücretle çalışıyordu, şimdi işten çıkartıldı. Evli, 2 çocuğu vardı. Eşiyle ayrıldı, ayrılma sebepleri de parasızlıktı.”
Mustafa Eken: “Hayır, başarılı bulmuyorum. 2002 yılından bu yana bu hale gelmiş isek başarı nerededir anlaşılır gibi değil. Bu ölçü yeter zaten… 20 yılda, başladığımız noktanın gerisine gelmiş isek hangi başarıdan bahsedebiliriz?”
Hasan Bilgin: “Döviz kurlarındaki artışı görünce endişeye kapılıyorum. Türk Lirası hara hura oldu. Bitti yani. Değeri bitti. Böyle olacağı aklımıza geliyordu yavaş yavaş. Kendileri için bu kadar israf, bu kadar şatafat olunca böyle olur tabi…”
Hüseyin Şen: “Başarılı bulmuyorum. Kur Korumalı Mevduat daha önce denenmiş ve Türkiye’nin başına çok büyük dertler açmış. O nedenle yeniden denenmesinin hiçbir mantığı yoktu. Dünya ekonomik olarak ne izliyorsa, bizim de aynı şeyi izlememiz gerekiyor. (Döviz panosuna baktığınızda aklınızda ne geçiyor?) İleride daha karanlık bir tünele gireceğinizi hissedersiniz ya; gittikçe zifiri karanlık… Öyle hissediyorum. Kendim için değilse bile çocuklarım için endişeye kapılıyorum.”
Uygun Hekim: “Kesinlikle başarılı bulmuyorum. Her şey ortada. Herkes biliyor artık. Kur Korumalı, faiz. Bir kere faiz haram. Başka ne söyleyeyim?”