Ortadoğu'yu en iyi bilen gazetecilerden Hüsnü Mahalli son kitabı ‘Dağınık Düşünceler'de Türkiye ve Ortadoğu'da yaşanan gelişmelere ışık tuttu… “Suriye olaylarının başladığı ve tırmandığı ilk günlerde ne söylediysem hepsi yaşanarak doğrulandı. Beni dinlemedikleri gibi bir de hapse attılar” diyen Mahalli, ABD izin vermediği sürece Türkiye'nin Suriye'ye giremeyeceğini söyledi.
– Dış politika için ‘Ben demiştim böyle olacağını' diyorsunuz…
Hala devam eden davalarım var. Oysa suç işlemedim. Geçmişte ben bunları somut bir şekilde yazmışım. Tarihi bilmeyen yorum yapamaz. Bilgisi olmayan hiç yorum yapamaz. Suriye'de Esad, Irak'ta Saddam, Libya'da Kaddafi, Mısır'da Hüsnü Mübarek dönemini bire bir yaşayan kişiyim. Bu adamları tanıyorum. Arap Baharı'nda AKP'ye “Yaptığınız iş yanlıştır” dedim. “Suriye'yi, Irak'ı tanırım. Sizin görmediğiniz şeyi ben görüyorum yapmayın” dedim. Sonuç buradayız…
– Devletin göremediği neydi?
“Krallara, şeyhlere, emirlere güven olmaz, kazık atacaklar” dedim. “Rusya ve İran asla Suriye'den vazgeçmez” dedim. 5. dünya savaşı da çıksa vazgeçmez. “Yok, Rusya Esad'ı satar” dediler. Dinlemedikleri gibi bir de hapse attılar beni.
– Cumhurbaşkanı “Suriye'ye operasyon çok yakında” dedi…
2 yıldır Menbiç'i konuşuyoruz. Niye giremiyoruz? Çünkü ABD ve Rusya izin vermiyor. Geldik Fırat'ın doğusuna Cumhurbaşkanı bir süredir bunu söylüyor. Diyelim ki girdik. Fırat'ın batısından doğusu aşağı yukarı 550 kilometre sınırdır. Kobani'den Irak sınırına kadar 550 km. sınıra Rusya izin verir mi? Suriye hava sahası Rusya kontrolünde. Ruslar izin vermezse uçağın giremez. Karadan da girsen aynı şekilde. Karşında Suriye ordusu olacak. Rus, Irak ve Amerikan ordusu olacak. Çünkü Amerika “Türkler, Kürtlere katliam yapacak izin vermeyeceğiz” dedi. Senin muhatabın teknik olarak artık ABD. Cumhurbaşkanı en az üç sefer “ABD bizim dostumuz ama PKK'yı destekliyor” dedi. Peki biz bir şey yapabiliyor muyuz? PKK, Türkiye içinde ve Kandil'deyken sayıları azdı. Bugün YPG'nin 6070 bin militanı var. PKK'lıların Kalaşnikofları ve patlayıcıları vardı. Bugün bütün ağır silahları var.
– Öyle ise Suriye'ye girmek için koşullar uygun değil…
Bence ABD gir demediği sürece girilemez. ABD izin verse, Rusya vermez. ABD, PKK YPG'ye dokundurtmaz. “Gel benimle beraber önce şu az sayıdaki IŞİD'i halledelim” diyecek. Yani Türkiye'yi biraz daha bataklığa saplamak isteyebilir. Çünkü ABD tarafından Türk politikasında olumlu bir şey görmüyoruz. Dolayısıyla izin vereceğini hiç düşünmüyorum. Verse bile “Beraber yapalım' diyecektir. Türkiye'yi Fırat'ın doğusuna sokma girişimine göz yumarsa da Rusya ve Türkiye'nin arasını bozmak içindir.
– Kitapta medyanın halini de yazmışsınız. Artık daha mı dikkatlisiniz?
Artık gazetecilik yok. Bir kere oradan başlayayım. Yandaş medyayı saymıyorum. Bugün Cumhurbaşkanına övgüler düzenler dün FETÖ'cüydü. Muhalif olan gazeteciler baskı altındayız. 69 yaşında davadan davaya gidiyorum. Sadece yazdığım ve televizyonda konuştuğum şeyler yüzünden. Tek cümleden yargılanıyorum. Medyanın işi çok zor. Sürekli tehdit altındayız. Metin Akpınar ve Müjdat Gezen'in davası ne kadar anlamsız. Kendimi yazarken asla sansürlemezdim ama şimdi köşemi yazarken 10 kere okuyorum. Mahkeme 4 yıl 2 ay hapis cezası verdi dosyam Yargıtay'da. Söylediğim her şey doğru çıkmış, asla yalan söylememişim ama ceza yiyorum.
– Dış politikadaki kargaşa nasıl çözülür?
Suriye'de başladı yanlışlık, Suriye'de bitirilmesi lazım. Çünkü bu coğrafyanın kilit ülkesidir Suriye. Hemen ilk iş, ister Rusya üzerinden ister doğrudan Şam'la görüşülmesi gerek. Görüşülürse Fırat'ın Doğusu hemen çözülür. Suriye devleti Fırat'ın doğusuna girer. Türkiye, Suriye sınırına girer ve oradan bir tek kurşun atıldığında senin muhatabın Suriye devleti olur. PYD meselesini yüzde yüz çözerler. İster silahla, ister barışla çözer. Fırat'ın batısında da Türkiye muhaliflerle Suriye devleti arasında arabuluculuk yapabilir. Yıkılan binaların onarılması, yeniden inşası için Türkiye katkı sağlarsa bu iş çok rahat biter. İki şeye yüzde yüz eminim. Esad asla “Sen de bana şunları yaptın” demeyecektir. Bu barış süreci sağlandığı zaman bugün tartışılan 3.5 milyon göçmen hiç tereddütsüz evine dönecektir. 2011 öncesinde Erdoğan herkesle dosttu. Türkiye çok iyi gidiyordu, kalkınma oranları enflasyon çok iyi duruma geldi. 2011 Arap Baharı ile Türkiye'yi çektiler oraya… Başımıza şu an ne geliyorsa, ekonomik krizler de dahil hepsi 2011'deki Arap Baharı'nda yaptığımız hataların sonucudur.
https://www.sozcu.com.tr/2019/gundem/abdgirdemedigisureceturkiyeharekatyapamaz3061560/?fbclid=IwAR02tEQ5pN0dRmIVBWkTZD8k_FcYlPwaaoyn9XPLQpKFQlfkvi4bK5B9k