Ankara'da silahlı saldırıda öldürülen eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş'in faillerinin yargılandığı davanın karar duruşmasında Selma Ateş'e saldıran Mertcan Kılıç'ın saldırı için 3 bin lira aldığı ileri sürüldü.
Kılıç'ı duruşmanın görüldüğü Ankara 32'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nin bulunduğu Sinan Cezaevine getiren ve saldırının azmettiricileri oldukları iddia edilen Servet Bozkurt ve Ümit Özdağ'ın saldırı anını telefonlar kaydettikleri ileri sürüldü.
Kılıç, Selma Ateş'e saldırısının ardından gözaltına alındıktan sonra tutuklanmıştı. Azmettiriciler oldukları iddia edilen Bozkurt ve Özdağ'ın ifadeleri de ortaya çıktı.
İsmail Saymaz Halk TV'de yazdığı yazısında Bozkurt'un Mertcan Kılıç'ı 'mahalleden tanıdığını kendisinden borç istediğini ve cezaevine birlikte geldiklerini söylediğini' belirtti.
Saymaz'ın yazısındaki ilgili kısım şöyle:
"Sinan Ateş Davası’nın son duruşmasının görüldüğü 2 Ekim’de, karar için ara verilince bütün taraflar Sincan F Tipi Kapalı Cezaevi önündeki bahçeye çıktı.
Sinan Ateş’in ablası Selma Ateş Kazanç, yanında eşi, annesi ve kız kardeşi ile bahçede bir masada oturmuş, Milli Yol Partisi Genel Başkanı Remzi Çayır’la sohbet ediyordu.
Mertcan Kılıç adlı saldırgan, Kazanç’ın arkasından yaklaşarak, boynundan tutup çekti.
Kazanç’ın eşi müdahale edince Kılıç, ona da vurdu.
Saldırgan, kendisini engellemek için yeltenen Ateş’in diğer ablası Sevda Ateş Yörükoğlu’nu yere düşürüp sürükledi.
Polis tarafından gözaltına alınan Kılıç, kadına karşı basit yaralama suçundan tutuklanarak, cezaevine gönderildi.
Mertcan Kılıç’ı azmettirdikleri iddia edilen Servet Bozkurt ve Ümit Özdağ yakalandı.
Bu iki kişinin Kılıç’a 3 bin TL verdiği ileri sürülüyor.
Kılıç’ı taksiyle cezaevine getiren Bozkurt ve Özdağ’ın saldırıyı telefonla kaydettileri savunuluyor.
Bozkurt, ifadesinde Kılıç’ı mahalleden tanıdığını, o gün Sincan F Tipi Cezaevi yerleşkesine aynı araçla geldiklerini iddia etti. Kılıç’a borç verdiğini ileri süren Bozkurt, şunları söyledi:
“Mertcan, mahallemin çocuğudur, oradan tanırım. Mertcan, cezaevine gideceğini söyledi. Ben de arkadaşımı ziyaret etmek için gidecektim. Bu sebeple cezaevine gittik. Fakat söz konusu olaylar neticesinde arkadaşımı ziyaret edemedim. Mertcan, mahalleden tanıdığım için borç istemişti. Bundan dolayı kendisine para verdim. Kesinlikle azmettirmedim.”
Özdağ ise olay günü Bozkurt’un “Cezaevine para yatırmaya gideceğim” dediğini ileri sürdü. Kılıç’ın Bozkurt’u aradığını öne süren Özdağ, şöyle devam etti:
“Kılıç, bizim olduğumuz aynalı fırının oraya geldi. Servet’ten borç istedi. O da 3 bin TL verdi. Mertcan da cezaevine para yatıracağını söyledi. Hep beraber cezaevine para yatırmaya gittik. Gidişiyimiz taksiyleydi.”
Özdağ, cezaevi önünde indiklerini, taksiyi gönderdiklerini ileri sürerek, “Servet abi içeriye sordu. Elden para almayacaklarını söyleyince otobüsle dönmeye karar verdik” dedi.
Bu sırada, kafeteryadan çay aldıklarını savunan Özdağ, şunları söyledi:
“Mertcan’ın kavga ettiğini gördüm. Servet abiye sorduğumda, ‘Sinan Ateş’in ablasına vurmuş, onlar da bunu dövmüş’ dedi. Ortalık kalabalıklaşınca Servet abi, ‘Biz buradan gidelim’ dedi. Taksiye binip uzaklaştık.”
İki kişi yurt dışına çıkış yasağı ve konutu terk etmeme tedbiri konarak, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı."
Tele1